Sümbül: “Sınav odaklı sistem var oldukça, barajı kaldırmakla sorun çözülmüyor”




Tarih: 13 Şubat 2022 Pazar 13:33


Yükseköğretim Kurumu (YÖK), geçtiğimiz günlerde aldığı kararla birlikte üniversiteye girişte baraj puanının kaldırıldığını belirtti. YÖK’ün atmış olduğu bu adıma yönelik değerlendirmelerde bulunan Eğitim Sen Mersin Şubesi Başkanı Mahmut Sümbül, “Siyasal iktidarın bu hamlesi, öğrenme kayıplarını gidermeye dönük bir telafi çabasıdır. Sınav puanlarında ciddi bir düşüş olacağını görüyorlar ki TYT, AYT taban uygulaması kaldırmış oldular. Sınav odaklı sistem var oldukça, barajı kaldırmakla sorun çözülmüyor” dedi.

Haber – Sevcan Akgül

Yükseköğretim Kurumu (YÖK), geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamayla birlikte üniversiteye girişte baraj puanının kaldığını belirtti. YÖK, yaptığı açıklamayla Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda “SAY, SÖZ, EA ve DİL puan türlerinde sınav puanı hesaplanması için uygulanmakta olan TYT puan türünde 150 puan almış olma şartı ile yerleştirme puanlarının hesaplanmasında TYT puan türü için 150, SAY, SÖZ, EA ve DİL puan türleri için 180 olan sınav puanı barajı uygulaması kaldırılmıştır.” diyerek yeni bir dönem başlattı. Ayrıca buna ek olarak da sınav süresini arttırıldı. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Eğitim Sen Mersin Şubesi Başkanı Mahmut Sümbül, “Temel bilimler dahil olmak üzere birçok bölümde oluşan boş kontenjanlar, kapatılan bölümler, eğitimdeki nitelik kaybı ve artan genç işsizliğin ardındaki sorunlara çözüm üretmek yerine YÖK, gençlere diploma pazarlamaya çalışmaktadır. Çünkü YÖK, izlediği politikalarla yükseköğretim sisteminde niteliği değil rakamsal verileri önemsemekte, dolayısıyla da gençlerin sadece diploma sahibi olmasıyla yetinmeyi tercih etmektedir” ifadelerini kullandı.

 

“PANDEMİDE ÖĞRENME KAYIPLARINI GİDERMEYE DÖNÜK BİR TELAFİ ÇABASIDIR”

Alınan bu kararın pandemi dönemindeki başarısızlıkları ve eğitimdeki yetersiliği ortadan kaldırmaya yönelik olduğunu belirten Sümbül, “AKP-MHP iktidar döneminde yüksek öğretimde nitelik kaygısı ortadan kalktı. Nicel olarak büyüme hedefi eğitimin nitelik sorunu başta olmak üzere, barınma, geçinme gibi bütün bunların tamamını atladı. Pandemi tüm okulları etkiledi. Uzaktan eğitim yapıldığı için puanları çok düşürdü. Telafi dersleri yapılmadı. Üniversite sınavına giren birçok öğrenci barajı tutturamadı. Üniversite kontenjanları doldurulamadı, derslikler boş kaldı. Siyasal iktidarın bu hamlesi, öğrenme kayıplarını gidermeye dönük bir telafi çabasıdır. Sınav puanlarında ciddi bir düşüş olacağını görüyorlar ki TYT, AYT taban uygulaması kaldırmış oldular. Üniversitelerde öğrenciler için kaç tane halihazırda sandalye varsa onun tamamı bu sene doldurulmuş olacak. Bu da yine bir nicel bir gelişmelere yol açacak. Bu nicelleşmenin sonucu diplomalı işsizler demek. Umut pompalıyorlar. Ama umudun ardından, öğrencinin mezuniyet sonrasında çalışacağı işi güvenceye alamıyorlar” şeklinde konuştu.

