Canpolat: “Konut az, talep çok, fiyatlar yüksek”

Tarih: 17 Ağustos 2022 Çarşamba 16:51

Haber- Emrah Birgül

Mersin Emlakçılar Odası Başkanı Mehmet Sinan Canpolat, TÜİK verilere göre; Mersin’de 2022 temmuz ayında konut satışlarının bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 23,4 oranında azaldığı gerekçesi ile ilgili gazetemize değerlendirmelerde bulundu. Mersin’de konut sayısının az olmasından ve yurtiçi ve yurtdışından gelen göçlerin fazla olmasından dolayı satışların yükseldiğine dikkat çekti. Emlakçılar odası olarak gayrimenkul piyasayı yakından takip ettiklerini belirten Canpolat, “Biz Mersin Tüm Emlakçılar Meslek Odası olarak branş odası ve ihtisas oda olmaktan kaynaklı piyasaları çok yakından takip ediyoruz. O anlamda dersimize iyi çalışan odayız. Çok güzel yönetim kurulu ekibimiz var. Genişletilmiş yönetimimiz var, yaklaşık 25-30 kişilik bir kadromuz var. Hepsi de konusunda deneyimli uzman, yıllarını bu işe vermiş ihtisas sahibi meslektaşlarımızdır.” ifadelerini kullandı.  

“5-10 YIL ÖNCE MERSİN, KONUT FİYATLARI ÇOK UYGUNDU”

Mersin’in Türkiye’deki vilayetler içerisinde 4 mevsimi aynı anda yaşayabileceği ender şehirlerden bir tanesi olduğunu aktaran Canpolat, “Yukarıda tarafta kar keyfi yaparken, aşağıda denize girebilirsiniz. İlk baharı, yazı, sonbaharı aynı anda yaşabilirsiniz. Mersin bundan 5-10 yıl Türkiye’den göç alan, Avrupa’dan göç alan çok ciddi bir cazibe şehriydi. Çünkü burada konut fiyatları çok uygundu, kiralar çok uygundu. Coğrafi açıdan tarımın çok elverişli olduğu, narenciyenin çok elverişli olduğu, Karaduvar Kazanlı bölgelerimizde yeşillik ve üretim ile beraber Mersin ciddi bir cazibe noktasıydı. Resmen bir memur ve emekli kentiydi. İnsanlar çok mutluydu, son 2-3 yılda, pandeminin hayatımıza girmesiyle beraber Mersin yaşanabilir bir kent olmaktan çıkıp, şartların zorlandığı, satılık fiyatların hayal edemeyeceğimiz derecede yükseldiği, konut almanın hayal olduğu bir rakama gelmiş” şeklinde konuştu.  

“EŞYASIZ 1+1 EVLER 2 BİN 500, 3 BİN LİRA OLMUŞ”

Kira fiyatlarında Mersin, Türkiye’nin şampiyonluğuna gittiğini belirten Canpolat, bu kira fiyatlarındaki birinciliği istemediklerini ifade ederek, “Türkiye'de, Mersin kira fiyatlarında hemen hemen birinci sırada yer alıyor. Biz bu birinciliği istemiyoruz. Biz bu birincilikten utanç duyuyoruz. Neden, hani dedik ya ‘Mersin memur kenti, emekli kenti, öğrenci kenti’ ama şimdi dışarıdan gelen bir öğrenci kardeşimiz burada kiralık bir ev tutmak isterse; nereden bakarsanız eşyasız 1+1 evler 2 bin 500, 3 bin lira. Eşyalı 3 bin, 3 bin 500, 4 bin liraya kadar gidiyor. 2+1’ler yerine göre 5-6 bin lira, 3+1’ler 200 metrekare olanlar ise 8 bin, 10 bin lira kadar gidiyor. Geniş açıdan, büyük çerçeveden baktığımızda Mersin’de ortalama kira fiyatları 3-4 bin liranın altında değil. Bugün asgari ücret ile ülkemizde tek çalışan bir ferdin 3-4 bin lira kira vererek evi geçindirmesini düşünelim. Yani bunun geçimi çok zor olur. Bu gidişatın birkaç yıl sonra daha büyük sorunlar yaratacak. Geçmiş yıllarda bundan 20-30 yıl önce ailelerimiz iç içe otururlardı. Ondan sonra imkanlar biraz daha gelişti, aile bireyleri evlerini ayırarak yaşamaya başladı. Anne baba ayrı otururdu, evli çocuk ayrı otururdu. Şimdi geriye doğru bir dönüş var. Kırsala doğru bir göç var. Bunun sebebi konut fiyatlarının artıyor olması. O anlamıyla bundan 3-5 yıl sonra belki o dağınık yaşayan aile bireyleri bir ev tutacak, bir evde 3 aile oturacak” diye belirtti.  

