Damar: “Gerekiyorsa 3 ay kapatın ama borçlarımızı dondurun!”




Tarih: 5 Mayıs 2021 Çarşamba 11:56


Mersin’de 2 yıldır Meda isminde Pet Shop işleten Mehmet Nuri Damar, “ Tam kapanma veriliyor, 17 gün değil 3 ay kapatın gerekiyorsa. Ama bu dönemde benim kiram, senetlerim gibi giderlerimi de dondurulması gerekiyor, bir destek sağlanması gerekiyor. Ben 17 gün kapatıyorum sonrasında kredi ödemelerim geliyor. 17 gün kapalıyken nasıl ödeyeceğim?” dedi.

Haber- Harun Bor

Pet Shop’lar özellikle can dostlarımıza sahip olmak ve onların temel ihtiyaçlarını karşılamak için faaliyet gösteren yerlerdir. İçerisinde;  kedi, köpek, tavşan,kuş ve balık gibi farklı türde canlıların yer aldığı bu işletmeler, özellikle pandemi sürecinde evde daha fazla vakit geçirmek zorunda kalan  insanların uğradığı yerlerden biri oldu. Pandemi sürecinde bu  canlıların temel ihtiyaçlarının karşılanması adına açık olan Pet Shoplar mesailerine devam ediyor olsalar da, bazı işletme sahipleri can dostlarımızın gıda ürünü olan mamalarında fiyat artışlarının devam ettiğini, devam eden tam kapanmanın işlerini olumsuz etkilediğini ve pandemi sürecinde gereken desteği alamamaktan şikayetçi. Bunun yanında Pet Shop açmak için bazı yasal süreçlerden yoksun olarak hayvan satışı yapan yerlerin de olduğunu Mersin Çarşı’da 2 yıldır kendi işletmesini kuranMehmet Nuri Damar’ın kendisi aktarıyor. Damar,Pet Shop üzerine bilgiler verdi ve pandemi sürecinde neler yaşadıklarını gazetemize anlattı.

 

“HAYVANLARI SEVMEYEN BU İŞİ YAPAMAZ”

Damar, 10 yıldır hayvanlarla büyük bağ kurduğunu, 2 yıldır ise açtığı işletme ile vatandaşlara can dostlarıyla ilgili yardımcı olmaya çalıştığını ifade ederek,  “30 yaşındayım. Doğma büyüme Mersin’liyim ama aslen Siirtliyim. 10 senedir bu işi yapıyorum ama 2 senedir bu dükkanı açtım ve Pet Shop işi yapıyorum. Başka yerde çalışmakla bir yere varılmıyor. Çalıştığın yerde kişi çok da kazansa az da kazansa senin aldığın para belli. Asgari ücret belli, piyasa belli. Olmuyordu öyle. Burayı da kredi ile açtım. Bir de kendi yerimizi deneyelim dedim. Bu işi yaparken hayvanları sevmezsen yapamazsın. Bir kedinin, köpeğin, kuşun temizliğini yaparken bunu beceremez. Elini atamaz, her gün onun pisliğini temizleyemez. Bu sefer de isyan eder. Sadece ticari boyutunu düşünürsen yapamazsın o işi. Kaldıramazsın sevmezsen. Hamsterı sevmiyorsundur mesela, tutamazsın onu. Senin tutamadığını müşteri nasıl alsın? Ama halbuki bir zararı yok. Şu an dükkanımda 2 kedim, 1 köpeğim ve 1 papağım var bunları satmıyorum. Müşteriler bunu defalarca söyledi. Sat diyorlar ama ben satmıyorum. Kendim seviyorum çünkü onları. Ticari kazancım yok onlarla ama kendi zevkime besliyorum. 10 senedir bu papağan bende satamam ki onu” dedi.

