Antmen: “Yoksulların daha çok hastalandığı ve öldüğü görülmektedir”

Tarih: 18 Aralık 2020 Cuma 16:05

Haber- Gizem Konucu

Mersin Tabip Odası binasında gerçekleşen basın toplantısına Mersin Tabip Odası üyeleri dışında Basın açıklamasına SES Mersin Şubesi eş başkanı Dr. Zeki Sinan Doğan, Mahder, Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası, Mersin Eczacı Odası temsilcisi, KESK Dönem sözcüsü Mahmut Sümbül ve CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır da katıldı. Basın açıklamasında konuşma yapan Mersin Tabip Odası Başkanı Mehmet Antmen, Mersin’de korona virüsten ölen üç hekim ve beş sağlık çalışanı olduğunu söyleyerek, “Covid-19 pandemisi tüm hızıyla sürüyor. Bugüne dek sesimizi ne merkezi yönetime ne de yerel yöneticilere duyuramadık. Ve bunun sonucu olarak da tükeniyor, ölüyoruz.Dr. Nezih Aydoğan henüz 58 yaşındaydı. Hiçbir kronik hastalığı yoktu. Temmuz, Ağustos aylarında emekli olmayı ve biraz nefes almayı düşünüyordu ama uygulanan yanlış pandemi politikaları, sağlık çalışanlarının yaşamını hiçe sayan uygulamalar nedeniyle 15 Aralık'ta kaybettik” dedi.

“YOĞUN BAKIM DOLULUK ORANI YÜZDE YÜZ”

Hayatını kaybeden Dr. Nezih Aydoğan için bir araya geldiklerini söyleyen Antmen, Tarsus Belediyesine yakında açılacak Kent Müzesine isminin verilmesini sağlamak gibi küçük bazı girişimlerle adını yaşatmaya çalıştıklarını ama hiçbir zaman için Aydoğan’ı geri getiremeyeceklerini ve acılarının azalmayacağını dile getirdi. Antmen, “Mersin, aktif çalışan sağlık çalışanları açısından da ciddi sıkıntıları bünyesinde barındırmaktadır. Şu an hastanede ve yoğun bakımda tedavi görmekte olan 10'u hekim olmak üzere 20'nin üzerinde sağlık çalışanı bulunmaktadır” açıklamalarında bulundu. Mersin’de korona virüs salgının gün geçtikçe kötüye gittiğinin altını çizen Antmen, Mersin’de günde minimum 20 kişinin korona virüsten öldüğünü, bin 500 civarında da yeni vaka olduğunu öne sürdü. Antmen, “Her ne kadar Sağlık Bakanımız yoğun bakım ve servis doluluk oranlarını yüzde 70'ler civarında söylüyor ise de Covid'li hastalara özellikle kamu hastanelerinde ayrılan servis ve yoğun bakım yatağı açısından durumun çok daha vahim olduğunu, doluluk oranlarının yüzde yüz olduğunu çok rahat söyleyebiliriz” şeklinde konuştu.

“HASTALARDAN GÜNLÜK 6 BİN TL’YE VARAN PARALAR TALEP EDİLİYOR”

Kamu hastanelerinin dolu olmasına karşın, özel hastanelerde de pozitif hastaların tedavi görebildiğini söyleyen Antmen, özel hastanelerde hastane yöneticilerinin hastalardan günlük 6 bin TL’ye varan paralar talep ettiğini bildiklerini iddia etti. Antmen, bunu kabul edilebilir bulmadıklarını ve Sağlık Bakanlığı'nın özel ve vakıf hastanelerinin olanaklarını kamu iradesi ile yurttaşların hizmetine sunmaları gerektiğini düşündüklerini dile getirdi. “Hem TTB ve hem de Mersin Tabip Odası olarak sürecin başından bu yana bu hastalığın sağlık bakanlığı tarafından iyi yönetilmediğini ve daha çok da yoksul insanların yaşamlarını kaybettiklerini söyledik” diyen Antmen, “Kentimizde bugüne değin salgın nedeniyle oluşan ölümleri incelediğimizde Covid-19 ölümüne yol açan bireysel faktörler üzerine yapılan araştırmalarda yaş ve eşlik eden hastalıkları baskın bir faktör olarak tanımlanmıştır. Bu bireysel faktörler arasında yoksulluk üzerinden analiz edildiğinde yoksulların daha çok hastalandığı ve öldüğü görülmektedir. Yoğun nüfuslu bölge, kalitesiz konutlar, gecekondu, yeşil alanın yetersizliği, barınma eksikliği, işsizlik ve yoksulluk, eğitimsizlik gibi daha düşük sosyoekonomik ‘güvencesizlik göstergelerinin’ Covid-19 vaka ve ölüm oranlarını belirlemede önemli faktörler olduğu tartışılmazdır” dedi.

