Kuş, “Okulların kapalı olması bizim ikinci pandemimiz oldu”




Tarih: 29 Aralık 2020 Salı 16:59


Ayakkabı tamirciliğinin önemi zorluklara rağmen korunmaya devam eden mesleklerden biri. Ciddi bir emek ve el işçiliği isteyen bu asırlık meslek vatandaşların uğradığı mekanların başında geliyor. Mersin’de tarihi Zafer Çarşısında neredeyse yarım asırdır ayakkabı tamirciliği yapan Ayhan Kuş, “Eskiden ayakkabı kıymetliydi, artık Avrupalaştık, kullan at modeline döndük. Okulların kapalı olması ve havaların yağışsız olması biz ayakkabı tamircilerin ikinci pandemisi oldu” dedi.

Haber- Harun Bor

Ayakkabı, çanta ve valiz tamirlerinin yanında, kıyafet boyama işlemlerinin de yapıldığı ayakkabı tamirhaneleri pandemi nedeniyle eski yoğun günlerini arıyor. Tarihi Zafer Çarsının tanıdık simalarından biri olan Ayhan Kuş aynı zamanda Mersin Ayakkabıcılar Odasında Yönetim Kurulu Üyeliği yapıyor.  Kuş, bu mesleğin pandemi karşısında yaşadığı zorlukları ve bu önemi gittikçe kaybolan ayakkabı tamirciliğinin geleceğinden umutsuz. Kuş, “Hafta sonları açık olmamız lazım çünkü her giden boş zaman bizim aleyhimize işliyor. Öğlene kadardaha sadece bir ayakkabı tamir edeceğim. Bu da her şeyin özeti aslında” ifadelerini kullandı.

 

“BİZLER İŞİMİZDEN MEMNUN DEĞİLİZ Kİ ÇOCUKLARIMIZ DA YAPSIN’”

Tarihi Zafer Çarşısının uzun bir geçmişe sahip olduğunu ve burada sayılı esnafların kaldığını belirten Kuş, “Dedemden babama ve sonra bana geçen bir meslek ve 45 yıldır ben bu işi devam ettiriyorum. Mersin’de Tarihi Zafer Çarşısında bu kadar süredir ayakkabı tamirciliği yapan benimle beraber birkaç kişi kaldı. Tarihi Zafer Çarşısının kısaca tarihini anlatırsak bilindiği kadarıyla bu çarşı eskiden kiliseymiş sonrasında harabe olan bu çarşı, semt pazarına dönecek şekilde tezgahlar kurulmuş. Dedem ve babam da tezgah kurmuşlar. Tahtadan barakalarla çarşı yeni görünüm kazanmış ve en sonunda betona dönerek şu anki halini almış. Bizler de nerdeyse yarım asırdır buradayız. Ayakkabı tamirciliği gittikçe önemini yitiren bir meslek. Çocuklarım var ancak onların bu mesleği yapmasına izin vermedim.  Biri mühendis diğeri de üniversite okuyor. Bizler yaptığımız bu işten memnun değiliz ki çocuklarımıza da bunu yaptıralım. Ayakkabı tamirciliği yapan kişi ne kısalır ne de uzar, bu yüzden sadece ben bu işi yapıyorum. Bu önemi tükenen meslekte, eleman da yetişmiyor ve okulu da yok. Bu mesleğin bizler de devam ettirmeye zorlukla çalışıyoruz” dedi.

 

“AVRUPALAŞTIK KULLAN AT MODELİNE DÖNDÜK”

Ayakkabı sektörünün ucuz ve kalitesiz üretim yaptığını ve vatandaşların ucuz mala yönelerek tüketimlerinin de değiştiğini dile getiren Kuş, “Pandemi ile beraber işlerimiz daha da etkilendi, işlerimiz yoğun değil. Yıllar önce ayakkabı sektörü oldukça iyi durumdaydı. Bu meslek ciddi bir emek isteyen, el işçiliğinin bir ayakkabıyı baştan yarattığı bir meslekti. Ayakkabı kıymetliydi, vatandaş bir ayakkabısını bazen on kez tamir ettirmeye getirirdi. Çünkü tamir ettiğimiz ayakkabılar kaliteli ve tekrar tamir edilebilecek ayakkabılardı. Köselesini, ökesini, lastiğini, topuğunu, pençesini yaptırırdı. Ancak şimdi her şey seri üretime, fabrikasyona, makineden çıkan ürünlere döndü.  Artık Avrupalaştık kullan at modeline döndük. Vatandaşın tamir için bize getirdiği ayakkabı eğer kaliteli ise bunu tamir etmeyi uygun buluyoruz. Çin malı bir ürün, yani imitasyon dediğimiz suni deri olan ayakkabıları bizlere tamir için getiriyorlar ancak bunun tamiri çok zor. Biz sanatkar gözüyle bakarız ancak tamiri doğru olmadığını düşündüğümüz ayakkabıları da tamir etmiyorum. Tamir etsek yenisini yapmaktan daha pahalıya mal oluyor, 30- 40 lira alınan Çin malı ürünlerin tamirini yapmıyoruz. Kösele dediğimiz deri olan ayakkabılar kalmadı artık şimdi hep suni deriler var. Eskiden bir ayakkabı tamiri için çok daha zahmet harcardık lastiğini, topuğunu ve dikişini ayrı yapardık ama şimdi fabrika üretimi yoğun olarak yapılınca kalite de bozuldu. Bu da işlerimize olumsuz yansıyor. Ucuz ayakkabı alınca kısa bir süre kullandıktan sonra ayakkabıda açılmalar, bozulmalar olur. Bunu tercih etmek bir marketten kilosu 100 lira olan sucuk yerine, bir başka marketten 20 liraya almayı tercih ediyorsun ama o sucuğun içinde ne katılmış bilmiyorsunuz, bununla aynı durum.  Ayakkabı sektörü de böyle en ucuz ayakkabı almak istiyoruz böyle olunca da ömrü kısa oluyor” şeklinde konuştu.