 

“HER BALIĞIN YAŞAM KOŞUŞLLARI FARKLI”

Farklı türde balık bulundurduğunu kaydeden Damar, her canlı gibi balıkların da farklı yaşam koşullarına sahip olduğunu ve buna göre vatandaşların balık edinmesi gerektiğini ifade ederek, “Burada balık çeşitleri var. Lepistes, zebra danio, petra, melek, ciklet, beta, japon türü balıklar var. Saydığımız balıklardan sadece beta ithal ediliyor diğerlerinin yerli üretimi de var. Her balığın zevklisi farklıdır. Balığa nasıl bakacağını bilmen lazım. Zebralarda, lepisteslerde su ısıtıcısı var çünkü su belli bir sıcaklıkta olmazsa balık ölür. Japonda ısıtıcı yok soğuk suda yaşar. Betalar bardağın içinde bile yaşar. Müşteriye bu bilgiyi vermek gerekiyor. Çünkü aldığı balığın yaşam koşullarını söylemezsen balık ölür bu sefer müşteri bizi kötü bilir. Başka bir petshopa gidiyorum, müşteri geliyor fanusta besleyeceğim bir balık istiyorum diyor. Melek balığını istiyor, ama petshoptaki kişi müşteriyi uyarmıyor. Soğuk suda yaşamaz demiyor. Ben bunu belirtiyorum. Bazılarının umurunda olmuyor” diye konuştu.

 

“İTHAL ALINAN KUŞLARIN YÜZDE 80 ÖLME RİSKİ VAR”

Yerli üretim olan kuşların ithal olanlara göre daha dayanıklı olduğunu sözlerine ekleyen Damar, yaşam koşullların çok önemli olduğunu vurgulayarak, “Muhabbet kuşları, cennet papağını, sultan papağını var. Muhabbet kuşlarının da kendi arasında türleri var. Bunların ithalatçısı var. Yerli üretim de var. Yerli üretimden alabilirsin ama bazıları dışarıdan geliyor. Dışarıdan gelenler daha sağlıklı olmuyor. Dışarıdan gelenlerin yüzde 80’inin ölme riski var. Biz bile gidip alırken, 3, 5 gün sonra gidip bakıyoruz. Yeni geliyor, bir dinlenmesi gerekiyor. Sağ kalıp kalmayacağı belli olmuyor. Ona rağmen bile ölüm riski yine oluyor. Hava değişikliği gibi nedenler etkiliyor. Yaşayan da var ama risk” ifadelerini kullandı.

 

“JAPON BALIĞI 5 LİRA, MUHABBET KUŞLARI 75, SULTAN PAPAĞANI 500 LİRA “

Pandemide vatandaşların kedi ve köpek edinmede sayıca artığını belirten Damar, kapalı olmalarının satışlarını olumsuz etkildiğini iddia ederek, “Tavşan var, tavşanların üretimi de kolay oluyor. Tavşan doğurduğu zaman en az 7,8 tane doğum yapıyor. Sürekli bir üretimi oluyor. Tavşanlar çok ürüyor. Mersin’de de temin ediliyor. Balık fiyatları tek olarak en ucuzu Japon balığı 5 TL’den başlıyor en pahalısı da aslanbaş türü 150 TL tanesi. Kuşlarda yerli muhabbet kuşları 75 TL, sultan papağanları 500-600 TL arasında değişiyor. Sultan papağının yerli üretimi de var ithalatı da var. Şu anda burada satışta köpeğimiz yok. Pandemide kedi, köpeğe talep arttı. İnsanlar eve kapandı ve kendilerine bir yoldaş arıyorlar. Dükkanı kapatmasak satışlarımız arttı” dedi.

