Gültak: “Radikal kararlar almazsak Mersin köy gibi kalmaya devam edecek”

Tarih: 8 Ağustos 2021 Pazar 15:53

Haber- Behzat Özgür Beyazlar

Akdeniz Belediye Başkanı M. Mustafa Gültak, katıldığı SUN TV’de Açık Konuşalım programında orman yangınlarıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Mevcut yangınların Türkiye tarihi boyunca en büyük orman yangınlarının başında geldiğini belirten Gültak, bunun bir afet olduğunu ve verilen mücadelelerle yangınların söndürüldüğünü ifade etti. Tek tesellinin Silifke ve Aydıncık’ta hayatını kaybeden vatandaşın olmadığını belirten Gültak, “Özellikle Aydıncık’ta başlayan ve sonra da Silifke’de binlerce hayvan telef oldu ama ne mutlu ki herhangi bir insan kaybımız yok. Hükümet tarafından yapılan açıklamaya göre de zarar gören bütün herkesin zararlarının en kısa sürede telafi edileceğini açıklamıştır. Ben yangından hemen bir gün sonra yangın bölgesine gittim. 5 tane arazözümüz var sıfır, donanımlı. Onların 2 tanesini Silifke’ye, 1 tanesini de Aydıncık’a gönderdik. Onların da dışında 14 tane personelimiz, çift kabinli arabamız birçok yardımda bulunduk. Doğa hayvanları ve şehir hayvanları için mama desteği, insanlarımız için yeme, içme gibi birçok konuda destek verdik, vermeye devam edeceğiz” dedi. Servis araçlarının Aydıncık’taki işler bitene kadar orada hizmet vereceğine de değinen Gültak, iki Kızılay servisinin Manavgat’a gittiğini ve Antalya ile diğer bölgelere de desteklerinin süreceklerini ifade etti. En kısa zamanda alanların yeniden yeşermesi için çalışmalar başlatılacağının da altını çizen Gültak, “İnşallah en kısa zamanda buralara tekrar fidanlar dikilecek ve buralar tekrar yeşillenecektir. Tedbirler alınacaktır. Covid-19’dan bütün dünya etkilenmiştir ve yeniden de tüm dünyayı etkisi altına almaya başladı. Türkiye tam turizmle atağa kalkarken, özellikle de turistik bölgelerine yapılan bu saldırının çok da tesadüf olabileceğini düşünmüyorum ama herhangi bir istihbarat bilgisine sahip olaraktan bunları söylemiyorum ben. Ama hep beraber bu sıkıntı günleri de atlatacağımıza inanıyorum. Şu an cumhurbaşkanının talimatıyla hep beraber dışarıda, sahada milletin sorunlarına eğilmeye devam ediyoruz. Bu tür sorunlarda sadece hükümetin değil, şehirlerde belediyelere de büyük iş düşmektedir. Biz belediye olarak elimizden geldiğince yardım ettik, etmeye de devam edeceğiz” ifadelerine yer verdi.

 “ÇAMUR AT İZİ KALSIN MANTIĞIYLA HAREKET EDİYORLAR”

AK Parti İl başkanlığı döneminde Gülnar’da büyük bir yangın olduğunu söyleyen Gültak, “Yıllardır muhalefetin ‘çamur at izi kalsın’ siyaseti devam ediyor. Şu an yaşadıklarımız da beni bir anda o yıllara geri döndürdü. O yıllarda biz yaraları hızlı bir şekilde sarmıştık. O dönemin muhalif milletvekilleri, yangına geç müdahale edildi, söndürülmedi gibi yaygaralar kopardı. Bende o zaman dünyada olan bütün yangınların kronolojik sıralamasını çıkarttım ve canlı yayında açıkladım. Ben şuna üzülüyorum. Türkiye’de çok fazla bilgi kirliliği var. Böyle afetlerde böyle durumlarda herkesin el birliği ile acısını paylaşmak gerekir. Bu günlerde siyaset olmaz. İnsanların canı yanmış bizim ciğerimiz yanmış. Bölgede gezdiğimiz esnada evi yanan bir vatandaş normal şartlarda tepki gösterir değil mi? Bizim vatandaşlarımız o kadar devletine güveniyor ki, sakince derdini anlattı, ‘bakanımıza Allah sizden razı olsun’ dedi. Çünkü biliyor mağduriyetleri giderilecek, daha önce devlet kim mağdur olduysa giderdi, bundan sonra da giderecek. İnsanlar emin bundan” şeklinde konuştu.

