Aroman: “İnternet kafe salonları, batakhane değil!”




Tarih: 12 Mart 2021 Cuma 16:36


Pandemide geçen bir yıllık sürenin ardından kapalı kalan internet kafeler, uzun bir aranın ardından kapılarını açtı. Mersin Çarşı’da 3 yıldır internet kafe salonu işleten Serkan Aroman, “İnsanca yaşamak istiyoruz, bu en doğal hakkım. İnsanların internet kafelere olan bakış açılarını değiştirmelerini istiyoruz. Buranın batakhane gibi görülmesini istemiyoruz” dedi. “

Haber- Harun Bor

Kontrollü Normalleşme’ sonrası düşük, orta ve yüksek risk grubunda bulunan illerdeki internet kafe salonu, elektronik oyun salonu, bilardo salonu, lunapark gibi oyun ve eğlence yerleri yeni düzenleme ile belirtilen yüzde 50 kapasite sınırı ve saat 07.00-19.00 saatleri arasında bu alanların açık olabileceği kararı verilmişti. Mersin’de 17 yıldır bilgisayar tamiri ve reklam tabela işini yapan Serkan Aroman covid-19 salgını nedeniyle zor günler geçirdiğini ifade ediyor.

 

Mersin Çarşı’da 17 yıldır bilgisayar teknik servisi ve reklam tabela işi yapan Aroman, hayalini kurduğu işi yaptığını belirterek, “Mersin’e ailem HHHHatay’dan göç etti. Annem Tarsuslu babam Hataylı burada doğup büyüdüm. Çocuk yaşlarımda çoğunun yaşadığı aileler para olmazsa çocuklarını orta okula bile gönderemiyordu. Kitaptı, defterdi onlarda pahalıydı. İşte otomatikman beni de ustanın yanına çırak olayım diye verdi. Verdikleri yer kaportacıydı. Bende varım yoğum durmadım birkaç seneden sonra arayış içine girdim kendi benliğimi bulmak açısından. Gel zaman git zaman sene 2004’te bilgisayarlar yeni yeni coştuğu zamanlar çocukluğumdan beri hayalimdi elektronik bilgisayar benim düşümdü hala severim. Teknik servisimde var. Üniversiteye gitmedim lise gitmedim ama şu an telefonlarla uğraşmıyor ama bilgisayarın ana kartını sökerim tamir edebilirim. İstediğim ve sevdiğim işi yapıyorum. Dükkanın bir kısmı internet kafe aslında bu benim giderlerimi karşılasın diye açtığım yer burada sevdiğim iş yapmak istediğim ve yaptığım iş. 2004’ten beri bu işi yapıyordum. Daha sonrasında grafik tasarım öğrendim ve 2009’dan beri reklam işindeyim. Çocukluk hayalimi gerçekleştirdim onu yapıyorum. 2012’te bu sokağa geldik. 2019’un sonlarına doğru burayı açtım” dedi.

 

“SAAT 19.00’DA KAPANMAMIZ ANLAM İFADE ETMİYOR”

İnternet kafe salonlarına gelen bireylerin yaş sınırında bir muğlaklık olduğu, yeni pandemi düzenlemeleri nedeniyle işletmesini erken kapatmasının kendisini olumsuz etkilediğini savunan Aroman,  “Yedi sene önce makineleşmeye gittik. Tam makineleştik Mersin’de makineleşme başladı herkes dükkanlara makine indirmeye başladı bizim koyduğumuz SNS22 ile vatandaşlar dükkanlarına  koymaya başladı. Herhalde yastık altı dedikleri o büyük paraları çıkarıp makineleşmeye gittiler. Vergi levhasını ve ruhsat aldığım ilk yer burası ben daha önceleri birilerin yanında kar ortağıydım. Normalde 42 masa koyabilirim ama şu an ki şartlarda yarı yarıya düşüyor. Bir dolu bir boş mantığında, 12 yaş resmi olarak yani anayasamızın kanunlarını çerçevesinde. Yalnız çok eğitimli olmayan müşteri veya diğer uygulayıcı zabıta kaymakamlığın gönderdiği elemanlar 15 düşünüyor tabi buradan çıkarınca belgeler karakoldan ruhsat almaya gittiğimde bana iki belge imzalattılar. 15 yaşından altında hiç kimseyi almayacağıma dair 12 yaş aslında resmidir. Bende gerçek olarak 12 yaş altına kimseyi almıyorum. 12 yaş akşam saat 17.00’ye  kadar oturabilir. 17.00’dan sonra 18 yaş ve üstü oturabilir. 19.00’da  kapattığımız için bir anlamı kalmıyor. Pandemi döneminde kapalı kaldım. Yarı kapasite ve işte yarı zaman akşam sabah 6 diyorlar internet kafeye o saatlerde kimse gelmiyor. Ben sabah 9’dan akşam 19. 00’a  kadar hizmet veriyorum” ifadelerini kullandı.

