Mersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz yaptığı yazılı açıklamada, “Ne zaman bu ülkede katliam yapanlar, devletten itibar görmek yerine evrensel hukuk normları çerçevesinde yargılanırsa, farklı kimliklerin eşit koşullarda, bir arada ve toplumsal barış içinde yaşaması mümkün olur” dedi.
Baro Başkanı Yeşilboğaz mesajında şu ifadelere yer verdi: “Katliamın canlı tanığı şöyle anlatıyordu o günü: Her yer karanlıktı. Herkes karalar giyinmişti. Herkes ağlıyordu. Yüzümü güneşe çevirdim. Güneş de ağlıyordu. Siz hiç güneşin ağladığını gördünüz mü? İşte o gün Maraş’ta, güneşin ağladığı gündü!
42 yıl önce bugün Maraş'ta kadın, çocuk, genç, yaşlı, hamile demeden, insanların devletin gözü önünde katledildiği, Türkiye tarihinin karanlık sayfalarından olan bu olaylar, 19 - 26 Aralık 1978 tarihleri arasında yaşandı. Maraş'ta alevilerin evlerinin işaretlenmesiyle başlayan ve 7 gün süren olaylarda 150 insan öldürüldü. Alevilere ait 200'ün üzerinde ev yakıldı, 100'e yakın işyeri tahrip edildi. Katliam sonrası binlerce alevi vatandaş, yaşadığı yeri terk etmek zorunda kaldı. Günümüzde hala o karanlık zihniyetin, alevi vatandaşların evlerini işaretleyip, onlara kin, nefret dolu saldırılarda bulunmasının nedeni, toplumumuzda hoşgörü tohumları yerine, nefret tohumları ekerek halkı ayrıştıran siyasi erklerin tutumudur. Türkiye’nin, sevgiyi, adaleti, eşitliği, demokrasi, çoğulculuğu ve insanı merkezine koyan bir dayanışma ve sosyalleşme siyasetine acil ihtiyaç var. Maraş davasının yeniden açılmasını talep etmemiz bu açıdan önemlidir. Ne zaman bu ülkede katliam yapanlar, devletten itibar görmek yerine evrensel hukuk normları çerçevesinde yargılanırsa, farklı kimliklerin eşit koşullarda, bir arada ve toplumsal barış içinde yaşaması mümkün olur. Maraş katliamında kaybettiğimiz canlarımızı bir kez daha saygıyla ve rahmetle anıyor, dünyanın neresinde yaşanırsa yaşansın, insanlık suçu olan bütün katliamları bir kez daha lanetliyoruz.”
|