Kamaz: “Herkes müzisyen olamaz”




Tarih: 24 Şubat 2021 Çarşamba 16:22


Bir sol klarnet ustası düşünün ki yarım asrı aşan bir geçmişe sahip. Mersin, Osmaniye, Kahramanmaraş gibi yerlerde büyük isimlerin hemen arkasında enstrümanlarıyla onlara eşlik etmiş, eserlere hayat vererek bugün bile hatıralarda yer almayı sağlamış. Müziğini sahnelerden sokaklara taşıyan İskender Kamaz, “Herkes vali, kaymakam olabilir ama müzisyen olamaz. Müzisyen demek ince ruhlu bir insan demek. İnsanlara hitap ediyoruz, müziği sevdirmeye çalışıyoruz” dedi”

Haber- Harun Bor

Ülkemiz her dönem birçok usta sanatçıya ve usta müzisyenlere sahip oldu. Sahnede birinin eksik olduğunu düşündüğümüzde sanat yapmak tek başına yetersiz kaldı. Bunu bizler değil kendileri ifade ediyor. Bir döneme damga vuran şarkılar, eserler ve fasıllar usta sanatçıların ve müzisyenlerin el birliği ile günümüze kadar gelmiş ve hala dilden dile söylenegelmiştir. İbrahim Tatlıses, Kibariye, Parmaksız Ayten, Nursal Ünsal Canevi gibi oldukça bilinen isimlerin eserlerine, klarneti ile hayat veren İskender Kamaz bugünlerde müziğini sokağa taşıyarak geçimini böyle sağlamaya çalışıyor. Mersin’de insanlara müziği sevdirmeye çalıştığını, herkesin de müzisyen olamayacak kadar kendilerinin değerli olduklarını ifade eden Kamaz, “Müzik ruhu, aşkı olacak insanlarda müzik sevgisi olacak insanın kalbinde. Müzisyenin ne demek olduğunu anlayacak insanlar” diye konuştu.

 

“HAYATTA ÇOK ZORLUKLAR YAŞADIM”

Mersin çarşıda klarnet çalarak geçimini sağlayan İskender Kamaz,kısaca hayat hikayesine yer verdiği konuşmasında, “69 yaşındayım Mersinliyim ama doğma büyüme İskenderun’da doğdum ve çocukluğum da orada geçti. 16 yaşlarında evlendim. Büyüklerimiz ne derse onu yaptım geçmişte bu böyle oldu. Bu yüzden ailemin de etkisi ile genç yaşta evlendim. 13 yaşından beri düğünlerde klarnet çalmaya başladım. Hayatım düğünlerde klarnet çalmakla geçti. Askerlik çağında da askere gittim ve dönüşte iş bulamadım, zor zamanlar yaşadım. Askerden geldikten sonra ayakkabı boyacılığı da yaptım. Düğünlere de gittim. 7 erkek çocuğum 3 de kız çocuk sahibi oldum. En büyük oğlum genç yaşta hayatını kaybetti. Evimi geçindirmek için her işi yaptım. 13 yaşından beri klarnet çalmaya başladım. Nerdeyse yarım asırdır müzisyenlik yaptım. Osmaniye’de bir süre yaşadıktan sonra Kahramanmaraş’a. Maraş’ta pavyonlarda çalışmaya başladım. Kendimi toparlamaya başladığım zamanda annemle babamı kaybettim. Oğlumu kaybettim. Çok zorluklar yaşadım. Bir hanımım var onunla birlikte Mersin’de yaşıyorum” ifadelerini kullandı.

 

“İNSANLAR RUHSUZ, MÜZİK AŞKI OLMALI”

Sokak müziğine kısa bir süre önce maddi yetersizliklerden dolayı başladığını, müzik sevgisinin herkesin kalbinde yer alamayacak kadar önemli olduğunu vurgulayan Kamaz, “Sokak müziğine 3 aydır başladım. Sokaklarda bunu çalıyorum ki eve ekmek parası götürüyorum. Eskiden hayatım daha iyiydi, kazancım güzeldi. Biraz birikim yaptık. İyi ki kafamı kullanıp birikim yaptım. Emekli olamadım. Hanım emekli oldu ama yetmiyor. Ben ödedim, sürekli ödedim. Derken en son tükendim. Adana’da bir evim vardı. Evimi sattım. Sigortaları ödemek zorunda kaldık. Elektrik, su, mutfak. Bunlar hep geliyor. Ayakta kalmak zorundayız, yapacak bir şey yok. Bizlere yardım eden yok maalesef çok şükür Allah razı olsun verenden de vermeyen de. Esnaf arkadaşlar bazen çay, su gönderiyor. Bu çaldığım yerdeki kişiler de bir şey demiyor sağ olsunlar. Amca her zaman gel buraya diyorlar. Ben kuyumcular sokağındaydım ama zabıtalar izin vermediler, başka yere git dediler. Nereye gideceğim? Ülkeyi mi terk edeyim? Anlayış göstermiyorlar. Ana caddede olmak zorundayım ki üç beş kuruş kazanıp evime ekmek parası götürebileyim. Ruhsuz insanlar. Müzik ruhu, aşkı olacak insanlarda müzik sevgisi olacak insanın kalbinde. Müzisyenin ne demek olduğunu anlayacak insanlar. Daha göremedim ama Mersin’de” diye konuştu.

