Kanal 33’te yayınlanan Fatih Alkar’ın sunduğu Gündemin Nabzı programına konuk olan Akdeniz Belediye Başkanı M. Mustafa Gültak, Akdeniz’deki değişim yalnızca Akdeniz’i değil tüm Mersin’i ilgilendirdiğini söyleyerek, “Akdeniz düzelmediği sürece Mersin düzelmez. Eğer siz Akdeniz’i düzeltemezseniz Mersin’i düzeltemezsiniz.Buradan Büyükşehir Belediye Başkanına sesleniyorum. Sizin de bizim de ekonomik güçlerimizin olacağı, Ankara’nın da olacağı üç gücü bir araya getirelim ve bu şehri bir an önce modern bir şehir haline getirelim” dedi.
Haber- Gizem Konucu
Kanal 33’te yayınlanan Fatih Alkar’ın sunduğu Gündemin Nabzı programına konuk olan Akdeniz Belediye Başkanı M. Mustafa Gültak, Akdeniz’e yaptıkları ve yapacakları yatırımlardan bahsetti. Belediye Başkanlarının asıl görevinin insanoğlunun fiziki, psikolojik, kültürel ve ekonomik boyutta rahatını ve konforunu sağlamak olduğunu ifade eden Gültak, sadece kaldırım yapıp, asfalt dökerek bunun sağlanamayacağını söyledi. Gültak, “Onların iyi günlerinde kötü günlerinde, cenazelerinde, düğünlerinde, nişanlarında, mahallelerinde onların yanında olmanız gerekiyor. Biz seçildiğimiz ilk günden itibaren ‘Hoş geldin Bebek’ projesini başlatmıştık. Amacımız yeni doğan bebeklerin ve ailelerinin yanında olmaktı. Anne ve çocuğunun ilk aydan itibaren ihtiyacı olan aparatları içeren bir çantayı onlara hediye ediyoruz. Bundan da önemlisi bir uzman psikolog var aileleri ziyaret ederek bastırmış olduğumuz bebekle alakalı kartları tek tek anlatıyorlar ve annelere her türlü tıbbi ve psikolojik destek veriliyor. Anne ve çocuk arasındaki ilişki ilerdeki her şeyi belirlemiş olacak” dedi.
“VATANDAŞLARIN HER ANINDA YANINDA OLMAK GEREKİYOR”
Vatandaşların sosyal medya ile kendilerine ulaştıklarını ve tenkitlerde bulunduklarını ifade eden Gültak, “Vatandaşın bizlere ısrarla yazmalarının sebebi bizlere ulaşabildiklerini bilmeleridir. Bizler sosyal medya üzerinden bize ulaşanlara ulaşıyoruz. Belediye Başkanlığı şöyle bir makam değildir, sizin asfaltınızı yaptım demek değildir. Vatandaşın bir psikolojik bir sorunun varsa, bir ihtiyacı varsa Belediye Başkanlarının elinden geldiği kadar bu bölgede, bu ülkede yaşayan herkese en azında güler yüz, bir tebessüm göstermesini en önemli işlerden biridir” ifadelerini kullandı. Pandemi şartlarının iyileşmesi durumunda Eylül ve Ekim aylarında festivaller yapacaklarını da sözlerine ekleyen Gültak, “Gül Festivali ve Üzüm Festivalini yapacağız. Bu hem Mersin’i hem ilçemizi Türkiye’ye tanıtan festivaller bunu gördük. Balık Festivalinde özellikle bu sefer Gençlik ve Spor Bakanlığımız ile temas halinde olacağız. Sadece balık yarışmaları dışında katamaranların katıldığı, su sporlarının olduğu ve 10-15 ülkenin olduğu bir yarışmanın olduğu herkesi cezp edecek Akdeniz’i dünyaya tanıtacak festivalleri planlıyoruz. Bunların olması içinde koronavirüsün belli şartlara gelmesi gerekiyor. Biber Festivali ve diğer festivaller önemli” şeklinde konuştu.
