Deprem bölgesindeki eczaneleri yeniden ayağa kaldırmak için çabaladıklarını belirten Mersin Eczacı Odası Başkanı Uzm. Ecz. Özgün Sağır, şu anda Nurdağı’nda bir tane ve Hatay’da üç tane olmak üzere toplam dört sahra eczanesinin hizmete devam ettiğini söyledi.
Haber-Emrah Birgül
6 Şubat'ta meydana gelen 7,7 ile 7,6 büyüklüğündeki depremler 10 ilde ciddi can kayıpları ve yıkımlar yarattı. Türkiye'nin dört bir yanından bölgeye yardım eli uzanırken, Türk Eczacıları Birliği de depremin yaşandığı ilk andan itibaren harekete geçti. 6 Şubat'tan bu yana deprem bölgesinde toplam 26 sahra eczanesi kuran yurdun dört bir yanındaki eczacılar, bir yandan da bölgedeki eczanelerin yeniden ayağa kalması için dayanışma başlattı. Mersin Eczacı Odası Başkanı Uzman Eczacı Özgün Sağır, aradan geçen 52 günlük süre içerisinde deprem bölgesinde gerçekleştirdikleri çalışmaları gazetemize anlattı.
"HALKA ÜCRETSİZ BİR ŞEKİLDE İLAÇLARI TEMİN ETTİK"
Depremin meydana geldiği ilk andan itibaren harekete geçtiklerini belirten Uzm. Ecz. Özgün Sağır, "Türk Eczacıları Birliği ve 54 eczacı odası olarak hızlı bir şekilde 26 sahra eczanesi kurduk. Bu sahra eczanelerini bazı illerde 2'şer tane, bazılarında ise 3'er tane kurduk. İhtiyaç durumuna göre dağılımları yapıldı. O bölgelerde tamamen eczacıların bağışlarıyla halka ücretsiz bir şekilde ilaçları temin ettik" dedi.
"ESAS OLAN ECZANELERİN AYAĞA KALKMASIYDI"
Bölgedeki eczaneleri tekrar ayağa kaldırmanın önemli olduğunu sözlerine ekleyen Sağır, "Sonuçta esas olan oydu. Bizim sahra eczaneleriyle yapmış olduğumuz bir akut işlemdi. Devamında esas olan eczanelerin ayağa kalkmasıydı. Bu anlamda o bölgedeki eczanelerin açılması noktasında yine eczacılar olarak oluşturduğumuz fonlarla meslektaşlarımıza destek olduk ve eczanelerini hayata geçirmeye çalıştık. Tabi bölgede şu anda imarla ilgili de bir sıkıntı olduğu için bu meslektaşlarımız eczacılık hizmetini çoğunlukla konteynırlarda sunuyorlar. Ama sonuç olarak vatandaş ilaca ulaşabiliyor. Sahra eczanelerine dönersek, şu an Nurdağı'nda bir tane ve Hatay'da üç tane olmak üzere toplam dört tane sahra eczanesi devam ediyor" diye konuştu.
"HATAY VE NURDAĞI'NDA ECZANE AÇABİLME NOKTASINDA ZORLUKLAR YAŞIYORUZ"
Nurdağı ve Hatay'da şu anda devam eden sahra eczanesi hizmetiyle ilgili açıklamalarda bulunan Sağır, "Buralarda eczane açabilme noktasında zorluklar yaşıyoruz. Çünkü bu bahsettiğim yerler, depremde en çok hasar gören bölgeler. Hem meslektaşlarımızın o bölgede bulunmaması hem nüfusun olmaması hem de şehirdeki düzenlemelerin daha tamamlanmamış olması nedeniyle o bölgelerde eczanelerimizi hayata geçiremedik. Ama şunu da söyleyeyim; yakın zamanda birkaç işlem yapıldı. Umut ediyorum ki bir hafta veya 10 güne kadar buralarda da eczaneler açılacak ve normal hayata döneceğiz" dedi.
