Mersin Cemevi’nde Maraş Katliamı’nın 43. Yılı sebebiyle anma programı gerçekleştirildi. Programda konuşan Toros Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Ali Özveren, “Sünniler, Alevileri, Aleviler de Sünnileri doğru tanısaydı, böyle acılar yaşanmazdı, toplumlar birbirlerinden zerre kadar nefret etmezdi. İnsanları doğru eğittiğimiz zaman, gerçek düşmanı fark ederler. Gerçek düşmanı fark ettiği zaman, barış içerisinde dostça yaşamayı öğrenirler. Bunun yolu da demokrasiden geçer. Demokrasi ve örgütlenmeye ağırlık vermeliyiz” diye konuştu.
Haber- Sevcan Akgül
Maraş Katliamı’nın 43. Yılında Mersin Cemevi’nde anma programı gerçekleştirildi. Program çerağlar uyandırılarak başlarken arından Mersin Cemevi İnanç Kurulu Başkanı Erdoğan Sevin Dede Gülbengin okudu. Katliamda hayatını kaybedenler için ise bir dakikalık saygı duruşu gerçekleştirildi. Ardından konuşan Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) İnanç Kurulu ve Mersin Cemevi Başkanı Pir Hasan Kılavuz, Alevilerin inanç ve yaşam tarzından dolayı, bir siyaset tarzı olarak onlarca katliam yaşadıklarına dikkat çekti. Maraş Katliamı’nın 28. Yılında ilk olarak anma programı gerçekleştirebildiğini dile getiren Kılavuz, “Yaşadığımız acıların muhakkak dillendirilmesi lazımdır. Bu acıları dillendirirken kin, nefret, öfkeyle değil, bütün demokratik kanalları kullanarak dile getirmeliyiz. Bu topraklarda demokratik koşullar olgunlaştığında, katliamlar ders olarak okutulur. Böylece genç nesiller bu haksızlığa sebep olanları bilir ve ülkemizde yaşanan katliamların lanetlenmesi halinde bu topraklarda böyle acılar yaşanmaz” diye konuştu.
“NERDEYSE HER AY, BİR KATLİAMININ YIL DÖNÜMÜ ANMALARI YAPILMAKTADIR”
Son 90 yıllık Cumhuriyet tarihinde birçok katliam yaşandığını söyleyen Kılavuz, “Nerdeyse her ay, bir katliamının yıl dönümü anmaları yapılmaktadır. Türkiye’de Alevi katliamları ile ilgili bugüne kadar hiçbir iktidar yüzleşmeye yanaşmadı. Katliamların üstünü örtmek ile gerçekleri örtemezsiniz. Bir gün hak yerini bulacaktır. Devlet, mağduriyet yaşayan toplumdan özür dilemelidir. Özür dilemesi halinde mağdur halk ruhen rahatlar. Yaşadığımız bu topraklarda barışın daim olması bizim dileğimizdir. Halklar ve inançlar arasında kin, öfke ve nefretten uzak, kardeşçe yaşamayı Cenabı Haktan niyaz ederim” ifadelerini kullandı.
ÖZVEREN; “DEMOKRASİ VE ÖRGÜTLENMEYE AĞIRLIK VERMELİYİZ”
Kılavuz’un ardından konuşan Toros Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Ali Özveren, en büyük sorunun halkların birbirini tanımamasından kaynaklı olduğunu altını çizdi. Özveren, “Sünniler, Alevileri, Aleviler de Sünnileri doğru tanısaydı, böyle acılar yaşanmazdı, toplumlar birbirlerinden zerre kadar nefret etmezdi. Maraş olaylarından önce, demokrasi güçleri olan sol hareket ön plandaydı. Sol hareketin gücünü inanç unsuru kullanarak kırdılar. Maraş olayları emek, sermaye ilişkisinin sonuç vermeyeceğini anlayan egemen güçler tarafından ortaya çıkarıldı. İnsanları doğru eğittiğimiz zaman, gerçek düşmanı fark ederler. Gerçek düşmanı fark ettiği zaman, barış içerisinde dostça yaşamayı öğrenirler. Bunun yolu da demokrasiden geçer. Demokrasi ve örgütlenmeye ağırlık vermeliyiz. Dini siyasete alet edenlerin elinden böylece bu önemli kozu almış oluruz. Yaşanmış olaylardan ders almalıyız. Ülkemizde yaşanan katliamların sebepleri üzerinde durmamız gereklidir. Genelde sonuçlar üzerinde değil de nedenler üzerine düşünmeliyiz. Demokrasi ve bilinç, eğitimle, kazanılır. Yaşadığımız acıları bir daha yaşamamış oluruz” şeklinde konuştu.
|
Yorumlar (0)