“SANATSAL VE SPORTİF FAALİYETLERLE AKDENİZ’İ İÇ TURİZME KAZANDIRACAĞIZ”
Gültak Mersin’de ilk kez bir sinema filminin çekildiğini ve Mersin’i, Akdeniz’i, Tarsus’u içine alan bir filme dönüştüğünü belirterek, “Bölgemizde ‘Bayram Şekeri’ adı altında bir sinema filminin çekilişine destek olduk. Küçük bir sahnesinde de oynadık. Yakın zamanda da vizyona girmiş olacak. Mersin’de ilk kez bir sinema filmi çekilmiş olacak. Bunlar çok önemli, diziler, fuarlar, festivaller şehrin tanınmasını sağlıyor. Özellikle Akdeniz’i tanıtmamız gereken o kadar konu var ki. Bunları sadece alt yapı ve üst yapıyı yaparak sağlayamazsınız. Sinemayı, sporu, sanatı, kültürü kullanarak gerçekleştirebilirsiniz. Mersin’de çekilmiş bir sinema filmi İstanbul’daki, Bursa’daki, Diyarbakır’daki vatandaş burayı görecek ve gelmek isteyecek ve iç turizmi canlanacak. Akdeniz’deki esnaflara nefes olacak. Balık Festivali’nde de bu oldu esnaflar bu nefes almıştı. Akdeniz’in barışını ve sevgisini böyle kaynaştırabiliriz. Festivaller ve sportif faaliyetle sanatsal ve kültürel faaliyetler insanlar bir araya getirir. Birlikte bu başarıya imza atmak için sosyalleşir bu da kardeşliği ve sevgiyi ön plan getirir” dedi.
“PANDEMİYE RAĞMEN YAPILAN ETKİNLİKLER VAR, DOĞRU BULMUYORUM”
Gültak, pandemi şartlarında Mersin’de yapılan etkinlikleri doğru bulmadığının altını çizerek, hastalıkla mücadelenin devam ettiği bir dönemde bu tarz etkinliklerin ön planda olmaması gerektiğini ifade etti. Gültak, “Etkinlikleri sık yaparsanız, insanların yan yana geldiği bir durumda hastalığın yayılmasına sebep oluyorsanız bunun vebaline kimse katlanamaz. Bizler bu yüzden yapmıyoruz, istersek her türlü organizasyonu yapabiliriz ancak bir eczacı olarak hiç doğru bulmuyorum. Yapanları da eleştiriyorum, sahilde gençleri dip dibe getirmenin bir anlamı yok çünkü böyle hastalığı yayıyorsunuz. Belediyenin en önemli görevi şehirde yaşayan insanların sağlığını söz konusu. Aşılama hızla devam edince bizler de Akdeniz Belediyesi olarak eski sosyal projelerimize zor günleri atlatmak için neşeli anları geri getireceğiz. Biraz sabır ve zaman istiyorum. Bu şartlarda insanları bir belediye başkanı olarak bir araya getirmem” diyerek pandemi şartlarında yapılan etkinliklerin doğru olmadığını savundu.
“İNSANLARI İKİNCİ SINIF VATANDAŞ DİYE KANDIRDILAR”
Gültak Çay Mahallesi’ndeki proje hakkında da bilgilendirme yaparak, proje toplantısının iki kere hava şartlarından dolayı iptal edildiğini ama bu salı Mersin Valisi Ali İhsan Su, Mersin’in önemli sivil toplum örgütlerinin başkanlığı ve basın mensupları ile yeni bir toplantı yapılacağını dile getirdi. Amaçlarının bitmek üzere olan dairlerinin tanıtımını yapıp, TOKİ ile birlikte neler yaptıklarını göstermek olduğunu sözlerine ekleyen Gültak, “Valimizin katılımıyla neler yaptığımızı TOKİ ile bunu göstermek istiyoruz. Örnek daireler bitti bunu göstermek istiyoruz. Tüm Mersin’e bunu tanıtmak istiyoruz. Başta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere Bakanımız Lütfi Elvan’ın, Murat Kurum bakanımıza aracılığınızla teşekkür ediyorum. Proje bir yılda gibi kısa bir sürede bitti. Tüm hisse sahipleri ile tek tek görüşmeler yapacağız. Yüz kişiden 70 kişiyi bulursak projemize hızla geçişi sağlayacağız. Yüzde 70’in altında olursak biz insanları ikna edemezsek benim belediye başkanı olarak sorunum değil ama daha iyi şartlarda yaşamaları söylemek benim görevim. Bugüne kadar PKK ve onun yandaşları hep şu muhabbeti yaptılar sizler Türkiye Cumhuriyeti’nin önemsemediği, ikinci sınıf vatandaşlarsınız ve hep oradaki insanları kandırdılar” ifadelerine yer verdi.
