Kış ayalarının gelmesi ve havaların soğuması ile beraber sebze-meyve fiyatlarında da kıpırdanmalar başladı. Özellikle artan yakıt giderleri ve masraflar fiyatların yukarıya tırmanmasındaki en önemli etken olarak dikkat çekerken manavda domates ve yeşilbiberin kilosu 15 liradan, kabak ve patlıcan ise ortalama 10 liraya satılıyor.
Haber-Emrah Birgül
Son bir yıl içerisindeki yüksek enflasyondan dolayı iğneden ipliğe her kaleme zammı da beraberinde getirdi. Artan akaryakıt fiyatlarının da etkisi ile sebze ve meyve fiyatları da bu zamlardan nasbini aldı. Geçtiğimiz 2021 yılı aralık ayında domates ve biber fiyatları ortalama 6 lira ortalamasında iken 2022 yılı aralık ayın 15 liranın üzerinde satılıyor. Açlık sınırının 8 bin lira dayanması, yoksulluk sınırın 25 bin liralara gelmesi vatandaş için geçinmeyi hayli bir zor kılıyor. Geçim sıkıntısı içersindeki vatandaş aldığı 5 bin 500 liralık asgari ücrettin neredeyse 4’te 3’ünü gıda ve barınmaya ayırmak durumunda kalıyor.
SEBZE FİYATLARI
Gıdada artan sebze-meyve fiyatlarını, Mersin’de 23 yıldır erkek kardeşi ile beraber manavcılık yapan esnaf Recep Daşbaşı, gazetemize güncel fiyatlarını değerlendirdi. Daşbaşı bu yıl fiyatların bir miktar yüksek olduğunu ifade ederek satışını yaptığı ürünlerin fiyatlarını paylaştı, “Bu sene fiyatlar haliyle yüksek şimdi linda domatesi dedikleri 15 lira bu birinci kalite olan domates birde bunun ikinci kalite olanı var onlarda 10 liraya satılıyor. Ayrıca salkım domates var onunda fiyatı 15 lira, yeşilbiberler normalde 20 liraydı onlarda bugün 15 liraya düştü. Yaklaşık bir buçuk aydan sonra onunda fiyatı biraz düştü. Muz fiyatları 18 lira bunlarda yerli muzlar. Kabak 10 lira, patlıcan 9 lira, süs biberinin fiyatı 30 lira şuanda ama onlarda artık sera malına kaçıyor. Yazınki kadar olmadığı için fiyatı biraz artıyor” dedi.
SOĞAN EN ÇOK ARTAN ÜRÜNLER ARASINDA
Fiyatı artan ürünler arasında soğanın dikkat çektiğini belirten Daşbaşı," Patates 9 lira, soğan 12lira, mesela soğan pahalı şuanda. Soğanın halde ki fiyatı 9 buçuk lira, ben o fiyata alıyorum, getiriyorum bunun nakliyesi var. Ayrıca getirdiğim her çuvalın içinden en az ezik, çürük, çarık çıkıyor firesi oluyor malın üstüne ben 12 lira etiket fiyatı yazıp tezgaha katıyorum” şeklinde konuştu.
ÖRTÜ ALTI SEBZE
Kış aylarına girmeden önce fiyatların uygun olduğunu ifade eden Daşbaşı, “Yazın mesela 4 liraya limon satıyorduk, 3 liraya salatalık satıyorduk, 5 liraya domates satıyorduk yazın fiyatlar düşüktü, şuan haliyle biraz yükseldi. Kış geliyor sebzeler artık biraz seraya ürünü, örtü altı sebze olduğu için biraz daha pahalı olur” ifadelerini kullandı. Kışın aylarının gelemsi ile beraber fiyatlarda bir atış yaşanıp yaşanmayacağı konusunda ise Daşbaşı, “Ne kadar çok ürün gelirse hale fiyatlar o kadar düşer. Ne kadar az olursa talepte çok olursa fiyatlar yükselir” dedi.
