KA.DER Mersin Şubesi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne özel gerçekleştirdiği etkinlikte kadın haklarının giderek kötüye gitmesi, eşitsizliğin giderek artış göstermesi yönünde karne notu vererek, hazırlamış oldukları 2021 Türkiye Karnesini dağıttı. KA.DER Mersin Şube Başkanı Figen Kutluay, kadınların gücünü vurgulayarak, “Gücümüzü haklılığımızdan alıyoruz ve birleştiğimizde tüm dünyayı baştan yazacak güç biziz. Kadınları yok saydığınız hayat, bizim kaderimiz değil” dedi.
Haber – Sevcan Akgül
KA.DER Mersin Şubesi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü başlığı adı altında eğitim ve istihdamda eşitlik, kendi yaşamı hakkında karar alma gibi en temel insan haklarının korunması yönünde basın açıklaması gerçekleştirdi. KA.DER Mersin Şubesi, düzenledikleri basın toplantısında ‘2021 Türkiye Karnesi’ dağıtarak Türkiye’nin, Dünya Ekonomik Forumu (WEF) Türkiye’nin Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Sıralamasında 156 ülke arasında 133. sırada olduğunu vurguladı. Açıklamada Şube Başkanı Figen Kutluay, sandıklarda hak ettikleri eşit temsile kavuşacaklarını ve o koltukların yarısını alacaklarına dikkat çekti.
“ERKEK EGEMEN YÖNETSEL AKLIN KARŞIMIZA ÇIKARDIĞI BİR HAYAT DAYATMASI ALTINDAYIZ”
KA.DER Mersin Şubesi 8 Mart Dünya Kadınlar Günü adına açıklama konuşmasını açan KA.DER Mersin Şube Başkanı Figen Kutluay, “Biz kadınlar 8 Mart'ın, takvimden kadınlara lütfedilen birkaç günden biri olması yerine, tüm insanlığa barış ve eşitliği sağlayan bir hayatın inşası için yürüttüğümüz kararlı mücadelemizin simgesine dönüşeceği bir gelecek için çalışıyoruz. Bizim arzu ettiğimiz barışçıl ve eşitlikçi, adil ve özgür toplum yerine, bugün erkek egemen yönetsel aklın karşımıza çıkardığı bir hayat dayatması altındayız” dedi.
“ÖRGÜTLÜYÜZ, HAKLIYIZ, VİCDANLARDA KAZANAN BİZİZ”
Kadınlara, en temel hakları olan yaşam hakkı dahil eğitim ve istihdamda eşitlik, kendi yaşamı hakkında karar alma gibi en temel insan haklarının dahi hala gasp edildiği öne süren Kutluay, “Kadın cinayetlerini sonlandırmak için toplumsal dönüşümü sağlayacak kararlı programlar uygulanması yerine, var olan nafaka haklarımızın geri alınması, çocuk yaştaki evliliklerle ilgili suçlara af getirilmesi, İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılması gibi tartışma ve kararlarla, yükselen kadın hakları karşıtı muhafazakar geriye gidiş dalgası, son yıllarda artarak kendini göstermektedir. Haklarımızla ilgili pazarlık etmeyeceğiz. Baskılar, kadınları haklı taleplerinden vazgeçirme etkisi yaratmayacak. Kadınlar olarak İstanbul Sözleşmesi için mecliste, sokaklarda, eşit işe eşit ücret, insan hakları ve onuruna yaraşır çalışma ortamı taleplerimizle isyan etmekteyiz. Var olan haklarımızın geri alınmasına müsaade etmek yerine, eşitlik sağlanana ve kağıt üzerinde var olan haklar hayata geçirilene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Örgütlüyüz, haklıyız, vicdanlarda kazanan biziz” şeklinde konuştu.
“KADINLARI YOK SAYDIĞINIZ HAYAT, BİZİM KADERİMİZ DEĞİL”
“Sandıklarda da hak ettiğimiz eşit temsile kavuşacak ve o koltukların yarısını alacağız” ifadelerini kullanan Kutluay, “Türkiye'deki kadın hareketi ulusal ve uluslararası toplum içerisindeki güvenirliliğini, hayata dokunması, çözüm üretmesi, gerçekçi, samimi, meşru ve haklı olmasından alıyor. Gücümüzü haklılığımızdan alıyoruz ve birleştiğimizde tüm dünyayı baştan yazacak güç biziz. Kadınları yok saydığınız hayat, bizim kaderimiz değil” dedi.
KADIN YOKSA EŞİTLİK YOK. KADIN YOKSA DEMOKRASİ YOK”
KA.DER Danışma Kurulu Üyesi İlksen Sorguç Dinçer ise “Bu yıl, basın toplantısına kamuoyunu bilgilendirmek adına yaptığımız bu ve benzeri etkinliklerde her zaman sesimiz olan medya mensuplarının yanı sıra kadın STK’ların temsilcilerini davet ettik. Kadın birlikteliğine en çok ihtiyaç duyduğumuz günlerden geçiyoruz. KA.DER 25. yılında koltukların yarısını istiyor! Kadınların her alanda eşit olarak temsil edilmesini savunan KA.DER 25. yılını kutlarken ‘Koltukların Yarısını İstiyoruz’ hedefini koydu. 4 Mart 1997 tarihinde kurulan KA.DER, siyasetten akademiye, istihdamdan medyaya kadın temsiline varana dek, hayatın her alanında seçimle ve atama ile gelinen tüm karar alma mekanizmalarında cinsiyet eşitliğinin sağlanması için çıktığı yolculuğun 25. yılına geldi. Çeyrek yüzyıldır, kadınların siyasetten akademiye, istihdamdan medyaya, hayatın her alanında eşit temsil için çalışıyoruz. Kadın yoksa eşitlik yok. Kadın yoksa demokrasi yok” ifadelerini kullandı.
KA.DER NE YAPAR?
Sosyal ve siyasal yaşamda erkek egemenliğine karşı kadın-erkek eşitliği bilincinin yükseltilmesi, kadınların politikaya katılımını engelleyen ekonomik sosyal, kültürel ve yasal engellerin ortadan kaldırılması. Kadınların karar alma organlarında eşit temsilini sağlamak için geçici özel önlem politikalarının yasalarda ve siyasi parti tüzüklerinde yer alması. Kadınlara yönelik ayrımcı ifadelerin yasa ve düzenlemelerden çıkartılması. Kadınların hak ve özgürlüklerini güvence altına alacak yasaların yapılması. Kadınların güçlenmesi, haklarını kullanabilir savunabilir ve genişletebilir duruma gelmeleri Parti üyesi olan kadınların güçlendirilmesi, partilerinde görünür kılınmaları ve yerel ve genel seçimlerde aday olmaya teşvik edilmeleri. Siyası partilerde yer alan kadınlar arasında kadın sorunları ve politikaları ile ilgili iş ve güç birliğinin geliştirilmesi amacıyla lobi, savunu, kampanya, örgütlenme, dayanışma ve eğitim çalışmaları yürütür.
|