Yenişehir’de faaliyet gösteren Kandemir Spor Salonunda 3 yıldır fitness eğitmenliği yapan Ali Günsür, pandemi sürecinin kendilerini olumsuz etkilediğini ifade ederek, “Pandemi bize derinden zarar verdi. Sıfırdan bir spor salonu açmış gibiyiz. Çoğu salonda üyeler gelmiyor. Sadece devletten de teşvik beklemek doğru değil. Aileler de çocuklarını spora yönlendirmeli. En azından bu sürede çocuklar spora yöneltilmeli çünkü spor hayata bakış açısını değiştirir ve kötü alışkanlıklardan korur” dedi.
Haber- Harun Bor
1 Haziran tarihinde geçilen kademeli normalleşmeyle beraber İçişleri Bakanlığı’nın yayımladığı genelgede 14 Nisan’dan itibaren faaliyetlerine ara veren spor salonlarının da açılmasına karar verilmişti. Uzun bir aranın ardından kapılarını spor yapmak isteyenler için açan spor salonları, eski günlerine dönmeyi arzuluyor. Yenişehir’de Kandemir Spor Kulübü olarak hizmet veren spor salonunda eğitmenlik yağan Ali Günsür, hem spor yapmanın önemini hem de pandemide geçirdikleri süreci anlattı.
“SPORDA FİT GÖRÜNMEKTEN ÇOK SAĞLIKLI OLMAK ÖNEMLİ”
Spor hayatına yaşadığı hastalıklardan sonra başlamaya karar veren Ali Günsür, spor yapmanın her açıdan insanlara fayda sağladığını belirterek, “32 yaşındayım, spor hayatıma 3 yıl önce başladım. Mide rahatsızlığı, dizlerimde kireçlenme yaşadım ve spora başlamam da böyle başladı. Daha sağlıklı olmak adına spora başlamış oldum. Sporda fit görünmekten çok sağlıklı olmak önemli. Sporun sağlığa çok büyük katkıları var. Ben de böyle başladım spora. Midemde reflü vardı ve şu an bu rahatsızlığımı sporla geçti. Spora başlamadan önce uyku uyumakta zorlanırdım. Bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine başladım spora ve sağlıklı bir hayat yaşamaya başladım. İlk zamanlar spora başlamak ağrılı bir süreç oldu. Efor sarfetmek gerekir ve daha sonra zaten spor hayatınızın bir parçası haline geliyor. Vazgeçemiyorsunuz, kötü alışkanlıklarınızı terketmeye başlıyorsunuz. Yeme düzenin değişiyor, boş zamanınızı artık sporla değerlendiriyorsunuz. Herkese de tavsiye ediyorum. Spor yapmak hobiden ziyade bir bağımlılık yapıyor. Spor yapmadığınızda bir eksiklik hissediyorsunuz” dedi.
“FİTNESS SALONLARI SADECE ELİT BİR KESİME HİTAP ETMEZ”
Verdikleri spor hizmetlerini anlatan Günsür, “32 yaşındayım ama spora başladıktan sonra yaş olarak da genç görünüyorsunuz. Gittiğiniz yerlerde ilgi görüyorsunuz. Duruşa günümüzde çok önem veriliyor ve spor buna fayda sağlıyor. Kandemir Spor Kulübü yaklaşık 14 yıllık geçmişe sahip bir spor salonu. Burada fitness, kilo alma, kilo verme, kişiye özel programlar var. Muai Thai ve Kick Box var. Ama tüm sporların ortak noktası olan fitness burada daha çok yapılıyor. İnsanlar spor salonlarına kayıt yapmadan önce sanki spor hayatın farklı bir parçası gibi görüyorlar. Bu yanlış bir yaklaşım, sporu da herşeyin merkezine koymak da yanlış ve spor salonlarını ve spora gelenleri elit bir grup gibi görenler oluyorbu yanlış. Tamamen maddi değildir spor” şeklinde konuştu.
