Turuncu renkteki Mersin’de kademeli normalleşme başladı

Tarih: 2 Mart 2021 Salı 16:43

Haber- Harun Bor

Geçtiğimiz gün kabine toplantısı sonrası normalleşmenin kademeli olarak başlatılacağının müjdesini veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, risk haritasında yer alan 4 kategoriye göre olacağını duyurdu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu açıklamalarından sonra ise  Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medyada bir risk haritası yayınlayarak, “İllerimiz risk değerlendirme kriterlerine göre 4 kategoriye ayrıldı. Düşük riskli (mavi), orta riskli (sarı), yüksek riskli (turuncu) ve çok yüksek riskli (kırmızı) olarak kategoriler belirlendi. Buna göre normalleşme adımları uygulanacaktır. Tedbirli ve kademeli normalleşeceğiz” ifadelerini kullandı. Bakan Koca’nın paylaştığı bu risk haritasına göre ise Mersin turuncu renk ile yüksek riskli illerin arasında yer alıyor.

MERSİN’DE YENİ NORMALLEŞME

Belirlenen yeni normalleşme ile birlikte; yüksek riskli iller arasında yer alan Mersin’de hafta sonu sokağa çıkma kısıtlaması bir müddet daha yalnızca Pazar günü devam edecek. Akşam saat 21.00 ile sabah saat 5.00 arasında sokağa çıkması kısıtlaması devam edecek. Okul öncesi eğitim kurumlarında, ilkokullarda, 8. ve 12. sınıflarda eğitim öğretim başlıyor. Sadece liselerdeki yüz yüze sınavlar yapılacak.

Restoran, lokanta, kafeterya, tatlıcı, pastane, kıraathane ve çay bahçesi gibi yerler faaliyetlerini sabah 07.00 ile akşam 19.00 saatleri arasında yüzde 50 kapasiteyle sürdürebilecekler. Sağlık Bakanlığı Covid-19 Salgın Yönetimi ve Çalışma Rehberinde yer alan mesafe koşulları (masalar ve koltuklar arası) göz önünde bulundurularak açık ve kapalı alanlar için ayrı ayrı olacak şekilde yüzde 50 kapasite sınırlaması oranı uygulanarak mekanda bulunabilecek masa-koltuk sayısı ve aynı anda bulunabilecek azami kişi sayısı tespit edilecektir. Bu risk gruplarındaki yeme-içme yerleri 19.00-21.00 saatleri arasında paket servisi veya gel-al şeklinde, 21.00-24.00 saatleri arasında ise sadece paket servis şeklinde hizmet verebileceklerdir. Halı saha, yüzme havuzu ve benzeri tesisler açılmayacak. Sokağa çıkma saatleri sınırlı olan 65 yaş üstü ve 20 yaş altı grubundaki vatandaşlarla ilgili düzenleme ile birlikte sokağa çıkma süresi artırılacak. Nikah ve nikah merasimi şeklindeki düğünler 50 kişiyi geçmemek ve 1 saati aşmamak kaydıyla yapılabilecek. Sivil toplum kuruluşları meslek odaları kooperatifler ve benzeri kuruluşların genel kurulları düşük orta ve yüksek riskli illerde katılımı 300 kişiyi geçmeyecek şekilde yapılabilecek. Kamuda çalışma saati normale dönecek.

“HALK OLARAK ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPMIYORUZ”

