Mersin Büyükşehir Belediyesi meclisinde yaklaşık bir senedir görüşülen, 265 Milyon TL’lik borçlanma yetkisi mahkeme kararı ile sonuçlandı. Mersin Büyükşehir Belediyesi Cumhur İttifakı’nın defalarca ret ettiği borçlanma yetkisiyle ilgili yürütmeyi durdurmayı içeren madde mecliste görüşüldü, borçlanma yetkisi oy çokluğu ile kabul edildi.
Haber- Gizem Konucu
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 2021 Yılı 1. Olağanüstü Toplantısı Kongre ve Sergi Sarayı Çok Amaçlı Salon’da Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer başkanlığında gerçekleşti. Seçer, toplantının gündem dışı konuşmalar bölümünde bazı değerlendirmeler ve duyurularda bulundu. Yaptıkları ve yapacakları projelerden bahseden Seçer, aynı zamanda 21 Aralık Dünya Kooperatifçilik Günü’nü de kutladı. Kooperatiflerin insanların güçlerini birleştirmesinde en önemli rol oynadığına dikkat çeken Seçer, “Kooperatifler de insanların güçlerini birleştirmeleri ile oluşan önemli yardımlaşma aracıdır. Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, ilk tarım kredi kooperatifini Silifke’de açmış ve kendisi de ilk ortak olarak bu kooperatife katılmıştır. Büyükşehir Belediyesi olarak Atamızın mirası Gazi Çiftliğinde kadın ve çocuklarımızın sosyal hayata ve üretime daha fazla katılması için çalışmalar yürütüyor ve bu çalışmaları da daha da tahkim edeceğimizi, artıracağımızı buradan ifade etmek istiyorum. Bu yıl içerisinde kentimizde 163 kooperatif, oda ve birlik ile geliştirdiğimiz ortak projelerimizle yaklaşık 30 milyon TL’lik destek sağladık. Özellikle kadın kooperatiflerimizin güçlenmesini önemsiyoruz. Kentimizdeki 13 kadın kooperatifi ile yaptığımız çalışmalarla ayrı ayrı onları destekledik ve desteklemeye de devam edeceğiz. Temelinde dayanışma, topluma ve insana hizmet olan kooperatiflerimizin daha çok gelişmesi için desteğe hazır olduğumuzu belirtiyoruz” diyerek kooperatifleşmenin önemine dikkat çekti.
BÜYÜKŞEHİRİN DAR GELİRLİ VATANDAŞLARA DESTEĞİ ARTARAK DEVAM EDİYOR
Seçer, sosyal belediyecilik anlayışı ile hareket edildiğini, projelerinin de bu yönde olduğunu belirtti. Vatandaşlara yaptıkları yardımlarla sık sık gündeme gelen Seçer, bu desteklerine devam edeceklerini de söyledi. Seçer, “Ekonomik problemlerle boğuşan bu şartlara altında geçimini idame ettirmeye çalışan vatandaşlarımıza da sosyal katkılarımız devam ediyor. Geçtiğimiz gün itibari ile dezavantajlı mahallelerimizde yaklaşık 10’ar kiloluk paketler halinde, ihtiyaç sahipleri ailelerimizin evlerine kadar 5 kilogram patates 5 kilogram soğan olmak üzere yaklaşık 100 bin kilogram ürünleri dağıtımına başladık. Bu dağıtımları da sürdüreceğiz. 13 ilçemizde özellikle dar gelirli vatandaşlarımızın yaşadığı mahallelerde biz bu dağıtımları gerçekleştiriyoruz. Ücretsiz ekmek dağıtımlarımız devam ediyor. Bu ekmekler MER-EK tarafından üretilen ekmekler değil. MER-EK tarafından üretilen günlük yaklaşık 70 bin adet olan ekmekler 1 TL’den vatandaşlarımızın satışına sunuluyor. Ayrıca her gün 5 bin adet fırınlardan temin ettiğimiz ekmekleri de ailelere dağıtma imkanımız oluyor. Her ailemize de yaklaşık 3 ekmek dağıtıyoruz” ifadelerine yer verdi.