 

“PANDEMİNİN ETKİLEMEDİĞİ SEKTÖR YOK”

Pandemiyle geçen bir yılı değerlendiren Damar, giderlerinin artığını ve ödemelerini yapmakta zorlandığı savunarak, “İlk sene pandemiden önce iyiydi. Yeni bir yer açmıştık, Mersin’de olmayan dükkanlardan birini açtım. Ürünlerin çeşitliliği bol. Piyasa sabit bir şeye alışmış. İlk etapta iyiydim. Pandemi açıklandığında hayvan almaya korktum. Çünkü her yer kapanacak, işler düşecek insanlar nasıl alsın diye düşündük. İşimiz zevk işi çünkü. Kimse geçim derdine düşmüşken bunu alamaz. Bir kedi, köpek ekstra harcayamaz. Durumu olmayanlar bile eşini, çocuğunu kırmamak için kendinden kısıp alır. Kapatıldığı zaman bize her gün zarar. Kiralarımız devam ediyor, ödemeler devam ediyor. Kimse bunu düşünmüyor. İşim bir tık arttı sonra yeniden kapatıldı beni yine düşürdü. Yasak olduğunda açık olsak da insanlar gelemiyor. Benim bu ayın sonunda 12 bin TL senedim var, kredi kartlarıma minimum 10 bin ödeme geliyor. Ödemeler için sıralamaya koymuştum ama şimdi kapandı. Tam kapanma bittikten sonra dükkanı açacağım, ödemeler de beraberinde gelecek. Kiram geldi onu da vermem lazım. Pandeminin etkilemediği sektör yok. Zincir marketler sadece açık kaldı. Küçük esnaf da bitti. Bir bakkal, manav kapanıyor pandemi var diye ama zincir marketler açık ve içerisi insan dolu. Pandemide biz açığız ama hayvanların yemini, suyunu veriyoruz sadece. Satış yapmak istesen yapamazsın. Çünkü insan yok” şeklinde konuştu.

 

“BU İŞİ YAPIYORSAN TAM YAPACAKSIN”

Pet Shop açmanın ciddi bir iş olduğunu ve bir canlıya ait her ürünün bulunması gerektiğinin altını çizen Damar, hayvanların gıda ürünlerinde artışların yaşandığını söyleyerek, “İlk açtığımdaki mama fiyatları ile şu andaki fiyatlar arasında uçurum var. Benim 10 TL’ye aldığım ürün şu anda 50 TL.  benim karım da düşüyor böyle olunca. İhtiyacın var almak zorundasın ama zamlı fiyattan alıyorsun zamlı fiyata satamıyorsun. Çünkü fiyatlar çok fazla. Müşteriye de hak veriyorsun her geldiğinde zam oluyor. Yaş, kuru mama, ödül maması, tasma, taşıma çantaları, kapalı kedi tuvaletleri, parfümleri, damlaları, diş fırçalarına kadar var. Bu işi yapıyorsan tam yapacaksın. İş yerleri ruhsat almadan açıyor. Açtığım gün şikayet yedim rakiplerim yüzünden. Ben bütün eğitim sertifikası, ruhsat gerekli her şeyi aldım. Biri gelse hangi evrağı istese verebilirim. Hangi hayvanı satarsan sat veya satma o hayvanın malzemesini bulundurmak zorundasın. Örnek veriyorum tavşan veya kuş satıyorsun. Bütün malzemeleri olması lazım. Tavşanların vitamin damlası, kendi maması var. Kuşların vitamini, bağırsak güçlendiricisi, bit pire spreyleri var. Sadece hayvan ve onun yemi ile iş bitmiyor. Köpeklerin bezleri var. Dişileri için pedler var. Evde köpek besliyorsun, kanaması geldiği zaman bu özel pedleri almak zorundalar. Bazıları çocuğu istiyor diye alıyor ama sonra kendisi daha çok alışıyor. Aileden biri gibi oluyor. Ben bir kere papağınım kaçtı. O zaman ödül bile koydum bulunsun diye. Sağ olsun biri buldu benden para da almadı. Çünkü senin canındır dedi” ifadelerini kullandı.

