Ülke genelinde konut fiyatları ve konut kiralarındaki fiyat artışının en çok yaşandığı illerin başında gelen Mersin’de, son zamanlarda döviz kurunun da hareketlenmesiyle birlikte konut fiyatlarında aşırıya kaçan artışlardan dolayı gayrimenkul sektöründe durgunluğa sebep oldu. Mersin’deki konut fiyatlarıyla ilgili açıklamalarda bulunan Mersin Tüm Emlakçılar Oda Başkanı Sinan Canpolat, “Mersin’de zaten konut fiyatları çok yüksekti iç ve dış göçten dolayı. Döviz kurunun da yükselmesiyle birlikte bazı kesimler için ev almak artık neredeyse hayal oldu” dedi.
Özel Haber: Behzat Özgür Beyazlar
Pandeminin de etkisiyle tüm dünyada konut krizi yaşanıyor. Türkiye'de ise meydana gelen kira artışları günden güne birçok kişiyi zorluyor. İnşaat maliyetlerindeki yükselişlere doğru orantılı olarak konut fiyatları da yüksek oranda artış kaydetti. Farklı yatırım araçlarından gelir sağlayanlar gayrimenkule yöneldi. Ancak arzın sınırlı, talebin fazla olması fiyatları etkilerken, kura bağlı maliyet artışı da yeni konutları ulaşılabilir olmaktan uzaklaştırdı. Dolar kurunda meydana gelen sert yükseliş ve düşüşler de konut fiyatları üzerinde belirleyici olurken kurun inişiyle birlikte gayrimenkul sektöründe beklenen düşüşler gerçekleşmedi. Geçen haftalarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı ekonomi paketi sonrası, kur fiyatlarında büyük düşüş yaşandı. Herkes doların 20 TL seviyelerini göreceğini konuşurken, birden 12-13 TL bandına düşen dolar, piyasada durgunluğa sebep oldu. Döviz kurunda yüzde 40’ı aşan değer kaybının ardından, gözler dolar yüksekken fiyatları tavan yaptıran ev sahiplerine çevrilirken, vatandaşın beklediği düşüş gerçekleşmedi. Mersin Tüm Emlakçılar Oda Başkanı Sinan Canpolat, konut piyasasının adeta durma noktasına geldiğini, fakat buna rağmen fiyatlarda düşüşün yaşanmadığını belirtti
“PANDEMİNİN ETKİSİ 2021’DE DE DEVAM ETTİ”
2020 yılındaki pandemisinde halkın alım gücünün olmamasından dolayı gayrimenkul sektöründe yaşanan durağanlığın ister istemez 2021 yılını da etkilediğini kaydeden Canpolat, “Halk konut almaya pandemi döneminde sıcak bakmazken, 2021’de de pandeminin etkisinin sürmesiyle birlikte özellikle Mersin ölçeğinde Türkiye geneline baktığımızda konut kira noktasında ciddi bir artış yaşandı. Yüzde 60,3’lere varan bir artış sergilenmiş oldu konutlarda ve bu da ister istemez Mersin’e gelen öğrencilerimizi, tayini çıkan memurumuzu, öğretmeni etkiledi. Ev kiraları bin veya bin 500 lirayken birden 2-3 binlere kadar çıktı fiyatlar. Satışlarda da buna paralel olarak pandeminin biraz normalleşmesi vatandaşın alım ve satım yapması dolayısıyla ister istemez arz ve talep dengesi bozuldu, değişti. Arz talebi karşılamayınca da ister istemez ondan dolayı da fiyatlarda bir artış yaşandı. Bu da doğal olarak sektörde bir daralmaya ve konut satışında, kiralık daire tedarikinde de zorluklar yaşanmış oldu böylece” ifadelerine yer verdi.
“İMAR PLANLARININ BİR AN ÖNCE DEVREYE GİRMESİ GEREKİYOR”
Mersin’deki kira artışının en önemli sebeplerinden bir tanesi olarak da yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgi göstermesine bağlayan Canpolat, talebin karşılanması için yerel yönetimlere çağrıda bulunarak imar planlarının bir an önce devreye girmesi gerektiğinin altını çizdi. Canpolat, sözlerine şöyle devam etti; “Türkiye genelinde kabul görmüş bir cazibeye sahiptir ve bu da çok ciddi anlamda içerden ve dışarıdan göç almasına sebebiyet veriyor. Göç alınmasıyla beraber ister istemez bu da kiralık ve satılık konutların talebi noktasında bir artışa sebebiyet veriyor ve hal böyle olunca da arz talep dengesinin bozulmasıyla birlikte fiyatlar da çok ciddi şekilde artmış oluyor. Yıllarca biz yerel belediyelere ve siyasete çözüm noktasında önerilerde bulunduk ve çözüm noktasında adım atılmasına dair beklentiler içerisindeydik ama hala daha Mersin kanayan yarası halinde olmaya devam etmektedir 1/1000’lik ve 5000’lik imar planı. Bu imar planlarının hayata geçmemesiyle beraber müttehitlerimiz ya da ev yapacak vatandaşlarımız imarlı konut arsası bulmakta zorlanıyorlar ve konut fiyatlarını etkileyen bir diğer durum haline gelmiş oluyor hal böyle olunca. Mersin’de yeni konut üretilmiyor ve yeni konut üretilmeyince de arz ve talep dengesizliğiyle birlikte fiyat artışına sebebiyet doğmuş oluyor. Ama bu imar planları hayata geçer ise müteahhit, vatandaş istedikleri şekilde imarlı arsalara evlerini, konutlarını yaparlar ve bu sefer arz ve talep dengesi düzelir ve fiyatlar da düzelmiş olur. Bu yüzden bizimde belediyelerimizden bir an önce bu imar planlarının yapılması yönünde talebimiz var.”