“AYDINCIK, TAŞUCU, SİLİFKE VE ERDEMLİ’YE KADAR OLAN BÖLGE RUSLARIN İSTİLASINA UĞRADI”

Mersin’in yaşanabilir bir kent olmaktan çıktığını ve çok göç almasıyla beraber konut fiyatlarında artışın yaşandığını belirten Canpolat, “Mersin yaşanabilir bir kent olmaktan ziyade, yaşanabilir olmayan bir kent haline geldi. Bunun farklı nedenleri de var. Mersin’e yaklaşık bundan 2-3 yıl önce bir Akkuyu nükleer santrali inşaatı başladı. Bu nükleer santralin Mersin’imize girmesiyle beraber 2-3 bin kişi ile başlayan Rus personel sayısı bugün 20 bine falan çıktı. Böyle olunca o bölgeyi Aydıncık, Taşucu, Silifke ve Erdemli’ye kadar olan bölge Rusların istilasına uğradı. Rus çalışanların istilasına uğradı. Hal böyle olunca o bölgede kiralık konut bulma ihtiyacı çok zorlaştı. Onların orada tutmuş olduğu 1+1 ev kiraları 7-8 bin liraya çıktı. Rusların oradaki maaşı belki oradaki kiraları karşılıyor, ama bizim yerel ölçekte ülke geneline baktığımızda bir öğretmenimiz, bir askerimiz, bir polisimiz, bir öğrencimiz bunları ödemesinde zorluk çeker. Bir öğretmenim aldığı maaş belli, orada görev yaptığını düşünün. 7-8 bin lirayı kirayı verdiği zaman yeme-içmeyi nasıl yapacak. Gezme ve tatilden vazgeçtik. Bunların hepsi çok ciddi sorunlar” diye konuştu.

“İMAR PLAN SORUMUZU YAKLAŞIK 8 YILDIR BİR TÜRLÜ MERSİN’DE BİTİREMEDİK”

Konutların pahalılığını Mersin’in1/1000’lik 1/5000’lik İmar Planı'na bağlayan Canpolat, “Mersin’de 1/1000’lik 1/5000’lik Nazım İmar Planları ile ilgili Macit Özcan başkanımızdan sonra Burhanettin Kocamaz ve Vahap Seçer başkanlarımıza kadar devam eden ve gerçekten kanayan yara olan bir nazım imar problemimiz var. Yani planlar bitmediği için ister istemez müteahhitlerimiz ve vatandaşlarımız inşaat yapamıyor. Bir kentin inşaatı için mutlaka plana ihtiyaç var. 1/1000’lik 1/5000’lik planlarımızı yaklaşık 8 yıldır bir türlü Mersin’de bitiremedik. Bunun sebebi ne; buradan yüksek sesle söylüyorum. AKP Milletvekilleri, MHP Milletvekilleri, CHP’nin Milletvekilleri, İYİ Partinin Milletvekilleri, HDP Milletvekilleri tüm bölge milletvekillerine bu soruyu yöneldik: ‘Ne oluyor da Mersin’de bu imar planları bitmiyor? Neden müteahhitlerimizin ve vatandaşlarımızın aldığı arsalarda inşaatlar yapılmıyor?” dedi.  

