Buğday unundan üretilen ekmek insanoğlunun en temel gıda maddesi ve korona virüs salgını bu tüketimi daha da arttırmış durumda. Sokağa çıkma kısıtlamalarında faaliyet gösteren fırıncı esnafı vatandaşların yoğunluğundan memnun ancak, 200 gram olan bir ekmek fiyatının giderlerin artmasına rağmen fiyatın sabit kalmasını eleştiren fırıncı esnafı Murat Bilge “Altı ay önce de Mersin’de ekmeğin fiyatı 1 lira 25 kuruştu şimdi de aynı fiyatla ekmeği satıyoruz. Un fiyatı arttı ama ekmeğe zam olmadı” dedi.
Haber- Harun Bor
Ekmek; buğday, çavdar, arpa, darı ve mısır gibi tahıl unlarının su ile yoğrulan hamurun pişirilmesiyle elde edilen bir besin kaynağıdır. Hammaddesi buğdayın unu olan ekmeğin içinde protein, vitamin, enerji ve minareller önemli bir yer tutar. Besin kaynağının yanında tarih boyunca da kültürümüzün bir parçası olmuştur. Türkiye buğday üretiminde dünya’da büyük pay sahibidir. Durum böyle olunca ve nüfusumuzla da kıyaslayınca bu hizmeti veren fırınlar, patiseriler ve farklı işletmelerin sayısı da artmış oluyor. Yıllık yağışın yetersiz olması, ekim alanların parçalı olması, su kirliliği, gübre fiyatlarının yüksekliği ve pazarlama sorunları gibi etkenler de buğdayın yıllık üretimini değiştirebiliyor.Pandemi gerçeğini de bu parametrelere ekleyince ekmeğin fiyatı da değişiklik gösterebiliyor. Mersin’de Büyükşehir Belediyesinin ürettiği 200 gram ekmeğin fiyatı 1 lira olurken, bazı market zincirlerinde de bu fiyat aynı kalıyor. Ancak Murat Bilge gibi fırınesnaflığı yapan yerlerde ekmek 1lira 25 kuruşa satılıyor. Hal böyle olunca vatandaş daha ucuz ekmek almak için yönünü değiştirmek zorunda kalıyor. Mersin Mezitli’de yaklaşık altıaydır fırın işleten Murat Bilge, “Ekmek fiyatı 2 lira olmalı bu işi yaptığım için söylemiyorum fırıncı esnafı olduktan sonra bunu anladım” diye konuştu.
“6 AYDA UN FİYATI ARTTI AMA EKMEK FİYATI AYNI”
Un ve un mayasının altı ay içinde ciddi bir şekilde fiyat artışı yaşamasına rağmen, ekmek fiyatlarının Mersin’de aynı kalmasını eleştiren Bilge, “Fırıncı esnafı olarak altı aydır bu işi yapıyorum. Burada somun ekmek, pide, tandır ekmeği, yufka ekmeği, doğu yöresine ait halepler var. Patiseri ürünleri var, simit, poğaça gibi ürünlerimiz bulunuyor. Lahmacun, kuşbaşı pide, kıymalı, ıspanaklı, patatesli pide çeşitlerimizle de vatandaşlara pişirim fırın hizmeti de veriyoruz. Dışarıdan insanlar buraya gelemiyorsa bizler hizmeti onların ayaklarına götürüyoruz. Paket servis yapıyoruz veya halk evden hazırlanmasını istedikleri yemeği paket olarak evlerinden alıp burada pişirip, siparişleri tekrar kendilerine götürüyoruz. Gelmek isteyen veya gelemeyen herkese fırın hizmeti dışında pişirim olarak da hizmet ediyoruz. Biz bu işte çok yeniyiz, altı aylık sürede fırıncılık maceramı anlatacak olursam, ilk burada ekmek çıkmaya başladığında unun çuvalı 90 ile 100 lira arasındaydı. Şuan bir çuval un 145 lira oldu. Bu sürede gelen zam bizlerin içinde olduğu durumu özetliyor aslında. 6 ay önce de Mersin’de ekmeğin fiyatı 1lira 25 kuruştu şimdi de aynı fiyatla ekmeği satıyoruz. Un fiyatı arttı ama ekmeğe zam olmadı, böyle olunca bizler de bariz şekilde olumsuz etkileniyoruz. Hizmetimizi de buna rağmen aksatmadan devam ettiriyoruz” ifadelerini kullandı.