“HALK KART NAKİT PARA MİKTARI YÜZDE 50 ARTTI”
“Bir Ekmek Bir Çorba” projesi kapsamında Mersin’de 64 noktada sabahın erken saatlerinde vatandaşlara çorba dağıtmayı sürdürdüklerini de dile getiren Seçer, bu araçların okul önlerinde akşama kadar da öğrenciler için hizmet vermeye devam ettiğini belirtti. Seçer, “Ayrıca devlet üniversitelerimizin kapılarına yakın bölgelerine oluşturduğumuz noktalarda da bu dağıtımı devam ettiriyorlar. 30 noktada mahalle mutfaklarımız cumartesi, pazar da dahil hizmet vermeye devam ediyor. 3 çeşit yemek 3 TL şeklinde yemek dağıtımları haftanın 7 günü devam edecek. Mobil mutfak tırı bu ayın sonuna kadar Silifke, Mut, Aydıncık, Bozyazı ve Anamur’da da mahalle mutfağı olarak hizmet vermeye devam edecek. 12 bin 625 ailenin faydalandığı Halk Kart hizmeti dolayısıyla vatandaşlarımızın hesaplarına yüklediğimiz nakit para miktarını 2022 yılı itibariyle yüzde 50 artırarak toplamda 24 milyon 136 bin 200 TL’ye yükseltme kararı aldık. Bu artış miktarı da geçen yıla göre yüzde 50 nispetinde olacak. Halk Kart sahiplerine geçen mecliste 50 kilogram açıklamıştım, 75 kilograma çıkarttığımız yakacak yardımımız devam ediyor. Halk ekmek büfelerinde tek seferde 3 ekmek satışı ile sınırlandırmıştık. Bu uygulamayı titizlikle devam ettiriyoruz” diye konuştu.
Mecliste gündem ise tüm seneye konu olan borçlanma maddesi olduğu. Geçtiğimiz meclislerde borçlanmanın, çeşitli sebeplerle Cumhur İttifakı üyeleri tarafından reddedilmesi üzerine Seçer, konuyu mahkemeye taşımıştı. Seçer, ısrar kararının da ısrar yönünde çıkması üzerine borçlanma konusunu mahkemeye taşıdıklarını söyleyerek, “Mahkeme birinci İdare Mahkemesi 15 Kasım 2021’de yürütmeyi durdurma kararı verdi. Bunun tebliğini de bize 23 Kasım’da yaptı. Biz 30 Kasım’daki Mersin Büyükşehir Belediyesi’ndeki Meclis toplantısında mahkeme kararının uygulanmasını meclis tarafından kabul edilmesi yönünde oyunuza sunmak için gündeme almıştık. Ancak Cumhur İttifakı tarafından Bölge Mahkemesi’ne itiraz edildiği ve bunun sonucunun beklenmesi gerektiği söylemesiyle birlikte bizde bunu uyguladık ancak sürenin sonuna gelmiş bulunmaktayız. Ben belediye başkanı olarak bu süre zarfında bunu meclisin huzuruna getirmezsem görevimi kötüye kullanmış olacağım ve mahkeme kararını uygulamamış olacağım. Dolayısıyla bunu gündeme aldık” dedi.
DİNSEVER: “MAHKEME KARARININ SONUCUNU SALONLARDA TARTIŞMAK KABUL EDİLEBİLİR BİR ŞEY DEĞİLDİR”
CHP’li avukat meclis üyesi Ali Dinsever de konunun mahkemeye taşınması ile ilgili konuşma gerçekleştirdi. Türkiye Cumhuriyet Devleti’nin sosyal, demokratik, laik bir hukuk devleti olduğunun altını çizen Dinsever, “Türkiye Cumhuriyeti yasama, yürütme ve yargı erklerinin birbirini denetlemesiyle devam eden bir Cumhuriyettir. Dolayısıyla da geldiğimiz konu itibariyle de bir mahkeme kararıyla karşı karşıyayız. Bir hukuk devletinde mahkeme kararının sonucunu salonlarda tartışmak asla kabul edilebilir bir şey değildir. Ama maalesef son zamanlarda bu tartışmalar Türkiye Cumhuriyeti’nde ulusal bazda da çok yapılır hale geldi ve vahim sonuçlara doğru gidiyor. Bir mahkemenin verdiği karar bizim duygularımızı tatmin ettiği zaman mahkeme kararını kutsal olarak görüp, bizim duygularımıza aykırı bir sonuç verdiği zaman da bunun kabul edilemez olduğu, tanınamaz şeklinde bir hukuk, hukuk devletlerinde konuşulabilecek bir konu değildir” dedi.