Mersin’de kısıtlı normalleşmeye geçilmesiyle birlikte cumartesi günleri belirli yerlerin açık olması ve restoran, kafe gibi işletmelerin belli sayıda kişi almak koşuluyla açılmasıyla ilgili esnafın nabzını tuttuk. Kimi esnaf bir gün dahi fazladan açık olmanın avantajı olacağını düşünürken, kimi esnaf da kısmi normalleşmenin bir fayda sağlamayacağını düşünüyor. Alanya Fırın Sokağı esnaflarından Savaş Şahin, bu açılmalar sayesinde esnafın daha fazla para kazanacağını ve açılmaların biraz olsun esnafa can suyu olacağını düşündüğünü belirtti. Yine esnaf olan Yüksel Dursoy da esnafın 8 gün kapalı olmasına nazaran cumartesi günleri açık olmasının biraz olsun rahatlamasını sağlayacağını belirterek, “Tam kapasiteli çalışmasa bile rahatlayacak biraz olsun. Biraz olsun kendine katkı sağlamaya çalışacak. Bu süreçte vakalar artar mı bilmiyoruz ama devlet elinden geleni yapmaya çalışıyor, düzelmesi için çalışıyor. Kısıtlamalar bunun için oldu. Çoğu esnaf çok eziyet çekti. İnşallah yavaş yavaş düzene gireceğiz ama girmezse ileride daha kötü günler bizi bekliyor olabilir” dedi. Dursoy, Mersin’in riskli bölgede olduğunu vurgulayarak, “Bizim halkımızda da anlayış pek yok. Sanki yasak yokmuş gibi davranılıyor. Kısıtlamada bile sokağa çıkıyor insanlar. Halk olarak üzenimize düşeni yapmıyoruz” diyerek serzenişte bulundu.

“TÜRKİYE’YE GÜZEL OLARAK YANSIYACAK”

Mersin’de zücaciyeci olarak çalışan İdris Aktar da kısıtlamaların biraz olsun kaldırılmasından memnun olan esnaflardan biri. Haftada bir gün fazladan açık olunmasının ekonomilerine olumlu yansıyacağını söyleyen Aktar, “Bizler emekçi insanlarız, evde oturunca 2 gün ödemelerde sıkıntı oluyor. Ama sağlık her şeyden önemli. Mutlaka tedbir alınacak. En çok kafeler, restonlar için çok sevindim. Çünkü orada çalışan bir sürü insan var. Yüzde elli kapasite bile olsa işlerine bakabilecekler. Hareketlilik artı 1 gün olacak. Yoğunluğun çok olduğu yerde renkler kırmızıya gitti Mersin de yüksek kısımda. Gönül ister ki bu hastalık bitsin. Ama demek ki yolun sonuna kadar bunu çekeceğiz” şeklinde konuştu. Aktar, aynı zamanda pandemi döneminde insanların alım gücünün düştüğünü de sözlerine ekleyerek, “Kısmi normalleşme bizlere olumlu olarak yansıyacak fakat zamlar olunca insanlar ürün almakta zorlanıyor. Yüzde yüze yakın zam var. Biz yine de iyi düşünelim iyi olsun” dedi. Tekstil işi ile uğraşan ve 33 yıldır esnaf olan Bedirhan Kılıç da, “Bir gün daha fazla açık olmamız bizler için çok önemli. Ayda 8 gün kapalıydık, bizim ciromuzu yansıyordu. Artık 4 gün kapalıyız. Mutlaka yansıyacak. Okul kıyafetleri de satıyoruz, okulların açılmasıyla mutlaka buna da yansıyacaktır. Mutlaka artısı olacaktır. Alanya sokağında değil Türkiye’ye güzel olarak yansıyacak” diyerek kısmi normalleşmenin katkısı olacağına inandığını belirtti. Baharat işiyle uğraşan Taylan Erce ise kısıtlamaların kısmi olarak kalkmasının ekonomiye çok da yansıyacağını düşünmeyen esnaflardan biri. Erce, “Sorunun temeli ekonomik. Bu kadar kısıtlamanın pandemi ile alakalı olsa bile sıkıntılı. Ekonomik olarak çok fazla destek sağlanmadı. Birçok esnaf kapalı. Eğer destekler sağlanabilseydi kısıtlamalar biraz daha devam edebilirdi. Pandemi de daha çabuk bitebilirdi. İnsanlar mağdur. Sokaklar kısıtlamaya rağmen kalabalık, pandemi zaten bu şekilde yayılıyor. Yasağın kalkması şu anlamda iyi oldu; zaten kısıtlamaya kimse uymuyor, en azından esnaf iş yapabilsin. Marketler falan hep açıktı. Birileri kazanırken, küçük esnaf kapalı kaldı. Bizim iş yapamamamızın sebebi pandemi değil aslında. İnsanların alım gücü de düştü. Sattığımız mal 30 TL iken 70 TL oldu. İnsanlar bayat ekmek almaya başladı. Çünkü daha ucuz” dedi.