 

“SINAV SİSTEMİNDE KÖKLÜ DEĞİŞİM İHTİYACI OLDUĞU KABULLENİLMELİDİR”

Artık her yerde üniversitelerin olduğunu ve bu üniversitelerin artık dolmadığını belirten Sümbül, “Bina yapmakla üniversite olmuyor, akademik kadroları bile yok. Bu gibi sıralama sınavlarında sınavın yönteminin asla önemi yoktur. Çünkü yöntem bütün adaylar için değişiyor bu nedenle yapılan sadece umut tacirliğidir. Meselenin baraj değil, sınav sisteminin kendisi olduğunu, barajı kaldırmanın ‘barajı geçemeyen şu kadar öğrenci var’ haberlerinin önüne geçme niyeti taşıdığını, oysa odaklanılması gereken yerin, birkaç yıldır öğrencilerin büyük kısmının Türkçe ve matematik gibi temel derslerde bile çok düşük netler çıkarabilmesidir. Oysa yeni değişiklik ile 0,5 net yapan öğrenci tercih yapma hakkı kazanıyor. Bu değişiklik, algı ile öğrenciyi başarılı gösterme dershane ve kurslar ile vakıf üniversitelerinin kasalarını doldurmak çabasıdır. Halbuki karşımızda devasa boyutlara gelmiş bir sorun bulunmaktadır. Sınav odaklı bir eğitim sisteminde ‘sıfır çeken öğrenciler’, belirli üniversitelerin belirli bölümlerine oluşan yığılmalar, üniversiteler arasındaki eşitsizlikler ve demokratik bir öğrenme ortamının ortadan kaldırılması daha köklü bir sistem değişikliğine ihtiyaç duyulduğunu göstermektedir” diye ekledi.

 

“BARAJIN KALDIRILMASI EĞİTİMDE NİTELİĞİN DÜŞÜRÜLMESİNİN ÖNÜNÜ AÇMAKTADIR”

Sümbül, YÖK’ün sınav barajının düşürülmesi uygulamasına geçerek üniversite eğitiminde de zaten sorgulanmakta olan, niteliğin düşürülmesinin önünü açtığını belirterek, “Üniversite eğitiminde niteliğin düşüşünü YÖK göze almıştır. Şunu ifade etmeliyiz ki nitelikli ve eşitlikçi bir eğitimi ancak insandan, toplumdan ve doğadan yana olan ve akademik özgürlüğün olduğu bir üniversite sağlayabilir. Kaldı ki milyonları bulan diplomalı işsizler, ataması yapılmayan öğretmenler Türkiye’nin en önemli sorunlarından birini oluşturmaktadır. Bu karardan anlaşılmaktadır ki YÖK ve MEB sayıları milyonları bulan genç işsizliği sorununa çözüm üretmekten vazgeçmiştir. Bu nedenle, barajı kaldırmak sadece vakıf üniversitelerine daha fazla ‘müşteri’ kazandırmaya yarayacak, gençlere ve ailelerine ‘pembe hayaller’ pazarlanmasını sağlayacaktır! Diplomalı işsizler ordusu gerçeği ise yaratılan umutları yerle bir edecektir. Eğitim Sen olarak özellikle belirtmek isteriz ki bu kısır döngüden çıkış yolu bulunmaktadır. Ancak bunun için yükseköğretim politikalarında bugüne kadar izlenen yol haritası tümüyle terk edilmelidir. Eğitimin temel bir hak olduğu gerçeğinden hareketle okul öncesinden yükseköğretime nicelik değil nitelik öne çıkarılmalı, kamusal, demokratik bir eğitim modeli benimsenmelidir” diye konuştu.


Etiket:


Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

 
 
  SOSYAL MEDYA
 
 
  GAZETEMİZ
 
 
  BASIN İLAN
 
 
  HAVA DURUMU
 
 
  FACEBOOK
 

 
 
 


 

Siteden yararlanırken yayın politikamızı okumanızı tavsiye ederiz. mersinhakimiyet.com © Copyright 2019-2024 Tüm hakları saklıdır.
İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz. mersinhakimiyet.com basın ve yayın meslek ilkelerine uyar.

URA MEDYA