Silifke Taşucu’nda Akter Akdeniz Taşucu Gemi Sanayi A.Ş. tarafından yapılması planlanan Taşucu Tersanesi projesinin ÇED raporu mahkeme tarafından iptal edildi. konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED)Başkanı Sabahat Aslan, “Taşucu Tersane bölgesinin alanı 1. derece tarımsal alanıdır. Yapılması düşünülen tersane alanının Göksu Deltasına komşu olması, delta kıyılarına ve deniz ile bağlantılı lagün sistemine taşınmasına yol açacaktır. Taşucu Tersanesini tekrar yapmak için başvuruda bulunmaması gerekmektedir. Doğa ve İnsan yaşamına verilecek zararlar karşısında mücadelemiz devam edecektir” dedi.
Silifke Taşucu’nda Akter Akdeniz Taşucu Gemi Sanayi A.Ş. tarafından yapılması planlanan Taşucu Tersanesi’nin 2004 yılında Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından verilen olumlu ÇED raporu; Taşucu Belediyesi’nin 03.09.2004 tarihinde açtığı davada tersanenin Ramsar Uluslararası Sözleşmesi’yle korunan Göksu Deltası olmak üzere bölgede insan ve çevre sağlığına zarar vereceği gerekçesiyle Mersin İdare Mahkemesince 21.07.2006 tarihinde iptal edilmiş olup, karar Danıştay 6. İdaresi tarafından 24.04.2007 tarihinde iptal kararı onanmıştır. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Mersin Çevre ve Doğa Derneği Başkanı Sabahat Aslan, “Doğamıza ve yaşam alanlarımıza zarar verecek olan Taşucu tersanesinin 2020 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan ve onaylanan olumlu ÇED raporunun iptali için derneğimiz dava açmış olup, mahkemenin aleyhimize vermiş olduğu ret kararını Mart 2021 yılında Danıştay Derneğimizin lehine kararı bozmuştu. Danıştayın kararı ile tekrarlanan keşifte bilirkişi lehimize karar vermiş olup Mersin 1.İdare Mahkemesi lehimize karar vermiş olup ÇED raporunu iptal etmiştir. Taşucu tersanesi kirli bir teknolojidir. Bu kirli teknoloji Kentimizin turizmine, ekosistemine ve insan sağlığına ayrıca Ramsar sözleşmesi ile korunan Göksu Deltasına çok zarar vereceği açıktır. Mahkemenin doğadan ve insan sağlığından yana kararı bilimseldir. AKTER AKDENİZ TAŞUCU GEMİ SANAYİ A.Ş. nin bundan sonra Taşucu Tersanesini tekrar yapmak için başvuruda bulunmaması gerekmektedir. Doğa ve İnsan yaşamına verilecek zararlar karşısında mücadelemiz devam edecektir” ifadelerini kullandı.
“TERSANE YAPILMAK İSTENEN ALAN BİRİNCİ DERECE TARIM ALANIDIR”
Yapılması planlanan tersanenin doğa ciddi zararlar vereceğini belirten Aslan, “Taşucu Tersanesi mahkemece ve Danıştayca yapımına onay verilmemesine rağmen aynı yerde tekrar yapılmak istenmiştir. Dolayısıyla tersane kurulduğu takdirde yaratacağı olumsuzluklar aynı etkiyi yaratacaktır. Tersanenin yapılacağı bölge Özel Çevre koruma Alanı olup, Ramsar Uluslararası Sözleşmesi’yle koruma alanındadır ve 1. derece Doğal Sit alanıdır. Taşucu Tersanesi’nin yapım yeri ekolojik olarak korunması gereken ve dünya mirası listesinde olan Göksu Deltası’na 500 metre uzaklıkta, kaplumbağa üreme alanına bitişik ve yaşam alanı olan Kum Mahallesi’ne de 60 metre uzaklıktadır. Taşucu Tersane bölgesinin alanı 1. derece tarımsal alanıdır. Yapılması düşünülen tersane alanının Göksu Deltasına komşu olması, işletmeden kaynaklanacak su ve hava kirliliği, gemi trafiğinden kaynaklanacak kirlilik ile olası deniz kazaların yaratabileceği kirliliğin hızlı bir şekilde deniz yolu ile Delta kıyılarına ve deniz ile bağlantılı lagün sistemine taşınmasına yol açacaktır. Bu anlamda her ne kadar yapılması planlanan tersane özel çevre koruma bölgesinin dışında da olsa, planlanan bölgenin yakınlığı buradaki flora ve faunayı olumsuz etkileyecektir” şeklinde konuştu.
|