 

“FİLTRE PROGRAMLARI İLE YASAL OLMAYAN SİTELERE ERİŞİM İZİN VERMİYORUZ”

Yasaklı siteleri girişi engellemek için güvenirliğe sahip filtre programları kullandıklarını, bunu gençlerin faydası gözetilerek yaptıklarını vurgulayan Aroman, “Aslında günümüz internet kafelerinde ilk çıktığı zaman batakhane diyebilecek tabirdeydi. Ben işlettiğim ilk internet kafesinde sigara içirtmiyorum tabi şu anda mekanlarda sigara içme yasağı var. Bilirsin bu yasaklanmış siteleri ben o zaman kimse bilmiyorken filtre uygulaması yapabiliyordum. Yasaklanmış sitelere dair herhangi bir kelime yazarak aratsanız hiç bulamazsınız. Oyunlara kimse engel olamıyor ama güvenli oynayabilecekleri oyun alanı oluyor. Şu an yüz tane bilgisayar da koysanız bu yetiyor. Hard Disk olmuyor, orada yapılan her şey buraya kaydediliyor. Belki filtre burada bulunmuyor ama daha güvenli, bilgisayarı devre dışı bırakınca da filtre kalmaya devam ediyor. Böyle olunca da otomatik olarak da her şey başa dönüyor. Yaşını almış bir çok yetişkin burada bilgisayara koyduğumuz filtreleri kaldırmaya çalışıyor, deniyorlar. Ancak burada girilmemesi gereken sitelere giriş yapmaya çalışınca filtre sistemi beni uyarıyor, ben de yasal olmayan bu sitelere giriş yaptıkları söyleyerek uyarıyorum, bu şekilde aynı yanlışı yapmıyorlar. Hiçbir müşterimizi rencide etmeden uyarıyoruz ve ikinci kez aynı hata yapılmamış oluyor” diye konuştu.

 

“TÜRKİYE’DE E- SPOR KAVRAMI BİLİNMİYOR”

İnternet kafe kültürünün günümüzde teknoloji ile beraber değişmeye başladığını, Türkiye’de de gelişen elektronik oyun alanının gelişmeye başladığını kaydeden Aroman, “ İnternet kafe kültürü sadece Türkiye’de değil, Dünya’da yaygın olan bir kültür, ancak ülkemizde varoş kesimin ayak bağı olduğu yer olarak lanse ediliyor. Böyle değil, bugün İstanbul gibi daha büyük metropollerde daha yüksek ücretlerle Game House adıyla açılan yerler var. Oyun evleri olarak da bilinen bu yerler daha farklı hizmetlerde bulunan yerler oldular. Bildiğimiz internet kafelerde müşteriler, çay, kahve veya fast food gibi gıdalar tüketir ancak Game House gibi alanlarda bu hizmetler daha kolay teslim ediliyor ve sadece İnternet hizmeti değil, oyun alanlarına dair birçok şeyi içinde barındırmış oldular. Yani teknolojiyle beraber gelişen oyunlar, oyun alanlarını da değiştirdi. Konsept değişti,  E-Spor denilen yeni kavram ortaya çıktı, herkesin yaygın olarak oynadığı elektronik oyunlar var ve bu oyunlar milyon dolarla yapılan oyunlar. Birçok ülke bu konuda ciddi yatırımlar yapıyor, takımlar ve organizasyonlar yapıyor. Türkiye’de E-Spor pek bilinmiyor ve maalesef Mersin’de bilinmiyor. Mersin Gençlik Spor İl Müdürlüğünde dahi bu konuda fikir sahibi olan birileri yok. Elektronik  Spor hizmeti yapmak istiyorum bunun için yetkili yerlere başvurdum ama  bilgi sahibi değiller. Bu konuda yardımcı olamadılar ve sürekli bu konuda gidip fikir vermeye çalıştım” şeklinde konuştu.