“DÖVİZ KONUT FİYATLARINI KATLADI”
Son zamanlarda döviz kurunun aşırıya kaçan hareketliliğinin gayrimenkul sektörüne olan etkisini anlatan Canpolat, “Geçtiğimiz son üç aylık periyotta döviz kurunun cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir şekilde yükseliş yaşandı ve bir ay içerinde döviz durduk yere katladı. Böyle bir kar olayı hiçbir alım satımda görülmemiştir. Bu da bizim sektörümüzü ciddi anlamda etkiledi. Odamıza yapılan anlaşmaların, protokollerin bozulmasıyla beraber şikayetler de doldu taştı. Örneğin odamıza üye olan bir kişi daha önce satmış olduğu arsasını, evini döviz kurunun yükselmesiyle beraber daha fazla kar edebilmek adına ve daha pahalıya satabilmek iççin yapmış olduğu protokolden vazgeçmiştir. Bu da ister istemez bizim meslektaşlarımızın alım satım noktasındaki yapmış oldukları o çalışmayı bertaraf etmiştir. Halen bu olumsuzluklar devam ediyor. Çünkü bütün gayrimenkul içerisindeki enstrümanlar, mal sahiplerince dövize endekslendiği için ister istemez konut fiyatları da uçtu. Şu anda döviz düşmüş olabilir ama hala daha mülk sahiplerinin kafasında bundan 25-30 gün önceki yüksek fiyatlar durmakta. Döviz kurunun artması özellikle gayrimenkul sektörünü çok ciddi anlamda etkiledi diyebiliriz. Umudumuz bir an önce döviz kurunun bir istikrar yakalaması ve normalleşmesidir ve yatırımcının piyasaya güvencinin oluşmasıdır” diye ekledi.
“ESKİDEN EV ALABİLDİĞİNİZ PARAYLA ANCAK YILLIK KİRA ÖDENİR”
Canpolat, Döviz kurunun yükselmesiyle birlikte aşırıya kaçan bir şekilde artan konut fiyatlarının döviz kurunun düşmesiyle birlikte düşüşe geçmemesiyle ilgili olarak, “Hiçbir dönemde yükselen fiyatlar, aşağılara doğru düşmemiştir. Örnekleri var ve her zaman çıkmış olduğu oranlarda seyretmeye devam etmiştir. Örneğin biz bir yıl önce 1+1 daireleri 200 bin lira dolaylarında, 3+1 daireleri de 350-400 bin bandında satıyorduk. Şimdi ise bu günümüz koşullarında yatırımcının elinde 350-400 lira parası olsa dahi 1+1 daire bulamamakta. Yani bu şu demek oluyor ki yeni evlenen çift, memur kesimi, emekli kesiminin artık barınacağı bir ev alması neredeyse hayal gibi oldu. Eskiden ev alınabilen parayla ancak yıllık kiralar ödenebilir durumda. Bu dengenin değişmesi ve konutların alınabilirliği de artık yeni konutların piyasaya sürülmesinden geçecektir. Ne kadar çok yeni konut üretilirse talep de ona göre eş değer ilerleyecektir ve bu da tabi ki fiyatları oldukça etkileyecektir. Belki çok yükselme ya da inme gerçekleşmese de fiyatlarda en azından yerinde sayarak alım gücüne biraz daha etki edebilir ve alım gücü biraz daha artabilir diyebiliriz” dedi.
“DÖVİZ KURU İNŞAATIN MALİYETİNİ KATLADI”
2022 yılında imar planlarının devreye girmesiyle birlikte konut fiyatlarında düşüşün yaşanabileceğini ancak inşaat sektöründeki maliyetlerin eskisi gibi kalmadığını ve döviz kuruyla birlikte katlandığını kaydeden Canpolat, “İnşaat maliyetleri de eskisi gibi değil. Örneğin geçmişten yine örnek vermek gerekirse; bundan 2-3 ay öncesinde demir 3-4 bin lirayken şimdi 12-13 liralara çıktı. İnşaat maliyet fiyatları arttıkça da üreten müteahhit de bunu konut fiyatlarına yansıtmak zorunda kaldı ve kalıyor. hal böyle olunca da konut fiyatları da uçtu diyebiliriz. 2022 yılında da konut fiyatları noktasında, eğer yeni konutlar üretilirse, imar planlarından 1/1000’likler hayata geçerse bir nebze daha uygun olacaktır yükselmemekle beraber yerinde sayar. Ben sektör açısından 2022 yılından umutluyum. Tüm meslektaşlarımıza da 2022 yılında bol kazançla diliyorum” şeklinde konuştu.
|