“YAPILAN BİLGİ KİRLİLİKLERİ AŞI OLMAMIZA ENGEL OLMAMALI”

Gültak, aşı konusunda aşı çağrısını yineleyerek, vatandaşların bir an önce iki doz aşılarını yaptırmaları gerektiğini vurguladı. Birinci doz aşı olanların sayısının iyi olduğunu, ikinci doz sayılarının ise henüz yeterli sayıya ulaşmadığını ifade eden Gültak, aşı tedarikinde herhangi bir sıkıntı olmadığının da altını çizdi. İkinci doz sayılarının da artırılması gerektiğine dikkat çeken Gültak, “Artık tanınıyor, bu hastalığın kendiliğinden gideceği yok, bunun en büyük tedbiri aşı olmaktır. Şu an hastane kayıtlarına bakıldığında ya kimse aşı olmuyor ya da sadece bir dozla sınırlı tutmaya çalışılıyor. Bunların hemen atlatılması lazım, herkes rahatlıkla aşı olabilir çünkü daha önce devlet büyüklerimiz aşılarını oldular ve halkın da bunlardan örnek almaları lazım. Hızlı bir şekilde aşılanmaktan başka çaremiz yok. Aşılandık her şey bitti değil, kalabalık ortamlarda aşı olamayan kişiler sizlere tekrar bulaştırabilir. Dolayısıyla mesafe, maske ve hijyen dikkat edeceğiz, hızlı bir şekilde aşılanmaya da devam edeceğiz aksi taktirde, hem canımız yanacak hem de malımız yanacak. Ben buradan eczacı olarak aşı olun diyorum. Soysal medyada aşılarla ilgili dolanan kirli bilgilere itibar etmeyiniz, işin uzmanlarına sorun aşılanmayı. Yurt dışından gelen aşılar kontrol ediliyor, numuneler alınıyor ve ondan sonra aşı yapılabilir güvencesi veriliyor. Bu yüzden yapılan bilgi kirlilikleri aşı olmamıza engel olmamalı” ifadelerine yer verdi.

“TÜRKİYE’DE ÖRNEĞİNİN OLDUĞUNU ZANNETMEDİĞİM BİR PROJE DÜŞÜNÜYORUZ”

Gültak, kentsel dönüşümün gerekliliği konusunda da açıklamalarda bulunarak, Çay Mahallesi’nde son aşamada olduklarının altını çizdi. Hızlı bir şekilde bu alanlarda çalışmalara devam edildiğini ifade eden Gültak, “Bizim daha sonraki adımımız Çay Mahallesi’nde yaşayan bin 400’ün üzerindeki birim sahibini çağıracağız ve bütün detayları konuşup, pazarlıklar yapacağız. Biz burada devletin bütün imkanlarını zorlayarak vatandaşın lehine doğru hep çevirip, kestik. Anlaşmaların sağlanacağını düşünüyorum, Barış Mahallesi’nde sağladığımız anlaşma gibi. Anlaşma sağlandıktan sonra sadece Çay Mahallesi’nde oturan vatandaşlarımıza o konutları vereceğiz. Mersin’de veya Türkiye’de örneğinin olduğunu zannetmediğim bir proje düşünüyoruz. 140 dönüm arazinin içinde, ikinci etabında da 300 dairenin bulunduğu, 700 konutluk bir proje düşünüyoruz. Halk memnun, inşallah burada bir çığır açacağız ve orada bir sonuca varacağız.

“MERSİN İÇİN RADİKAL KARARLAR ALMAK ZORUNDAYIZ”

Yıllardır herkesin Mersin’in şehir girişinden şikayetçi olduğunu dile getiren Gültak, mecliste bu konuyu gündeme getirdiğini ifade etti. Gültak, “Ben mecliste gelin girişi değiştirelim diye bir öneride bulunuyorum ama kimse yanaşmıyor iş menfaate geldiğinde. Ben Çay Mahallesi’nden başladım işe sizde Çilek Mahallesi’nden başlayın işe diyorum ama kimse yanaşmıyor. Mahalle muhtarları bizim yaptıklarımızdan ve yapacaklarımızdan memnunlar, arkamızda duruyorlar. Bütün bu işler ikna yoluyla yapılabilir. Bizler ilçe belediye başkanları olarak kendi mahallelerimizden başlayalım ama buradan da Büyükşehir Belediyesi’ne sesleniyorum, diyorum ki sen de merkez ilçelerin bir mahallesini al ve başla bu dönüşüm işine. Bu kentin en büyük sorunu imar sorunu, bir an önce giderilmeli. Eğer biz Mersin’i Türkiye’nin 4. veya 5. Vilayeti yapmak istiyorsak, imar sorunu çözmek, kötü yapılaşma sorununu çözmek, yeni lojistik alanlar, yeni sanayi alanları açmak zorundayız. Eğer bunları yapmazsak Mersin köy gibi kalmaya devam edecek, bunun için de kendi hayatımızda olduğu gibi Mersin için radikal kararlar almak zorundayız” ifadelerine yer verdi.