“HERKESİN ANOTOMİSİ FARKLIDIR”
Günsür, spor salonunda verdikleri hizmetlerden bahsederek, “Spor salonumuza başlayacak olanlara ilk olarak ne giyeceğini, nasıl bir program uygulayacağımızı ifade ediyoruz. Her şey kişinin kendi çabası ile ilgili oluyor ilerleyen süreçlerde. İlk bir ayda kişinin üzerinde duran hamlığı atma söz konusu. Sonrasında kişinin ilgisi varsa devam ediyor ya da bırakıyor zorlanıyor. İlk bir ay ağrılı bir dönem oluyor. Spora başlayan kişi bu sürece geçerse zaten spora sürekli devam eder. Spor salonumuzda bisiklet, koşu bandı, mekik gibi kardiyo dediğimiz sporlar yapılıyor. Vücut geliştirme de ayrıca tercih ediliyor, ya da vücudun sadece bir bölgesi için. Her hafta da vücudun gelişmesine yönelik kişiler farklı aletlerle çalışır ve yüzlere hareket oluyor. Bizler de bu konuda insanlara yardımcı oluyoruz. Herkesin anatomisi farklıdır ve geliştirmek istediği noktasının gelişme seviyesi de farklıdır. İlk bir ay sonra kişiler bu ortama ve aletlere adapte olduktan sonra bizden yardım istemiyor” ifadelerini kullandı.
“DOĞRU SPOR YAPMANIN YÜZDE 90’I BESLENMEYLE İLGİLİDİR”
Spor yapma sürecinde beslenmenin öneminden bahseden Günsür, hangi besinlerden uzak kalmak gerektiğini de sözlerine ekleyerek, “Beslenme de bu süreçte çok önemli. Sporun yüzde 90’ı beslenmeyle ilgilidir. Vücut geliştirme, kilo alma ve kilo verme yine beslenmeyle ilgilidir. Beslenmenize dikkat etmeniz bu noktada önemli ve herkesin de yeme içme programı değişiyor. Kafein, bitki çayları sizi dinç tutar bu sürede. Şeker, tuz, undan uzak durmak lazım. Spor yapan kişi kilo alma ya da vermek istese de yine bunlardan uzak kalmalı. Zayıf olanlar genellikle pirinç, erişte, makarna gibi gıdalarla beslenir ama kilo vermek isteyenler de bunlardan uzak durmalı. Protein ağırlıklı beslenmeliler, örneğin tavukgöğsü, ızgara et, ızagara tavuk ve yeşillikler tüketmeliler” diye konuştu.
“KARBONHİDRAT VE PROTEİN TOZLARI İLAÇ DEĞİLDİR”
Spor salonlarında vücut geliştirme algısına tamamen estetik olarak bakılmaması gerektiğini, her şeyden önce sağlıklı bir yaşamın hedeflenmesi gerektiğini ifade eden fitness eğitmeni Ali Günsür, spor salonlarında kullanılan protein ve karbonhidrat tozlarla ilgili bilgiler vererek, “Bir insan önce kendisi için yaşamalı, başkalarının düşüncelerinden çok kendi bildiğini yapmalı. Spor salonuna gidince kilolu olduğum için dalga geçerler ya da farklı bir yaklaşımla karşılaşırım dememeli insalar. Spor salonlarında bu algı yok ve herkesin spor salonunda bu konuda rahat olmalı. Bir emek veriliyor spor yapılırken. Emek olmadan sağlıklı olmak da zor. Çevremizde sahip olduğumuz vücudumuza karşı bir yanlış düşünce de var. Kas yapan haplarla vücudumuzun geliştiğiniz söyleyenler var. Spor salonlarında tavsiye edilen karbonhidrat ve protein destekli tozlar ilaç değildir bunun bilinmesi gerekir. Bunlar kilo almak ya da vermek için yemek yerine küçük bir ölçek kullanılır. Ama bu tozlar tabiki bir beyaz et ya da kırmızı etin yerini tutmaz. Üç tabak pirinç pilavı yemek bazen zor olduğu için ya da zamanınız olmadığında bu bir ölçek karbonhidratı kullanırsınız. Proteinde ise sadece formu korur. Kas yapma noktasında protein destekli tozlar faydalı ama burada beslenme önemli” dedi.