“HUKUK HERKESE LAZIM”
Mahkeme kararının çok açık olduğunu ifade eden Dinsever, “Bu konu da aslında bu kadar ne, açık ve basit bir konu. Mahkeme bu kararında çok açık bir şekilde meclisin almış olduğu kararın hukuka aykırı olduğunu uygulanmasının telafisi imkansız sonuçlara sebep olacağını ve çok net gerekçelerle yine biz hukukçuların bakış açısıyla bu yürütmeyi durdurma kararı gerekçesine baktığımızda aslında biz bu mahkemenin sonuç kararını da tahmin edebiliyoruz. Çünkü o kadar açık ve net ki gerekçe; telafisi imkansız sonuçlara da sebep olacağı için bir yürütmeyi durdurma kararı vermiştir. İdare için, her merci için bağlayıcıdır. 30 gün dolduğu anda uygulanmayan her idare 31’inci gün itibariyle hem hukuki hem de cezai sorumluluk altındadır. Dolayısıyla bazı siyasi gerekçeler öne sürerek bu mahkeme kararının uygulanmasının ötelenmesine sebep olmak hukukun bütün argümanlarını yok eder, hukuk kararlarını yok sayar, mahkeme kararlarını tanımamak anlamına gelir. İdareler için hem hukuki hem de cezai sorumluluk doğurur. Uygulamayan kişi için cezai sorumluluk doğurur, uygulamayan idare için de hukuki sorumluluk doğuracaktır. Bunun böyle bilinmesi lazım. Belediye Başkanlığı İdaresi doğru bir iş yapmıştır. Hukuk ve mahkemelere saygı duyulması lazım, hukuk herkese lazım” şeklinde konuştu.
“BURADA KİMSE SİRK CAMBAZI DEĞİL, MAHALLENİN SOYTARISI DA DEĞİLİZ”
Seçer, konuşmalar sırasında Cumhur İttifakı tarafından bir meclis üyesinin “Yok mu başka konuşan?” şeklinde soru sorması üzerine, “Müzakere yeterli, boşuna nefesinizi tüketiyorsunuz. Çünkü her şeye rağmen Cumhur İttifakı’nın grup başkan vekili; ‘Yok mu başka konuşan?’ diye kafa buluyor, oysaki burada hukuk katlediliyor. Çok acı bir durum yaşıyoruz. Böyle bir meclis tablosu karşısında çok üzüldüğümü ifade etmek isterim. Burada kimse sirk cambazı değil. Mahallenin soytarısı da değiliz. Bir hukuki sonuç tartışılıyor. Geçtiğimiz toplantıda fikrine inandığımız Cumhur İttifakı’na mensup hukukçu meclis üyelerimizle görüştük ve bu süre zarfı sonucunda getirilip, oylanacağını ve hukuken de önü açıktır diye ifade ettik. Zaten mahkeme kararında çok açık ve net yazıyor. Biz bu konuda gerekçelerimiz ortaya koyarken, 2021 yılı mali bütçesinde zaten borçlanma kararı olarak koyduk ve siz bu borçlanmaya onay verdiniz. Bu yüzden bizim yapacağımız yatırım, yatırım programlarında stratejik planlarımızda var ve siz bunları hep kabul ettiniz ve sizin bu konuda olumlu karar vermeniz gerekmektedir. Takdir yetkinizi bu şekilde kullanmanız gerekir, bunu yapmadığınız durumda bizim yatırımlarımızda aksamalar olur. Mahkemenin karar alan yargıçları zaten belde halkının mağdur olmasına sebep olamazsınız diyor ve zaten burada kanun açık. Ben bunu 30 gün içersinde meclisin huzuruna sunmak zorunda olamadı. Kanuna karşı gelemem, verdiğim sözün arkasında durdum. 30 günün dolmasını bekledim ve yerine getirdim. Eğer mahkemenin vermiş olduğu karar reddedilirse, ret eden meclis üyelerimiz olursa, ben uygulamamakta ısrar eden meclis üyeleri hakkında suç duyurunda bulunmak zorunda kalırım. Takdir yüce meclisin” dedi. Meclis konuşmaların ardından ara verdi. Aranın ardından ise borçlanma ile ilgili madde oylamaya sunuldu, oy çokluğu ile kabul edildi.
|