 

 

“KÜÇÜK ESNAF KAPALI, BÜYÜK YERLER AÇIK”

Sokağa çıkma kısıtlamasında işletmelerinin kapalı olmasının kendilerini olumsuz etkilediğinin altını çizen Kuş, “Pandeminin bize zararları şöyle oldu; Vatandaş dışarı çıkmaya korkuyor, dışarı çıkamayınca harcama da yapamıyor. Hep gıda sektörüne yükleniyor insanlar, çünkü gıda olmadan yaşayamaz. Söz konusu ayakkabı olunca yırtık, sökük ve boyasız da olsa giyerim diyor. Öncelik sırası da bu pandemi de değişti mecburen. Ben küçük esnafım, hafta sonları sokağa çıkma kısıtlaması var bizler kapalıyız, zaten halk hafta sonları dışarıda. Bizim pazar günleri dahi açık olmamız lazım çünkü her giden boş zaman bizim aleyhimize işliyor. Marketler her yasağa rağmen açık ancak başka küçük esnaf kapalı, bu kaybımıza rağmen de kiralarımızı ödüyoruz. Vergimizi, elektriğimizi, aidatımızı ve su borcumuzu ödüyoruz. Giderlerimiz var hep ekside kalıyoruz, memur değiliz ki esnaf kredisi kullandık borçlarımız var” ifadelerin kullandı.

 

“SESİMİZ HER YERDEN DUYURMAYA ÇALIŞIYORUZ”

Pandemi nedeniyle esnaf olarak zor günler geçirdiklerini ve yerel medya sayesinde de seslerini duyurmaya çalıştıklarını vurgulayan Kuş, “Ayakkabı tamiri yapanlar sadece bunu yaparak geçimlerini sağlayamaz biz de bundan dolayı sadece ayakkabı tamiri değil, valiz, el çantaları, kemer, cüzdan, deri mont boyama gibi ürünlerin de tamirini yapıyoruz. Kendimizi her konuda geliştirmek zorundayız, alternatifler yarattık. Tamir ve malzeme satışı üzerine çalışarak giderlerimizi bu şekilde azaltmaya çalışıyoruz. Bizler esnaf arkadaşlarımızla pandemi sürecinde dayanışma göstermeye çalışıyoruz. Siz yerel medya ve sosyal medya üzerinden sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Yılbaşı sonrası esnafa bir destek yapılacağı yönünde bir bilgi var bekleyeceğiz bunu. Esnafa verilecek olan 750 liralık kira yardımı için başvuru yapacağız mecburuz buna. 1 yıldır zor günlerimiz devam ediyor, esnaf bu zamanlarda ne yapıyor bunu görmek lazım” dedi.

 

“İKİNCİ PANDEMİYİ YAŞIYORUZ”

Yetkililerin özellikle küçük esnafı desteklemesi gerektiğini ifade eden Kuş, “Yazın bizler ayakkabı tamircileri pek yoğun çalışmayız kışın çalışırız. Okullaraçıkken, dershaneler açıkken işlerimiz daha yoğun olurdu. Kışın yağışlar olurdu, çamur olurdu işlerimiz iki kat fazla olurdu. Bunlar bizler için büyük etken.Eğer okullar açık olsa ayakkabı, çanta, valiz gibi tamirleri yapardık. Okulların kapalı olması ve havanın kurak, yağışsız olması biz ayakkabı tamircilerin ikinci pandemisi oldu. Şuan dükkanı açıp müşteri bekliyoruz. Daha önce müşteri, biz daha dükkanı açmadan kapıda bizi beklerdi. Taksimetrem çalışıyor ancak işler yolunda değil emekli maaşımla dükkanın giderlerini karşılıyorum ayakta durmak için. Yetkililerin bir an önce küçük esnafa destek olması gerekiyor. Bugün Mersin’de alışveriş merkezleri, her yer açık ancak küçük esnaf kapalı. Gıda zincirleri açık, kıraathaneler kapalı. Açık yerlerde pandemi yok mu? iki günlük sokağa çıkma kısıtlaması yetersiz, bir ay boyunca sokağa çıkma yasağı uygulanmalıdır. Küçük esnaf kapalı büyük yerler ise açık bu doğru değil. Darbeyi yiyen küçük esnaf oluyor” diye konuştu.

 


Etiket: ayakkabı, ayakkabıtamiri, ayhankuş, zaferçarşısı


Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

 
 
  SOSYAL MEDYA
 
 
  GAZETEMİZ
 
 
  BASIN İLAN
 
 
  HAVA DURUMU
 
 
  FACEBOOK
 

 
 
 


 

Siteden yararlanırken yayın politikamızı okumanızı tavsiye ederiz. mersinhakimiyet.com © Copyright 2019-2024 Tüm hakları saklıdır.
İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz. mersinhakimiyet.com basın ve yayın meslek ilkelerine uyar.

URA MEDYA