“PANDEMİDEN DOLAYI İNSANLAR SPOR SALONLARINA GELMİYOR, BU DA DOĞRU DEĞİL”
Pandemi sürecinin spor salonlarını olumsuz etkilediğini savunan Günsür, kayıtlı üyelerin pandemiden dolayı spora devam edemediğini kaydederek, “Kandemir Spor Kulübünün 57 üyesi var. Pandemiden dolayı bu sayı düştü. İnsanlar korkuyor spor salonlarından. 2 aya yakın bir süredir kapalı olduğumuz için insanlar spordan uzak kaldı. Bunu atlatabilirseniz tekrar devam edebilirsiniz spora. Tekrar spora başlamak da bu süreçte zor çünkü kaslar, kemiklere bir anda ağırlık yüklemek sakatlılar yaratabilir, dikkatli olmak lazım. 57 üyeden 15 kişi geliyor. Yeni üye olarak kayıtlar almaya başladık. 1 Haziran itibariyle üye olanların büyük bir kısmı artık salona gelmiyor pandemiden dolayı. Her işletme gibi biz spor salonları da zor günler yaşadık. Kayıtlı olanları destek almadan dondurmak zorunda kaldık. Giderlerimiz var bunlar bize olumsuz yansıdı. Daha yeni açıldık ve eksideyiz. Bir ay sonra artıya geçmeyi bekliyoruz. Eski kayıtlar duruyor bize yeni gelenler sadece artı oarak yazılıyor. Sabah 10.00-21.00 saatleri arasında açığız. Spor salonumuzda 1,5 metre sosyal mesafe var. Zaten her aletimiz arasında mesafe var ve çok kalabalık olmuyor. En büyük sorunumuz maske çünkü sporcular spor yaparken zorlanıyorlar. Bu konuda bir esneklik olmalı. Nefes alıp vermek zor oluyor. Duş almak yasak, hijyene dikkat ediyoruz ve her aleti kullananlardan sonra aletler dezenfekte ediliyor” ifadelerini kullandı.
“AİLELER BU SÜREÇTE ÇOCUKLARINI SPORA YÖNLENDİRMELİ”
Günsür, ailelerin çocuklarını spor yapmaya teşvik etmesi gerektiğinin de altını çizerek, “Pandemi bize derinden zarar verdi. Sıfırdan bir spor salonu açmış gibiyiz. Çoğu salonda üyeler gelmiyor. Spora teşvik de istiyoruz. Burada yeni sıfırdan sporcular yetiştirmeye çalışıyoruz. Sadece devletten de teşvik beklemek doğru değil. Aileler de çocuklarını spora yönlendirmeli. En azından bu sürede çocuklar spora yöneltilmeli çünkü spor hayata bakış açısını değiştirir ve kötü alışkanlıklardan korur” diye konuştu.
RAVUZOĞLU: “COVİD-19’U SPOR YAPARAK YENDİM”
Kandemir Spor Salonu’na kilo vermek için gelen Danyal Ravuzoğlu da pandemiden dolayı spor yapmayı sürekli ertelemek zorunda kalmalarının kendilerini olumsuz etkilediğini ifade ederek, “5 aydır bu spor salonunda spor yapıyorum ama yaklaşık 1,5 yıldır spor yapıyorum. Pandemiden dolayı sürekli ertelemek zorunda kaldık sporu bu da bizi çok zorladı. Vücudumuzu burada şekillendiriyoruz ama sürekli spor salonlarının kapalı kalması sonucu kilo vermek istediğim için zorlandım çünkü bağışıklık sisteminiz zayıflıyor. Kilo vermek için spora başladım. 100 kilogramdan 80 kiloya düştüm. Sporu pandemi kısıtlamalarında bıraktığım sürede Covid-19’a yakalandım. 1 Haziran sonrası açıldığında spor salonlarının açıldığınıu duymak ve buraya gelmek beni mutlu etti. Spor insan büyük özgüven veriyor. Ailem de destek oldu. Türkiye’de aileler fitness’a önyargı ile bakıyor. Pandemi kısıtlamalarının olduğu sürede ilk kapanan yerler spor salonları oluyor bu doğru değil. Covid’i spor yaparak yendim” şeklinde konuştu.
|