“Türkiye’de bir tarım üniversitesi olmalı”




Tarih: 13 Ocak 2021 Çarşamba 15:06


Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsünün yerinin 1. Dereceden sit alanı olamaması sebebiyle basın açıklamasında bulundu. Bu bölgenin sit alanı olarak değerlendirilmesi ve ranta kurban gitmemesi gerektiğini vurgulayan Mersin Çevre ve Doğa Derneği ikinci Başkanı Kenan Hoplar, “Türkiye’de bir tarım üniversitesi yok. Hollanda Konya’dan oldukça küçük olmasına rağmen beş tane tarım üniversitesi var. Ekolojik ve toprak yapısı uygun olmadığı halde buna sahipler” dedi.

Haber- Harun Bor

Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsünün yerinin 1. Dereceden sit alanı olamaması sebebiyle ranta açılmasından dolayı korku yaşadıklarını belirten Mersin Çevre Ve Doğa Derneği (MERÇED) bu konuyla ilgili bir basın açıklamasında bulundu. MERÇED adına konuşma yapan Mersin Çevre ve Doğa Derneği Başkanı Sabahat Aslan, dünyanın küresel ısınma ve iklim değişikliği ile karşı karşıya kaldığına dikkat çekerek Türkiye’nin de şu anda kuraklık tehdidi ile yüz yüze olduğunu vurguladı. Aslan, “Su biterse hayat biter bilinciyle bundan sonra bilimsel metotlarla yaşam alanlarımızı korumamız ve iklim krizine karşı mücadele etmemiz gerekirken ülkemizde genel olarak ne yazık ki sürdürülebilir gelişme adı altında kültür varlıkları tabiat varlıklar sit ve koruma alanları ranta kurban edilmektedir. Rant politikaları ile kentimizde yaşam alanlarımız vahşi madencilik, kirli teknolojiler, endüstriyel tarım ve hayvancılık yüzünden talan edilerek kirletilmiştir” dedi.  Bölgenin akciğeri ve kentin çok önemli araştırmalar yapan, bir laboratuvar niteliğini taşıyan Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsünün yeri 1. Derece doğal sit alanı olduğunu söyleyen Aslan, “Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsünün görev alanı göller yöresi dışında bütün Akdeniz bölgesini kapsamaktadır. Ana göre başlıkları ise meyvecilik, bağcılık, sebzecilik, süs bitkileri, tıbbi aromatik bitkiler, toprak su kaynakları ve arıcılık olarak belirlenmiştir. Kurumun çalışmaları verim ve kaliteyi geliştirmek, tohumluk üretmek, fidan temin etmek, toprağın verimlilik potansiyelini belirleyerek, uygun gübreleme teknikleri geliştirmek, su kaynaklarını korumak ve rekolte tahmin raporları hazırlamak işlerdir” ifadelerini kullandı.

 

“ALATA’NIN RANTA KURBAN EDİLMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ”

Aslan, Mersin halkının Alataya sahip çıkması gerektiğine dikkat çekerek, “Ülkemiz ve kentimiz için çok önemli bir işleve sahip olan Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsünün yerinin tamamının koruma alanı iken, son zamanlarda alanın koruma bütünlüğü bozularak sadece 83 dekarlık alanının koruma altına alınmasının nedeninin madencilik, kirli teknolojiler, endüstriyel tarım, hayvancılık ve imar rantının olmamasını diliyoruz. Yetkililerden Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsünün yerinin koruma bütünlüğün bozacak olan ve sadece 83 dekarlık alanın koruma altına alınmasının nedenlerinin açıklanmasını istiyoruz. Alata hepimizin, ranta kurban edilmesine izin vermeyeceğiz. Alata’nın korunması için bundan sonra da derneğimiz demokratik ve hukuksal mücadele etmeye devam edecektir” ifadelerini kullandı.

 

“ALATA ZİRAİ ALANDA TOPLUMU AYDINLATACAK OLAN MİSYONA SAHİPTİR”

Basın açıklamasının ardından konuşan Mersin Çevre ve Doğa Derneği ikinci Başkanı Kenan Hoplar,

Türkiye’de bir tarım üniversitesinin olmadığına dikkat çekerek, “Hollanda Konya’dan oldukça küçük olmasına rağmen beş tane tarım üniversitesi var. Ekolojik ve toprak yapısı uygun olmadığı halde buna sahipler. Tarımın yok edildiği ülkemizde, tarımın anavatanı olması gereken ülkemizde burası tarımsal gelişme için öncü bir rol de oynayabilir ve bir tarım üniversitesi olmalı. Bu konuda toplumsal dinamikleri zorlamak gerekiyor” dedi. Mersin Kent Konseyi Başkanı Faik Burakgazi bu bölgenin sit alanı olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “2 milyon 660 bin metre kara alanın 80 bin metrekaresi özel korumaya alındı. Dışarıdan bir vatandaş bu kararı değerlendirirken ne anlar? Benim bu kararda anladığım bu 80 bin metrekareyi bir kenara koyacağız. Zaten kararnamenin ekinde nasıl çizildiği de belirlenmiş durumda. Geri kalan arazi alanı iki milyon metrekaredir. Ne olacak geriye bu arazi? Tüm mesele burada, Sayın Cumhurbaşkanı veya ilgili bakanlar bu konuda açıklama yapmalı. Cumhuriyet tarihi boyunca koruna gelmiş bir araziyi eşi benzeri olmayan bu araziyi, 3 bin 600 metre sahil uzunluğunda bir arazi bu. Ne kadar önemli bu, nerede görülmüş bu kadar uzunluğa sahip bir sahilde hiçbir engeli olmayan kullanılabilir bir arazi? Cumhuriyetin bir değeri buraya saha önce üniversiteler yapalım denildi. Zirai alanda toplumu aydınlatacak olan Alata böyle bir misyona sahiptir” şeklinde konuştu.  

 

 

 


Etiket: türkiye, alatabahçekültürleriaraştırmaenstitüsü, sitalanı


Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

 
 
  SOSYAL MEDYA
 
 
  GAZETEMİZ
 
 
  BASIN İLAN
 
 
  HAVA DURUMU
 
 
  FACEBOOK
 

 
 
 


 

Siteden yararlanırken yayın politikamızı okumanızı tavsiye ederiz. mersinhakimiyet.com © Copyright 2019-2024 Tüm hakları saklıdır.
İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz. mersinhakimiyet.com basın ve yayın meslek ilkelerine uyar.

URA MEDYA