"MERSİN, DEPREMİN YARALARININ SARILDIĞI BİR ŞEHİRDİ"
Sahra eczanelerinde eczacılık hizmetinin yanı sıra diğer bazı ihtiyaçlara da yanıt verdiklerini vurgulayan Sağır, "Sadece ilaç hizmeti değil; mama, çocuk bezi, hatta çocukların psikolojilerini desteklemek anlamında boya kalemleri, boya defterleri, balonlara kadar birçok malzeme dağıttık. Çünkü gerçekten de zor bir dönemden geçiyorduk. Depremle ilgili birincil olarak bu hizmetleri sunduk. Diğer taraftan Mersin belki deprem bölgesi değildi, insanlar öyle gördü. Ama Mersin, depremin yaralarının sarıldığı bir şehirdi. O yüzden biz Mersin olarak çok ciddi zorluklar yaşadık" şeklinde konuştu.
"O BÖLGELERE GİDECEK İLAÇLAR MERSİN'E GELDİ"
Mersin'den deprem bölgesine destek malzemelerinin gönderildiğini sözlerine ekleyen Sağır, "Bölgemize gelen vatandaşların özellikle hijyen malzemeleriyle ilgili ilk dönemde yaşadıkları sıkıntılardan dolayı Valilik'le koordineli bir şekilde hijyen paketleri dağıttık. Hatta lojistikle ilgili de Mersin'de bir merkez oluştuğu için o bölgelere gidecek ilaçlar Mersin'e geldi. Biz Mersin'deki meslektaşlarımızla onların tasnifini ve kolileme işlemlerini yapıp belediyelerimizin de yardımlarıyla o bölgelere sevk ettik" dedi.
"TÜM MESLEKTAŞLARIMA BU HİZMETLERİNDEN DOLAYI TEŞEKKÜR EDİYORUM"
Mersin'deki eczacıların deprem bölgesinde gönüllü olarak hizmet verdiğini de belirten Sağır, "Birliğimiz, Mersin'i Gaziantep'ten sorumlu kıldı. O yüzden biz İslahiye ve Nurdağı'na ekip gönderiyorduk. Tabi sadece biz değil, oraya başka illerden gelen meslektaşlarımız da vardı. Biz şu ana kadar Gaziantep'e 7 ekip gönderdik. Onun haricinde Hatay'a da 3 defa ekip gönderdik. Yani totalde 2-3 günlük aralıklarla 10-11 defa ekip gönderdik" dedi. Ekiplerin ilk günlerde oldukça zorlu koşullarda hizmet verdiğini sözlerine ekleyen Sağır, "Yemekten tuvalete kadar birçok temel ihtiyaçları karşılayamadığımız, soğuktan kaynaklı sıkıntılar yaşadığımız bir dönemdi. Çadırların içerisinde elektrik enerjisi yoktu. Buna benzer problemler yaşıyorduk. Süreç içerisinde bunların birçoğu çözüldü. Meslektaşlarımız orada gönüllülük esasıyla çalıştı. O yüzden tüm meslektaşlarıma bu hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyorum" diye konuştu.
'KAMU ECZACILARI YOK SAYILAMAZ' BAŞLIKLI BİR AÇIKLAMA YAPILMIŞTI!
Deprem bölgesindeki çalışmaların yanı sıra eczacıların mevcut durumu ve son günlerdeki çalışmalarını da gazetemize anlatan Sağır, açıklamasında kamu eczacılarına da değindi. Geçtiğimiz günlerde Mersin Eczacı Odası tarafından yapılan 'Kamu Eczacıları Yok Sayılamaz' başlıklı açıklamada; "Sağlık hizmetleri sınıfındaki personel ücretlerinde iyileştirme yapılmasını düzenleyen 24.03.2023 tarihli ve 262 sayılı kanun teklifinde eczacılarımız görmezden gelinmiştir. Eczacıların yok sayıldığı bu kanun teklifini kabul etmiyoruz! 'Hakları ödenmez' denilen tüm sağlık çalışanlarına verilen sözler tutulmalı ve son derece önemli bir konumda olan kamu eczacıları ücret iyileştirmesi kapsamına alınmalıdır" ifadelerine yer verilmişti.