 

“BİR SERİ HAYVAN MAMASI 30-40 BİN LİRA”

Can dosları edinmek isteyenlere her detayı anlattığını belirten Damar, “Mamaları açıktan da satıyoruz. Her mamayı herkes satmıyor. Kaliteli, ithal mama da koydum. Bunun müşterisi bellidir.  Bir seri mamayı dizmek 30-40 bin TL. müşteri gelip bir hayvan almak istediği zaman ben o hayvanın bütün malzemelerini gösteriyorum. Tüm ürünlerini gösteriyorum. Mesela kuş alacaksa bit, pire spreyi alması gerektiğini söylüyorum. Belli zamanlarda bunu sıkması gerekiyor. Kuş türlerinin hepsinde ister istemez bit pire oluyor. Yaz geliyor, bunun sıkman gerekiyor. Sıkmazsan hayvanı rahatsız eder, havyan kaşınır. Kaşındığı zaman tüy döker.  Daha fazla rahatsız ederse hayvan tüyünü yolmaya başlar. Vitamini de söylüyorsun. Hangi ürünün nasıl kullanacağını söylemek gerekiyor” şeklinde konuştu.

 

“SON GÜNLERDE NEREDEYSE HİÇ İŞ YOK”

Pandemi sürecinde gereken desteği almadığını savunan Mehmet Nuri Damar, devletin zor günlerde yanında olması gerektiğini ifade ederek, “Son günlerde neredeyse yok denecek kadar az iş var. Bir mama satıyorum, mamadan karım ne olacak ki? Para kazandıracak ürün satışı olmuyor. Tam kapanma bana şu şekilde yansıdı. Tam kapanma veriliyor tamam, 18 gün değil 3 ay kapatın gerekiyorsa. Ama bu dönemde benim kiram, senetlerim gibi giderlerimi de dondurulması gerekiyor, bir destek sağlanması gerekiyor. Ben 20 gün kapatıyorum sonrasında kredi ödemelerim geliyor. 20 gün kapalıyken nasıl ödeyeceğim? Ertelemek istediğin zaman da faizini de istiyorlar. Devlet de destek vermiyor. Desteklerden daha alamadım. Benim zararımı kim karşılayacak? Ben günü gününe vergimi, bağkurumu yatırıyorsam benim zor zamanımda devletin de benim yanımda olması gerekiyor” dedi.

 

“SEKTÖR NE OLURSA OLSUN ESNAFLIK BİTİYOR”

Damar, Pet Shop açmadan evlerde beslenerek satışı yapılan hayvanların olduğunu ve bunun denetlenmesi gerektiğini son olarak sözlerine ekleyerek, “Müşterilerin çoğu sosyal medyadan görüyor ürünlerimizi. Adresimiz, fotoğraflar var o şekilde ulaşabiliyor. İnternette de pet-shop çoğaldı. Evinde beslediği hayvanla bana rakip oluyor. Hiçbir vergisi yok ama bana rakip. Bu yasal değil. Buna bir düzenleme gerekiyor. Evde kim olursa olsun kedi, köpek, kuş satışını yapıyorsa benimle aynı şartlarda yapması gerekiyor. Sen evinde zevkine besleyip bir anda satmaya başlıyor. Ne gelirse karı oluyor. Esnaflık bitiyor. Sektör ne olursa olsun esnaflık bitiyor. Ben kimsenin ekmeğine karışmam ama benim istediğim şey ben ruhsat çıkardıysam sen de ver. Vergi veriyorsa ver. Benden daha ucuza da satabilirsin ama ben ne ödüyorsam sen de öde. Esnaflara yardım edilsin” ifadelerini kullandı.


Etiket: mersin, çarşı, petshop


Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

 
 
  SOSYAL MEDYA
 
 
  GAZETEMİZ
 
 
  BASIN İLAN
 
 
  HAVA DURUMU
 
 
  FACEBOOK
 

 
 
 


 

Siteden yararlanırken yayın politikamızı okumanızı tavsiye ederiz. mersinhakimiyet.com © Copyright 2019-2024 Tüm hakları saklıdır.
İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz. mersinhakimiyet.com basın ve yayın meslek ilkelerine uyar.

URA MEDYA