“ARZ VE TALEP DENGESİ SÜREKLİ ORANTILI OLMASI GEREK”

İmar sorununun evlerin fiyatlarına direk etki ettiğini söyleyen Canpolat, “Satılık ve kiralık dairlerimiz az olunca fiyatlar bundan kaynaklanıyor. Yani arz ve talep dengesizliği var. Yani arz çok az, talep çok fazla hal böyle olunca da otomatik olarak fiyatlara yansıyor. Hem kiralık hem satılık fiyatlarda uç noktalara çıkıyor. Örneğin; 100 kişi yaşıyor burada, 500 tane ev var. Burada satışların yüksek olmasından bahsedebilir miyiz? Arz ve talep dengesi sürekli orantılı olacak. Eğer o imar planı sorunu olmasaydı binalar dikilecekti ve bu yaşadığımız durum daha da azalacaktı” ifadelerini kullandı.  

“YABANCILARIN ÜLKEMİZE TALEBİ ARTIYOR”

Mersin’de yapılan nükleer santral ile beraber yurtdışından Türkiye’ye yaşanan göç ile konutların satışlarında ve kiralarında fiyat artışının yaşandığını kaydeden Canpolat, “Konut üretilmediği için mevcut konutlar aldı başını gidiyor. Öyle olunca geçen yıl 100 daire satılmış ise bu yıl 75 tane satılıyor. Belki gelecek yıl 50 tane satılacak. Yani otomatik olarak arz ve taleplerin dengesizliği. Bununda nükleer santral inşaatının faktör oluşu, çok aşırı derece de göç almamız, bu imar planların bitmemesi diyebiliriz. Herkesten bir açıklama bekliyoruz, neden Mersin’de imar planı sorunu bitmiyor. Bu bizim fiyat artışlarına etki eden faktörlerden bir tanesi. Dövizin ve kur fiyatların sürekli değişken olması, ciddi anlamda yabancıların ülkemize talebi artıyor. Neden? Çünkü bugün Almanya’da, İngiltere’de, İsviçre’de yaşayan bir vatandaşın 100 bin lirası bizim 2 milyon liramız. Şimdi oradaki insanın 100 bin lirası ile burada fevkalade bir daire alabilirsiniz. Peki benim ülkemdeki vatandaş o 100 bin lira ile ne yapabiliyor. Kümes bile alamıyor” şeklinde konuştu.

“BELKİ GÜN GELECEK YAŞADIĞIMIZ KİRALIK EVİN DİĞER ODASINI BAŞKASINA KİRALAYACAĞIZ”

İnsanların barınma sorunu yaşadığını belirten Canpolat, asgari ücret ile çalışan birinin ev alma umudunun kalmadığını belirterek, “Yani bu asgari ücret ile konut almak çok zor ve hayalini bile kuramazsın. İnsanlar şu anda barınma sorunu yaşıyor. Belki gün gelecek yaşadığımız kiralık evin diğer odasını başkasına kiralayacağız.  Bunlar olacak ve ona doğru gidiyoruz. Yarın bunları görürsek şaşırmayın. İnsanlar borç alarak ev almaya çalışıyor, çünkü insanlar yarın bu evlerin daha çok pahalı olduğu düşüncesinde. Bugün aldığın daire 1 milyon ise, seneye belki 4 milyon olacak. Neden, inşaat maliyetleri artmış, arz talep dengesi bozuk, inşaat malzemelerin yanına yanaşamıyorsun. Müteahhit kardeşlerimiz konut üretemiyor. Yurtdışından yerli ve yabancıların mülk edinme ile ilgili ciddi göç almamız. Çünkü onların 100 bin döviz cinsi, bizim 2 milyonumuz.  Onların almış olduğu konutlardan dolayı ciddi artış yaşıyoruz. Çevresel faktörlerden de fiyat artıyor. Sen evini sattığında diğer komşular sana bakarak konut fiyatlarını otomatik olarak yükseltiyor. Böyle olunca insanlar bu korkuya kapılıyor, bir daha ev alma şansımız ortadan kalkacak. Elimizi çabuk tutalım çok fazla fiyat artışı olmadan hemen başımızı sokak bir yer bulalım düşüncesinde oluyor” sözlerini kullandı.