"MAALESEF BU TASARININ İÇERİSİNDE DE KAMU ECZACILARI YOKTU"
Söz konusu kanun teklifine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Sağır, "Aynı hizmette görev alan kişilere 'eşit ücretle ilgili' bir düzenleme vardı. Bu düzenlemeye tabip arkadaşlarımızı dahil ettiler. Ama Sayın Bakan'ın Ağustos ve Eylül ayındaki gibi torba yasa içerisinde 'hiçbir sağlık çalışanı bunun dışında kalmadı' dediği dönemde kamu eczacılarının bunun dışında kaldığını özellikle belirtmiştik. Kamu eczacılarının yok sayıldığını vurgulamıştık. Maalesef bu tasarının içerisinde de kamu eczacıları yoktu. Kamu eczacılarının buraya dahil edilmesi gerektiğini bildirdik. Hatta bir grup milletvekili, eczacı milletvekili arkadaşlarımız da bu anlamda önerge verdi. Fakat komisyon yine kabul etmedi. Kamu eczacılarını yok saydılar" şeklinde konuştu.
ECZACILAR 14 MAYIS'A HAZIRLANIYOR
14 Mayıs Eczacılık Günü'ne yönelik de şu günlerde hazırlıklarını sürdürdüklerini belirten Sağır, "Türkiye'deki bilimsel eczacılığın temellerinin atıldığı bir gün. Yıllardır biz bunu belirli günlere yayarak etkinliklerle kutluyoruz. Sportif etkinlikler, sosyal etkinlikler, kültürel etkinlikler, mesleki etkinlikler yapıyoruz. Tabi geçtiğimiz dönemlerde biz bu hafta içerisinde eğlenceli, müzikli ya da balolu etkinliler yapıyorduk. Fakat deprem felaketi nedeniyle bu yıl bu tarz organizasyonları programımızdan kaldırdık. Bu yılki programımızda, geçmiş dönemlerde olduğu gibi yine ulusal bir satranç turnuvamız olacak ve ülkedeki herkesin katılabileceği bu turnuva sonucunda ödüller verilecek. Yine meslektaşlarımıza yönelik gerçekleştirdiğimiz bir bilgi yarışmamız vardı, o devam edecek. Üniversitemizle birlikte resmi törenimizi gerçekleştireceğiz. O törende 25'inci yılını, 50'inci yılını doldurmuş meslektaşlarımıza plaket verirken, yine üniversitemizde akademik olarak başarı elde etmiş olanlara ödülleri verilecek. O gün bir konuşmacı da söyleşi gerçekleştirecek" ifadelerine yer verdi.
"RESMİ TÖRENİMİZİ 12 MAYIS'TA YAPACAĞIZ"
14 Mayıs'ın hem hafta sonuna hem de seçim gününe denk geldiğini belirten Sağır, "Resmi törenimizi 12 Mayıs'ta yapacağız. Çelenk sunumu yaparken, basın açıklamamız da olacak. Yani bu etkinlikleri 14 Mayıs'ta yapmayacağız ama 6 Mayıs itibariyle başlayıp 12 Mayıs'a kadar devam edecek etkinliklerimiz olacak. Yıllardır yaptığımız ve yaparken de mutluluk duyduğumuz 'Eczacılarla Sohbet Günümüz' de olacak. Kurduğumuz stantta sabahtan akşama kadar her yıl belirlediğimiz bir konseptte halkımıza hem eczacılıkla ilgili hem de o konseptle ilgili bilgilendirmeleri yapacağız. Anketler ve hediyelerimizi de dağıtarak eczacılıkla ilgili algıyı, bilinirliği ya da güveni hissettirmek adına aktivasyonlarımız olacak" diye konuştu.
|