“PANDEMİ, ASKIDA EKMEĞİ DE ETKİLEDİ”
Korona virüs salgınının fırından ihtiyacı kadar ekmek almasını sağlayan askıda ekmek uygulamasını dahi olumsuz etkilediğinin altını çizen Bilge, “Pandemide bizler fırıncı esnafı sürekli açık kaldık, hizmeti devam ettirdik. Sokağa çıkma kısıtlamasında işlerimiz doğal olarak iki kat arttı. Vatandaş mecburen karantinada ve evde tüketim daha fazla oluyor, böyle olunca bizim buğday ürünlerine olan rağbet artıyor. Ekmek olarak satışımız fazla ancak ekmek dışında patiseri ürünleri veya kahvaltılık ürünlerimiz eskisi gibi satılmıyor. Elimizde ekmek kalıyor hem bu ekmeği hem de askıda ekmek uygulamamız aracılığıyla bu ekmeği almak için bile vatandaş gelip almıyor. Bu hizmeti de bizler kendi çevremizde bildiğimiz, ihtiyacı olan insanlara ulaştırmaya çalışıyoruz. Pandemi nedeniyle askıda ekmek uygulaması bile yeteri kadar uygulanamıyor. Gün içinde müşterilerimizin ekmek ihtiyacını karşılayabilmek için daha fazla ekmek çıkarıyoruz ancak arta kalanları ihtiyacı olanlara veriyoruz. Buraya gerçek anlamda maddi imkanıekmek almaya yetecek kadar iyi olmayanlar var, bizler de yardımcı oluyoruz” dedi.
“GELİRİMİZ KADAR GİDERLERİMİZ DE BİR HAYLİ FAZLA”
Unlu mamüllerde zamların giderek artığının ancak işletmelerinde de giderlerinin artmasının kendilerini olumsuz etkilediğine işaret eden Bilge, “Günlük 200 adet poğaça, 720’ye yakın ekmek satışı yapılıyor, haftaiçi bu sayı daha fazla artıyor. Ekmek çeşitleri arasında da satış farkı oluyor pide en çok satılan ekmek çeşidi bizde. Ortalama bin civarında unlu mamül satışımız oluyor. Bu sayıya bakınca en temel gıda ürününün ihtiyacı ve tüketimini de görmüş oluyoruz. Hafta sonları paket servis ve ekmek satışımız çok fazla, nedeni de malum pandemi sebebiyle herkesin evde olması iş yoğunluğumuzu artırıyor. Örneğin bir gün içinde evlere 80 paket servis yapıldı. Sayı daha artmış oluyor ilerleyen saatlerde. Fırınımızda üç ekmek ustası var. Hamur ustası, tırnakçı ustası ve ocak ustası bunun dışında yufkacı, tezgahtar ve üç paket servis yapan elemanlarımız var. Un fiyatının 6 aylık artışı, hamur mayasının kolisinin 90 liradan 115 liraya çıkması, elektrik, su, kira, doğalgaz ve diğer giderlere baktığımız zaman işletmemize girdi kadar çıktı da fazlasıyla var. Vatandaşın pandemi sebebiyle alışkanlıkları ve tercihleri değişti. Bazı müşterilerimiz ekmeğe dokunurdu ancak önlem alarak fırınımızda cam korumalar yaptırdık” diye konuştu.
“EKMEĞİN 1 LİRADAN VERİLMESİ DÜŞÜNDÜRÜCÜ”
Özellikle Mersin’de 200 gram olan bir ekmeğin fiyatının uzun zamandır değişmediğine ve ekmeğin de zamlanması gerektiğini iş tecrübesi sonucunda öğrendiğini vurgulayan Bilge, “Mersin’in merkezinde ekmek fiyatı 1 lira bu fiyatın olması bizler için de olumsuzluk yaratıyor. Belediye ekmeği 1 liraya veriyor bunu anlamak zor. İçinde katkı maddesi olmalı ki bu ucuzlukta veriliyor somun ekmeğin. Bunu pide ekmeğinde yapamıyor çünkü içine katkı maddesi katamıyor. Pide ekmeği 1 lira 25 kuruş olunca bu hizmeti yapmıyor. Ekmek fiyatı 2 lira olmalı bu işi yaptığım için söylemiyorum fırın esnafı olduktan sonra bunu anladım. Giderlerimiz çok fazla olduğu için bizlere bu fiyatta ekmek satmak yetersiz kalıyor. Okulların tatil olması, işyerlerinin kapalı olması gibi kısıtlamalar bizleri de olumsuz etkiliyor. Pandemi sürecinde Esnaf odası veya Mersin fırıncılar odası ile pek bir iletişimimiz veya bir destek alışverişi olmadı. Un fiyatları daha aşağı düşmeli ki ekmek fiyatları da artmasın ve vatandaşta bu konuda rahatlasın. Market zincirleri ve belediye ekmeği 1 liraya verirken, biz fırıncılar da olumsuz etkilenmemeliyiz. Bunun ortası olmalıdır” şeklinde konuştu.
|