DİYABET EN SIK GÖZÜ ETKİLİYOR






Tarih: 31 Ekim 2024 Perşembe 20:08

HABER MERKEZİ

Ömür boyu süren diyabet; 8 milyarlık tüm dünya nüfusu içinde 425 milyonda yani her 18 kişiden birinde görülen metabolik bir hastalıktır. Ülkemizde ise tanısı konulmamışlarla birlikte 10 milyonun üzerinde diyabetli hastanın olduğu tahmin ediliyor. Vücutta birçok organa zarar verebilen diyabetin en çok etkilediği organların başında ise göz geliyor.



Diyabetli hastaların yüzde 30 ile 40’ı retinopati (gözün retina ağ tabakası hasarı) oluşma riski yaşıyor. Kan şekerindeki yüksekliğinin retinadaki damar ve sinir hücrelerine verdiği hasar tedavi edilmediği takdirde geri döndürülemez ve ilerleyici görme kayıplarına neden olabiliyor. Bu nedenle, diyabet teşhisi almış hastaların belli aralıklarla düzenli olarak göz doktoru kontrolüne gitmesi gerekiyor. Prof. Dr. Dicle Hazırolan, diyabetin göze verdiği hasarlar ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi. Prof. Dr. Dicle Hazırolan, “Diyabet hastalarının uzun dönemde maruz kaldıkları yüksek ve kontrolsüz kan şekeri, gözün retina ağ tabakasındaki kılcal damarların duvarını bozmaktadır. Bozulan kan damarında sıvı, protein ve yağ kaçağı meydana gelmektedir. Bu kaçağın görme merkezi olan makulada (sarı noktada) birikmesi makula ödemine neden olmaktadır. İlerleyen evrelerde damar yapısı bozulduğu için retina yeterince beslenememekte ve buna bağlı olarak da retinada iskemik sahalar gelişmektedir. Bu alanlarda anormal damar yumak oluşumu görülebilmektedir. Bu yumaklar retinada ileri derecede hasarın devam etmesine sebep olmaktadır. Yüksek kan şekerinin ayrıca direkt olarak retina hücrelerine hasarı da bulunmaktadır.  Diyabetik retinopati, ilk başladığı dönemde belirti göstermeden ilerlemektedir. Bu nedenle diyabet tanısı hastalığı almış hastaların düzenli göz muayeneleri çok önemlidir. Çünkü erken teşhis ile hasar en aza indirilebilmektedir. İlerleyen dönemlerde hastaların bir kısmında görmede azalma, bulanık veya yamuk görme gelişebilmekte hatta bazen görme aniden tamamen kaybedilebilmektedir” dedi.

 

HASTAYA ÖZEL PLANLANAN TEDAVİLERLE GÖRME KAYIPLARI ENGELLENEBİLİYOR

. Prof. Dr. Dicle Hazırolan, şu bilgileri verdi: Göz hekimi tarafından teşhis edilen diyabetik retinopatinin tedavisi hastalığın bulgu ve evrelerine bağlı olarak retina lazeri, göz içi enjeksiyon ve vitrektomi cerrahisi olarak planlanmaktadır. Göz içi enjeksiyon: Göz içi enjeksiyonu erken veya ileri evrelerde görülebilen makula ödeminde uygulanmaktadır. Enjeksiyon tedavisinde kullanılan ilaç steril şartlarda özel ihtimam gösterilerek yapılmalıdır. Enjeksiyonlara başlanıldığı zaman her ay bir enjeksiyon olarak yapılır. Üçüncü dozdan sonra enjeksiyon sıklığı hastalık evresine, erken teşhis edilip edilmemesine ve hastanın ilaca verdiği yanıtına göre değişir. Enjeksiyonlar sıklıkla ömür boyu gerekebilmektedir. Retinaya lazer fotokoagülasyon: Retinada anormal damar ağı geliştiği zaman, uygun en kısa sürede lazer tedavisi uygulanmalıdır. Lazer ile retinada diyabete bağlı gelişen iskemik retina alanları yakılır. Bu işlemle anormal damar yumaklarının bağ dokusu geliştirerek gerilemesi sağlanır. Böylelikle ileride gelişecek göz içi kanama, retinada dekolman ve çekinti riski azaltılmaya çalışılır. Diyabetik retinopatiye bağlı hasarın ilerleme hızı azaltılabilir ya da durdurulabilir. Vitrektomi ameliyatı: Diyabetik retinopatinin ileri evrelerinde vitrektomi adı verilen özellikli göz cerrahisi gerekebilir. Vitrektomi; göz içi kanamaları, retina dekolmanı, retina çekintileri veya görme merkezinde zar oluştuğunda uygulanır. Bu ameliyatta bazen göz içine silikon yağı veya gaz verilebilir. Bazı gözlerde birden fazla ameliyat gerekebilir. 


Yorum Ekle comment Yorumlar (0)



 



ANASAYFA
MASAÜSTÜ GÖRÜNÜM
HABER ARŞİVİ


KÜNYE


İLETİŞİM

mersinhakimiyet.com © Copyright 2024 Tüm hakları saklıdır.
İzinsiz ve kaynak gösterilemeden
yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.


URA MEDYA