 

“PANDEMİ NEDENİYLE 30 ADET BİLGİSAYARIMI SATTIM!”

Covid-19 salgını nedeniyle zor günler yaşadıklarını, bu süreçte bilgisayarlarını satmak zorunda kaldığını iddia eden Aroman, “Pandemi sürecinde reklam, tabela işini yapmaya çalıştım çünkü daha önce de bu işi uzun zaman yaptım. Sürekli işletmeler için reklam tabelaları yaptım, kaynaklar yaptım. Birçok iş alanı pandemiden olumsuz etkilendiği için bu işlere yönelmek zorunda kaldım. Bilgisayar tamiri konusunda da eksik kaldık çünkü vatandaşlar bu sürede hem dışarıya çıkamadılar hem de maddi anlamda sorunlar yaşadılar. İnsanların İş yerleri kapalı kaldı, anne babalar işsiz kaldılar ve teknolojik anlamda da gençler ve çocuklar destek almakta zorlandılar. Bilgisayar tamiri için gelenlerin ihtiyacı olan parçaları temin etmek onlar için pahalı geliyordu. Pandemi sürecinde teknik anlamda tamire gelen bilgisayar olmadı en son iki hafta önce bir bilgisayara format attım. İşletmemin günlük olarak giderlerini karşılayabilmesi için 300 liranın altında ciro yapmamalı, ancak günlük getirisi buranın 60 lira. Burada aynı andan 42 kişi oturabilir ama yeni pandemi kısıtlamaları nedeniyle 22 kişi oturabiliyor. Pandemide ayakta kalabilmek için bilgisayarlarımı satmak zorunda kaldım. 42 adet bilgisayarımdan 12 adet bilgisayarım kaldı. Monitorler, kasaları sattım ve bu sürede yardım alamadık. Son günlerde kira desteği aldık ama giderlerimizi karşılamıyor, en son elektrik faturam 700 lira geldi, dükkanımı açmadığım halde bu rakam geldi. Bu ay ise gelen faturan 200 lira civarında, bana yine az bir fatura geldi diğer arkadaşlarıma göre. Kalan bilgisayarımla nasıl geçinebilirim ki? Daha yeni açıldık, herkes yeni açtı dükkanını ve para kazanmadan da harcama yapamaz” dedi.

 

“BİZLER BATAKHANE OLARAK ANILMAK İSTEMİYORUZ”

İnternet kafelere olan yanlış bir algının var olduğunu ve bunun değişmesi gerektiğinin altını çizen Aroman, “İnsanca yaşamak istiyoruz,bu en doğal hakkım. İnsanların internet kafelere olan bakış açılarını değiştirmelerini istiyoruz. Buranın batakhane gibi görülmesini istemiyoruz. Ülkemizde gazinolar, gece kulüpleri pandemi nedeniyle kapatılırken, internet kafeleri de bu kategoriye koymalarını istemezdik. Bizlerin geleceğe dair milyon liraları bulacak planları var, batakhane diye tabir edilen buralara bizler büyük rakamlar düşünmeyiz. Eskiden internet kafelere deneyimsiz kişiler bakardı bu yüzden kötü bit algı ortaya çıkmaya başladı. Bizler şimdi yurtdışından yüksek teknolojiye sahip bilgisayarlar getiriyoruz. Teknolojiye hakimiz, güncel olarak takip ediyoruz. Ülkemizde Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın E-Spor konusunda çalışmaları var, bizleri bu konuda öcü olarak görmelerini istemiyoruz. Bizler batakhane olarak anılmak istemiyoruz. Sosyal medya üzerinden de sesimizi duyurmaya çalıştık ancak sesimizin duyulacağını düşünmüyoruz. Aileler dahi bizleri kolayca eleştiriyor” şeklinde konuştu.

 


Etiket:


Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

 
 
  SOSYAL MEDYA
 
 
  GAZETEMİZ
 
 
 
  BASIN İLAN
 
 
 
  HAVA DURUMU
 
 
  FACEBOOK
 

 
 
 


 

Siteden yararlanırken yayın politikamızı okumanızı tavsiye ederiz. mersinhakimiyet.com © Copyright 2019-2024 Tüm hakları saklıdır.
İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz. mersinhakimiyet.com basın ve yayın meslek ilkelerine uyar.

URA MEDYA