“SEÇİM ZAMANINDA DEĞİŞTİRİN HEP BERABER DEĞİŞTİRELİM DEMİŞTİK, AKDENİZ’İ DEĞİŞTİRİYORUZ”
Bahsedilen bölgelerdeki tapu devir işlemlerinin yapılması halinde buradaki vatandaşların kira bedellerinin de ödenmeye başlayacağını belirten Gültak, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Kira bedelleri ödenmeye başladığı andan itibaren de yıkıma başlayacağız. Haziran sonunda, temmuz ortalarında çalışan kepçeleri görebilirsiniz. Oradan çıkarttığımız kiracı vatandaşlarımızın binasını biz yıkacağız, her şeyi tertemiz yapacağız. 1 Eylül’de TOKİ Ankara’da bu bölgenin ihalesine çıkıyor. Yüklenici firma belli olduktan sonra, yıl sonuna kalmaz diye düşünüyorum ama yıl sonunda oraya kepçeler girecek ve camisi, kültür merkezi, kapalı semt pazarı, bir okulu ve 400’ün üzerinde konutun olduğu çok modern caddesi caddeye, yolu yola, parkı parka benzeyen 100 yıldır çivi çakılmamış Barış Mahallesi’ni inşallah 2023 yılında önce Barış Mahallesi’ndeki vatandaşlarımıza teslim etmiş olacağız. Aynı hızla Turgut Reis de yürüyor. Orada TOKİ ile değil Çevre Bakanlığı ile yürütüyoruz. Burada da 2023 yılından önce bu yapılanmayı hep birlikte görmüş olacağız. Turgut Reis, Barış ve Çay Mahallesi’nde toplamda bin 500, 2 bin konutun olduğu, şehrin güzelleştiği modernleştiği bir şehir haline dönecek. 5 yılda bu kadar konutun yapılması ve dönüşüm sağlanması mucize bir iştir. Hızla Akdeniz’i dönüştüreceğimizi söylemiştik. Seçim zamanında değiştirin, hep beraber değiştirelim demiştik, değiştirdiniz ilk adımı attınız şu anda hep beraber Akdeniz’i değiştiriyoruz” dedi.
“METRODA SAVUNDUĞUNUZ GİBİ YER ALTI OTOPARKI DA YAPIN”
Çamlıbel’de Ulaştırma Bakanlığı ile bir proje yürüttüklerini ve proje doğrultusunda Millet Bahçesi ve Atatürk Parkı’nın bir konsept şeklinde bir araya geleceğini söyleyen Gültak, bu bölgenin en büyük sorunu olan otopark için de çalışma yapacaklarının müjdesini verdi. Gültak, “Bir yandan kullanılmayan, eski günlerine bir türlü dönemeyen Atatürk Parkı. Eskiden burada büyük fuarlar yapılırdı. Biz o günleri hatırlayarak, çünkü biz buranın çocuğuyuz. Atatürk Parkı ve Millet Bahçesi’ni beraber düşündüğümüzde, Çamlıbel’in de yeni marinası ile birlikte her üçü de canlanacak. Yapılan projede Atatürk Parkı’nın altına 500 kişilik otopark da düzenlenecek. Deniz diyebilirler ama teknolojiyi kullanırsanız suyu durdurursunuz ve orada bir otopark gerçekleştirirsiniz. Buradan Büyükşehir Belediye Başkanımıza da seslenmek istiyorum. Atatürk Parkı’nın hem Büyükşehir Belediyesi’nin binasının olduğu yer hem Kongre Sarayı’nın olduğu yerde de yerin altına girerek otoparklar elde edilebilir. Mersin’in ve esnafın en büyük sorunu otopark değil mi? O zaman kazın oraların altını. Şu anda teknoloji buna uygun. Metroda bunu savunuyorsunuz, yaparız diyorsunuz. Bunu da yapın. Biz denizin altından Marmaray’ı geçirdik. Bu alanda en az 2 bin kişilik otopark elde edilir. Yapılmaz diye bir şey yok” ifadelerini kullandı.
“MERSİN’E İLK BİLİM MERKEZİ’Nİ AÇACAĞIZ”
Gültak, Mersin’de bir ilk olan Bilim Merkezi hakkında da konuşarak, Bilim Merkezi’nin yalnızca Akdeniz’e değil Mersin’e ait olacağını söyledi. Gültak, “Gündoğdu Mahallesi’nde daha önce valiliğin kullandığı bir bina vardı. Oranın önünde de çok büyük bir alan var. Çalışmaların sonuna gelindi. İlçe Eğitim Müdürümüzle birlikte yürütüyoruz bu projeyi. Çocuklarımızın genelde hayatı, dünyayı, canlıları anlayabilecekleri, uzayı anlayabilecekleri bir bilim merkezi oluşturuyoruz.Mersin’de bir ilk olacak. Atölyeler olacak, yaşam içindeki bütün atölyelerin olacağı bir bilim merkezini çok kısa bir zamanda Mersin’e kazandırıyoruz. Bu senenin sonunda hazır olur diye düşünüyorum. Mersin’de değil Türkiye’de ilk kez yapılacak bir şeyi yapıyoruz. Kapsamlı bir çalışma olduğu için biraz yavaş gidiyor. Ama kısa vadede bilim merkezini açmış olacağız” şeklinde konuştu.