“VERESİYE İSTEYEN ÇOK OLUYORDU, KALDIRDIM”
Vatandaşların alım gücünden kaynaklı sıklıkla veresiyede talep etiklerini ifade eden Daşbaşı, “Veresiye isteyen çok oluyor, bende işin içerisinden çıkamadığım için kaldırdım artık. Eskiden çok vardı belediyeciler ayın 1’inde maaş alır, memur kesimi ayın 15’inde maaş alır öyle öderlerdi. Şimdi ben veresiyeyi ver ver kendim gidip halden mal alacak parayı bulamıyorum. Geriye iki, üç kişi kaldı artık veresiye verdiğim onlarda sağlam kişiler onun haricinde vermiyorum. Çünkü kendim yetiştiremiyorum” şeklinde konuştu.
ÜÇ HARFLİ MARKETLER
Yerel esnaf olarak en büyük sıkıntılarının, şuanda da gündemi oldukça meşgul eden zincir marketler olduğunu ifade eden Daşbaşı,“Bizim en büyük derdimiz bu üç harfli marketlerdir. Ben buraya dükkanı açtığımda hiç kimse yoktu yaklaşık 50 metre ilerimize birisi geldi, bitişiğimize başka birisi geldi, bunlar üç harfli marketler. Ben gıda işini geri bıraktım daha doğrusu bırakmak zorunda kaldım. Satamıyorum dukandaki rafların hepsi doluydu salça, yağ, un, konservelerine her şey vardı. Şimdi biz onlarla uğraşamıyoruz” şeklinde konuştu.
“MARKETLER İLE UĞRAŞAMAYIZ”
Fiyat konusunda zincir marketler ile yarışamadıklarını belirten Daşbaşı, “Benim toptancıya yazdırdığım fiyata onlar satıyor. Ben getirdiğim fiyatın üzerine yüzde 25 eklediğimde arada 3 lira 4 lira fark oynuyor. Nasıl uğraşacağım ben. Mecburen biz gıda işinden vazgeçtik sebze-meyve işleri ile devam ettik. O marketlerde sebzeyi satamıyorlar, sebzeyi getiriyorlar ve çürüyüp gidiyor. Adamlara hafta bir kes mal geliyor, biz her gün günlük gidip getiriyoruz” ifadelerini kullandı.
“MARKETTE FARKLI FİYATLAR YAZIYOR”
Marketlerde fiyat karmaşası olduğunu da belirten Daşbaşı,“Mesela şöyle bir örnekte yaşadım geçtiğimiz günlerde karalahana lazım oldu, bizim burada kalmamıştı bir yer istemişti. Gittim markete raftaki fiyatı 9 lira 90 kuruş yazıyor aldım kasaya geldim 16 lira okudu kasada. Etikete bakın kasa fiyatına bakın” dedi.
“YEŞİLLİK FİTYATLARI UYGUN”
Bu seneki yeşillik fiyatlarının sebzelere göre biraz daha uygun olduğunu ifade eden Daşbaşı, “Yeşillik fiyatlarında ise marul 8 lira, ıspanak 8 lira, turp-havuç 8 lira, yeşillikler 2 lira. Geçen sene mesela havuç 5 liraydı, turp 5 liraydı, yeşillikler yine aynıydı çok değişmedi sadece marul 4-5 liraydı o biraz yükseldi” dedi.
“HAYAT PAHALANDI”
Esnaf olarak işlerinin durgun olduğunu ifade eden Daşbaşı, “Pandemiden bu yana işlerde çok bir istikrar olmadı ve işler hep alta gitti. Ben her gün hale gidiyorum benim arabamın gidip gelişi 100 lira tutuyor. Her gün 100 liralık mazot yakıyorum gidip sebze meyve alıyorum halden benim olduğum topu topu 5 km kadar. Hallin içerisine gidiyorsun şimdilerde eskiden orası arı gibi olurdu bazen malı alırdın çıkacak yer bulamazdın. Şimdi ise halin de içi boş, orda da aman aman bir iş kalmadı. Benim mesela iyi bir işim olsa hale günde iki defa giderdim. Eskiden bin 500 lira, 2 bin lira ile hale gittiğin zaman küçük bir kamyoneti ağzına kadar doldururdunuz. Şimdi bin 500 lira ile gidiyorsun bir çuval soğan aldın bir çuval patates aldın, bir kasa muz, iki kasa domates aldın bitti para. Hayat pahalandı, paranın bir değeri kalmadı. Elektrik pahalı mesela yazın aylık elektrik faturası 1500 liraya kadar çıktı” diyerek tamamladı.
|