 

“HERKES VALİ OLABİLİR AMA MÜZİSYEN OLAMAZ”

Geçimini klarnet çalarak sağlamaya çalışan Kamaz, kimseye zarar vermediğini, tek istediği şeyin müziğini icra etmek olduğunu belirterek, “Müzisyen ne demek? Herkes vali, kaymakam olabilir ama müzisyen olamazsın. Müzisyen demek ince ruhlu bir insan demek. Çünkü biz bunu ruhumuzdan, içimizden gelerek çalıyoruz. İnsanlara hitap ediyoruz. Müziği sevdirmeye çalışıyoruz. Şurada da para kazanıyorsam elektrik, suyumu karşılıyorum. 600 lira geldi elektrik, ben para kazanamazsam nasıl ödeyeceğim. Emekli maaşı yetmiyor ki. Günde 30 lira yesen, en az bu da bir milyar. İlaçlarımız var, elektrik su var. Nasıl geçineceğiz. Özel hastanelere gidemiyoruz zaten dünyanın parası. Bizi engelliyorlar burada müzik yapmamızı. Sürekli yer değiştiriyorlar. Kimseye bir zararım yok. Hırsızlık yapmıyoruz, vukuat işlemiyorum, kimseyi rahatsız etmiyorum sadece müzik yapıyorum. Kimsenin parasında namusunda gözüm de yok. Kendi kendime çalıyorum, bu da bize çok görülüyor. Maddi durumum iyi olsa ben bunu zaten yapamam. Şu yaşıma kadar sokakta müzik yapmışlığım yoktu benim ama artık yapmak zorundayım. Ben bunu yapmazsam kim ne verecek bana? İnsan ayrımı yapmadan yardım yapılmalı zor durumdaki insanlara. Gelip araştırsınlar kim aç kim tok görsünler. Çok çilelerle büyüdüm, evladımı kaybettim, ailemi kaybettim. Yine de çok şükür yıkılmadım ayaktayım çünkü yapacak bir şey yok. Ölüme her zaman hazırım. 10 gibi geliyorum 4,5 saat çalıyorum. Benim repertuarım çok geniş ama bazı şarkılar var yalnız çalınmıyor. Onun yanında kanun, klavye olacak ki renk katsın. Bazı parçalar var tek başına da çalabilirsin ama bazıları var ki kalabalık saz ister. Bir elin nesi var iki elin sesi var” dedi.

 

“NE ESERLER ÇALDIK, NE FASILLAR GÖRDÜK”

Türkiye’de önemli usta sanatçılarla olan ilişkisine de yer veren Kamaz, “Zamanında İbrahim Tatlıses’e, Kibariye’ye Parmaksız Ayten’lere çaldım. Nursal Ünsal Canevi’ne çaldım Haktan onun oğlu. Kimseden yardım alamıyoruz herkes kendi derdinde. Bizim halkımız müzisyenleri hor görüyor. Halbuki biz sanatçıyız, sanatkarız. Hadi gelsin biri çalsın şu elimdeki klarneti gücü varsa. Çalabilirse çalsın. Biz sanatkarız. Sanatçılara değer vermiyorlar. Ancak onlara değişik müzikler lazım. Ölmeyen şarkılar var. Yıllarca çalınır, okunur, söylenir. Biz ne eserler çaldık, ne fasıllar gördük” şeklinde konuştu.


Etiket:


Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

 
 
  SOSYAL MEDYA
 
 
  GAZETEMİZ
 
 
 
  BASIN İLAN
 
 
 
  HAVA DURUMU
 
 
  FACEBOOK
 

 
 
 


 

Siteden yararlanırken yayın politikamızı okumanızı tavsiye ederiz. mersinhakimiyet.com © Copyright 2019-2024 Tüm hakları saklıdır.
İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz. mersinhakimiyet.com basın ve yayın meslek ilkelerine uyar.

URA MEDYA