“YOKSUL NÜFUS ARTTIKÇA BULAŞICI HASTALIKTAN ÖLÜM SAYISI DA ARTMAKTADIR”

Antmen, korona virüs çıktığından bu yana Mersin’de yaşanan ölümler hakkında da bilgi verdi. Antmen, “1.840.425 nüfuslu Mersin ilinde 01.01.2020-13.12.2020 tarihleri arasında toplam 929 ölüm bulaşıcı hastalıklardan olmuş; bunların 825'i Mersin'de, 104'ü Mersin dışında defnedilmiştir. Mersin'in toplam 1.378.005 nüfuslu beş büyük ilçesinde bulaşıcı hastalıktan toplam ölüm il dışında defnedilenler hariç 721'dir. Bu ölümleri 100.000 nüfusa göre ilçelere dağıttığımızda yoksul nüfus arttıkça bulaşıcı hastalıktan ölüm sayısı da artmaktadır. Tarsus'ta bulaşıcı hastalıktan ölüm sayısı Mezitli ilçesinin dört katından fazladır. 01.01.2020-13.12.2020 tarihleri arasında Mersin merkezde yer alan 4 ilçedeki bütün mahalleler arasında sosyoekonomik durumu ve yaşam koşulları en iyi olan 21 mahallede 67 ölüm, sosyo ekonomik durumu ve yaşam koşulları en kötü 23 mahallede 168 ölümü karşılaştırdığımızda bulaşıcı hastalıklara bağlı ölümlerin yoksul mahallelerde 2,5 kat fazla olduğunu görüyoruz. 100.000 nüfusa göre en fazla ölümün görüldüğü Tarsus ilçesinin mahalle bazlı verilerine ulaşabilseydik bu fark kesinlikle daha da açılacaktı. Bu bilgiler TTB Pandemi 9. Ay değerlendirme Raporundan alınmıştır” dedi.

“TTB'NİN AÇIKLADIĞI TEDBİR PAKETİ BİR AN ÖNCE UYGULANMALIDIR”

Antmen Mersin’deki korona virüs ölümleri ile ilgili verileri belirttikten sonra Tabip Odası olarak önerilerini dile getirdi. Salgının 9 aydır Türkiye’de devam ettiğini söyleyen Antmen, salgının ikinci ve üçüncü basamak sağlık kurumları olan hastanelerde karşılanmasından vazgeçilmesi gerektiğini ve toplumsal bulaşıcılığın önlenmesine yönelik tedbirlerin alınması gerektiğini belirtti. Antmen, “Salgınla mücadelenin tedavi ve bakım hizmetlerine sıkıştırılamayacağı, salgının sadece yataklı tedavi kurumlarında karşılanması durumunda sağlık altyapısı buna yetmeyecektir. Önümüzdeki günlerde hastalığın seyrinin ağırlaşacağı, yatak ve yoğun bakımlarda yer bulmanın daha da güçleşeceği öngörüsü ile talep ve uyarılarımız dikkate alınmalı, TTB'nin açıkladığı tedbir paketi bir an önce uygulanmalıdır” ifadelerini kullandı.

İLİMİZDE SEKİZ AYDIR TOPLANMAYAN İL PANDEMİ KURULU BİR AN ÖNCE TOPLANMALI

“Yoğun bakım verileri sağlık çalışanları ve toplum ile şeffaf bir şekilde paylaşılmalı” diyen Antmen,

“Covid-19 hastalarına uygun, yeterli donanım ve sağlık çalışanına sahip erişkin ve çocuk yoğun bakım yatak sayısı kamu ve özel-vakıf hastaneleri için ayrı ayrı açıklanmalıdır” dedi. Özel ve Vakıf hastanelerin olanaklarının kamu iradesi ve yurttaşların hizmetine sunulması gerektiğini dile getiren Antmen, “Pandeminin gelmiş olduğu vahim tablo göz önüne alınarak başlangıç olarak özel ve vakıf hastaneleri için çıkarılan genelge uygulanarak, SGK ödemeleri de yapılarak her il için tüm hastaneleri sürece dahil eden değerlendirmeler yapılmalıdır. Yoğun bakım ihtiyaçlarında il içi ve iller arası hastaneler için iyi bir koordinasyon kurularak, Covid-19 hastalarını kabul etmeleri sağlanmalıdır.KHK'larla haksız-hukuksuz biçimde işlerine son verilen sağlık emekçileri görevlerine iade edilmeli, göreve atanmayı bekleyen sağlık çalışanları da göreve başlatılmalıdır.Sağlık Bakanlığı şimdiye kadar yürüttüğü politikalardan vazgeçerek salgınla mücadelede başarılı olmanın ön koşulu olan şeffaflık, akıl ve bilimin kılavuzluğunda belirlenmiş politikaları toplum ve sağlık meslek örgütlerinin katılımı sağlanarak yaşama geçirmelidir.İlimizde sekiz aydır toplanmayan İl Pandemi Kurulu bir an önce toplanmalı ve İl Hıfzıssıhha Kurulu da sadece içişleri bakanlığının genelgelerini onaylamamalı, ilimize özel önlemlere yönelik kararlar almalıdır” diyerek sözlerini tamamladı.