“AKDENİZ DÜZELMEZSE, MERSİN DÜZELMEZ”
Gültak, konuşmasının sonunda Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’e seslenerek, Akdeniz’deki değişimin Mersin’i etkileyeceğini, Akdeniz’in sorunlarının tüm Mersin’i etkilediğini ifade etti. Gültak, “Siz Akdeniz’i düzeltemezseniz Mersin’i düzeltemezsiniz. Hal, Serbest Bölge, Organize Sanayi, Liman ticaret ve para burada dönüyor. Siz burada huzuru, barışı, kardeşliği ve sevgiyi sağlayamazsınız Mersin düzelmez. İstediğiniz kadar Yenişehir, Toroslar, Mezitli’yi düzeltin. Kimseyi küçümsemek için söylemiyorum. Benim gündüz nüfusum 800 bin. Bütün şehir burada. Adliye, emniyet hepsi burada. Önemli bir hastane de burada. Siz bu kargaşayı kaldıramadığınız sürece Mersin’i yönetemezsiniz. Buradaki bir sorun Yenişehir’i de ilgilendirir. Burada fabrikası olan bir insan Yenişehir’de oturuyor olabilir ama burada terörle karşı karşıya kaldığınızda huzursuzlukla karşı karşıya kaldığında üretemez. Buradan büyükşehir belediye başkanımıza sesleniyorum. Gelin beraber Şevket Sümer’e, Çay’a Çileğe gidelim. Yerinde dönüşüm mü dersiniz, kentsel dönüşüm mü dersiniz burayı dönüştürelim. Akdeniz’i dönüştürmezsek limanımızı büyütemeyiz, serbest bölgeyi büyütemeyiz” diyerek dönüşüm için Seçer’e çağrıda bulundu.
“TERÖRÜ, İŞSİZLİĞİ BİTİRMEK İSTİYORSAK AKDENİZ’İ DEĞİŞTİRMEK ZORUNDAYIZ”
Gültak, bölgedeki kadınların apartman altındaki esnaftan da şikayetçi olduğunu söylerken, bununla ilgili bir toplantı yaptıklarını ve çalışmalar yapılması gerektiğini ifade etti. “Biz Büyükşehirde bir toplantı yaptık. Ben orada dedim ki Çay’da, Özgürlükte bir an önce STK’lar ile birlikte toplantılar, çalışmalar yapalım. Buradaki insanların da gönlü olacağı yerinde kentsel dönüşümleri gerçekleştirelim. Bu limanı, OSB’yi, Nakliyeciler Sitesini büyütürüz. Bunları yaparsak ticari hacmi 2,3 katına çıkarırız. Bu ne demek? Gelir demek. Mersin’deki tüm insanlara kazanç demek. İşsizlere iş demek. Ama bunu düzeltmek istiyorsak, Mersin’i konforlu bir şehir haline getirmek istiyorsak gözümüzü kapatarak olmaz. Siz Akdeniz’deki bu çarpık yapılaşmaya Büyükşehir Akdeniz Belediyesi başkanları olarak el ele vererek, buradaki siyasi düşünceleri de ikna ederek hareket etmezseniz hiç boşuna uğraşmayın Mersin düzelmez. Biz bundan 5 yıl önce Okan Merzeci Bulvarı’nı, Şevket Sümer Güneş bölgesinden geçerken kullanıyor muyduk? Organize’den gelenler otobana girip Mezili’den çıkıyordu. O günleri unutmayalım. Terörü, işsizliği bitirmek istiyorsak Akdeniz’i yeniden yapılandırmak zorundayız” diye konuştu.
“MECLİSTE DEĞİŞİME HAYIR DİYENLERİ TARİH YAZAR”
“Buradan büyükşehir belediye başkanına sesleniyorum. Sizin de bizim de ekonomik güçlerimizin olacağı, Ankara’nın da olacağı üç gücü bir araya getirelim ve bu şehri bir an önce modern bir şehir haline getirelim” diyen Gültak konuşmasını şu şekilde tamamladı: “Herkesin kabul ettiği bir şey var. Akdeniz bu şehrin kalbi. Siz Akdeniz’i düzeltmek için mücadele verin. Ben veriyorum. Gelin benim yanımda durun. Çay’da, Çilek’te, Güneş’te özellikle CHP’li milletvekillerine, yöneticilerine sesleniyorum. Siz bu konuda Cumhur İttifakı ile hareket ederseniz Akdeniz’i o kadar hızlı dönüştürürüz ki kimse inanamaz. Bu dönüşüm şehri büyütür. Bunu yapmazsak, sadece bu işi bizim sırtımıza bırakırsanız biz gücümüzün yettiği kadar değiştirmeye çalışırız. Ama bu vebalin altında, değişim istemeyenler, kentsel dönüşüme şu meclis salonunda hayır diyenleri tarih yazar. Siz şehrin dönüşmesini engellersiniz, tarih bunu yazar.”
|