Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS), bölgede oluşturduğu ticari ve sosyal hareketlilikle Mersin’i Türkiye’nin cazibe merkezlerinden biri haline getirdi. Dört ünitesinde birden devam eden çalışmalarla dünyanın en büyük inşaat sahası haline gelen ve 13 bini aşkın kişinin çalıştığı inşaat sayesinde bölgede ticaret ve turizm kapasitesi her geçen gün genişliyor.
Mersin, Ekim 2021’de geçen yılın aynı ayına göre yüzde 12,3 artan konut satışları ile tüm iller arasında 6’ıncı sırada yer aldı. Akkuyu NGS inşaatının her geçen gün büyümesiyle özellikle sahada çalışan kesimin ikamet ettiği Silifke ve Taşucu bölgeleri de yepyeni bir görünüme kavuştu. Bölgede zincir marketlerden büyük mağazalara, kafelerden restoranlara kadar pek çok yeni iş yeri açıldı. Açılan bu iş yerleri bölge halkına istihdam sağlarken, ilçelerdeki sosyal yaşamda da gözle görünür bir hareketlilik yaşanıyor.
YENİ KONUT PROJELERİNE BAŞLANDI
Bölgedeki bu büyümenin ve hareketliliğin en yakın takipçilerinden olan Silifke Ticaret Odası Başkanı Nurettin Kaynar’a göre, santralin inşasının başladığı ilk günden bugüne kadar başta Taşucu ve Silifke olmak üzere pek çok noktanın çehresi değişmiş durumda. Bölgede özellikle hizmet ekonomisinin canlandığını söyleyen Kaynar, “Akkuyu NGS inşaatı Taşucu ve Silifke’ye sosyal bir canlılık getirdi. Ticari hayat önemli derecede hareketlendi. Oteller de yaz ya da kış farkı olmaksızın tam doluluk oranıyla hizmet veriyor. Elbette burada pay, Akkuyu NGS inşaatında görev yapan mühendislere, bölgeyi ziyaret eden heyetlere ait. Buna paralel olarak bölgede devam eden konut sıkıntısına çözüm getirecek inşaat çalışmaları da devam ediyor. Silifke-Taşucu arasında 5 bin konutluk bir lojman projesine başlandı. Bu projenin 2 yıl içinde tamamlanması öngörülüyor. Tamamlandığında bölgede nüfusun artışı ile artan kira oranlarının hızlı bir şekilde düşeceğine inanıyoruz. Bölge şu an Akkuyu NGS inşaatıyla paralel bir biçimde değişimini ve gelişimini sürdürüyor” diye konuştu. Akkuyu NGS inşaatı sayesinde nüfusun artmasının ve bölgenin gelişmesinin, yeni ulaşım çözümlerine duyulan ihtiyacı da beraberinde getirdiğini belirten Kaynar, bölgenin gelişimine katkı sunacak en önemli projelerden biri olan Çeşmeli-Taşucu otobanı ile ilgili olarak da “Bu otobanın birinci aşaması Çeşmeli-Kızkalesi etabının ihalesi verildi. Bu yolumuz 3 yıl içinde tamamlanacak. Bölgenin ulaşımının bu otoban sayesinde rahatlayacağını düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
“RUSLARIN BÖLGEDE OLMASI TURİZM İÇİN BÜYÜK BİR ARTI”
Bölgedeki nüfus artışına bağlı olarak turizm ve ticarette meydana gelen gelişim, bölgede faaliyetlerini sürdüren oteller için de büyük önem taşıyor. Gülnar’ın en büyük otellerinden birinin Yönetim Kurulu Başkanlığını yürüten İlhan Ulu, inşaatın getirdiği hareketliliğin bölgenin turizm potansiyelini artırdığını belirterek şunları söyledi: “Mersin ilimiz Türkiye’nin en güzel kentlerinden biri. Ama Ortadoğu’daki savaş dolaylı olarak da olsa bölgeyi olumsuz etkiliyordu. Yıllardır iç pazara hizmet veren bölgemiz, Akkuyu NGS inşaatından sonra Rus vatandaşları sayesinde artık yabancı misafirlere de hizmet vermeye başladı. Bu anlamda Rusların bölgede olmasının turizm için büyük bir artı olduğunu söyleyebiliriz. Ben inşaatın gün geçtikçe turizm için daha büyük kazançlar getireceğine inanıyorum. Yabancı misafirlerin talep ve istekleri doğrultusunda yapılacak yeni oluşumlar, belirlenecek yeni stratejiler bölge turizmine sağlanan katkıyı büyütecektir.” Bölgede turizmin yanı sıra diğer pek çok sektörün de büyüdüğünü belirten Ulu, “Santral inşaatının başlamasından itibaren Silifke, Taşucu, Yeşilovacık, Büyükeceli, Yanışlı ve Aydıncık gibi yerleşim yerlerinde büyük bir nüfus artışı yaşandı. Bu artışa bağlı olarak inşaat sektörü hız kazandı. Yeni konutlar, yeni iş yerleri bölgeye kazandırıldı. Bunların yanında gelişen bir başka sektör de yiyecek-içecek sektörü. Nüfus arttıkça büyüyen bu sektör, bölge halkının istihdamına da katkıda bulunuyor. Ayrıca ulaşım ve taşımacılık sektörleri de gelişme kaydetmiş durumda. Önceden var olmayan araç kiralama şirketleri artık bölgemizde faaliyet gösteriyor. Ayrıca konaklama ve genel ihtiyaç ürünleri sağlayan birçok işletme de yine bu dönemde faaliyete geçti” dedi.
“AKKUYU NGS HER İKİ ÜLKEYE DE KATKI SUNUYOR”
Akkuyu NGS inşaatında görev almak üzere bölgeye gelen Türk ve Rus çalışanlar için yeni konaklama tesislerinin de yapıldığını belirten Ulu, şöyle devam etti: “Bölgenin geneline baktığımızda konut projelerinin hız kazandığını ve bölgedeki ticaret hacminin arttığını görüyoruz. Santralin inşaatında şu an en yoğun dönemlerden biri yaşanıyor ve bu da bu artışın temelini oluşturuyor. İnşaat tamamlandığında özellikle Silifke ve Taşucu bölgelerinin bu süreçte yaşanan büyüme sayesinde yepyeni bir ticari ve sosyal hayata kavuşacağını düşünüyorum. Bu aşamada çözülmesi gereken bazı sorunlar da var. Özellikle kanalizasyon ve elektrik altyapı sorunu şu anda bölgede büyük bir problem haline gelmiş durumda. Bununla birlikte enerji kesintileri ve ulaşım sorunlarının da çözülmesi gerekmekte. Bu sorunların çözümü için yetkililer gereken çalışmaları yapıyor. Ulaşım sorununu çözmek için yıllardır yapımı devam eden viyadük ve tünel inşaatlarının bir an önce tamamlanarak hizmete açılması gerektiğini düşünmekteyim. Ayrıca Gülnar-Akkuyu arasındaki yolun genişletilmesi de Gülnar halkı için büyük bir fayda sağlayacaktır.” Ulu, santralin inşasıyla birlikte bölgede değişen kültürel yapı için ise “Bu büyük inşaat, Türk ve Rus toplumları arasında bir köprü görevi de görüyor. Bu anlamda buradaki kültürel etkileşimi de unutmamak gerekir. Şu anda iki topluluk kültürel olarak da bir etkileşime girmiş durumda. Akkuyu NGS’nin her iki ülkeye de katkısı olacağını düşünüyorum” yorumunu yaptı. (İHA)
|