“Anadolu Basını can çekişmektedir”




Tarih: 11 Ocak 2021 Pazartesi 16:45


10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü sebebiyle Cumhuriyet Meydanı’nda bir tören düzenlendi. Düzenlenen törende konuşma yapan MGC Başkanı Rüstem Kaya Tepe, gazetecilerin birçok sorunla karşı karşıya kaldığına değinerek, “Anadolu Basını şu anda can çekişmektedir” dedi.

Haber- Harun Bor

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü sebebiyle Cumhuriyet Meydanı’nda tören düzenlendi. Düzenlenen törene; Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen, AKP Mersin Milletvekili Hacı Özkan, Mersin Baro Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, MTSO Meclis Başkanı Hamit İzol, Mersin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Rüstem Kaya Tepe, Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan, Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Muhammet Gültak, Toroslar Belediyesi Başkan Vekili Adnan Baş, TRT Çukurova Bölge Müdürü Sebahattin Kahraman, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve basın emekçileri katıldı. Mersin Gazeteciler Cemiyeti tarafından Atatürk Anıtı’na çelenk sunulmasının ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşı’na geçildi. Daha sonra genç gazeteci Melodi Dalgın ve protokol üyeleri tarafından konuşmalar yapıldı.

 

“BİZ 10 OCAK İÇİN DAYANIŞMA GÜNÜMÜZ DİYORUZ”

Mersin Gazeteciler Cemiyeti tarafından 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü sebebiyle düzenlenen törende konuşma yapan Mersin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Rüstem Kaya Tepe, 10 Ocak’ın 9 Patron olayının ardından gazetecilerin haklarının ilk kez yasal bir çerçeveye alındığı gün olduğuna değinerek, “ Bunu kutlayan da var kutlamak istemeyen de, çalışamayan gazeteciler günü olarak ifade eden de var. Günlerimiz bizi var eden şeylerdir, özel günlerimizi unutulmaması gereken, yaşadığı olayları bize hatırlatan ve o sebeple sahip çıkılması gereken günlerdir. Biz 10 Ocak için dayanışma günümüz diyoruz ve her koşulda sahip çıkmamız gerektiğini ifade etmek istiyorum” dedi. 2020 yılının kara bir yıl olduğunu dile getiren Tepe, başta sağlık çalışanları olmak üzere korona virüs sebebiyle vefat eden herkese Allahtan rahmet diledi. Tepe, “Geçen Cuma programdayken söylediğimiz 18 basın çalışanının pandemi sebebiyle hayatını kaybettiğini söylemiştim bugün pazartesi bu sayı 25 oldu. Bu süreçte gazeteciler de en n saflarda yer aldı. Bir kez daha rahmetle anmak istiyorum” ifadelerini kullandı.

 

“TEKNOLOJİ GELENEKSEL MEDYAYI SIKINTIYA SOKTU”

Tepe her 10 Ocak’ta benzer konuşmalar olduğunu ve sorunların dile getirildiğini ifade ederek, bundan vazgeçmeyeceklerini ve her fırsatta sorunları dile getireceklerini söyledi. Tarihin her aşamasında Anadolu Basınının çok önemli görevler üstlendiğini belirten Tepe, şu anda ise Anadolu Basının can çekiştiğine vurgu yaptı. Tepe, “Anadolu basınına çok önemli görevler düşmüştür. Bu milli mücadele döneminden beri devam eden bir şeydir. Mustafa Kemal Paşa Kurtuluş Mücadelesini başlattığında bütün gücünü Anadolu basınından almıştır. Anadolu Basını hem halka milli mücadeleyi anlatmak hem de istilacı güçlerin ne yapmak istediğini anlatmak istemiştir. Bunun sonrasında milli mücadelede büyük zaferler kazanılmıştır. Bu derece önemli görevler edinmiş Anadolu basını şu anda can çekişiyorlar” ifadelerini kullandı. Birçok faktörün bu duruma sebebiyet verdiğini söyleyen Tepe, teknolojinin Anadolu Basınına olumsuz yansıdığına dikkat çekti. Tepe, “Teknolojik gelişmeler yeni mecraların ortaya çıkması, geleneksel medya dediğimiz alışık olduğumuz medya türlerinin yeni mecralarla yer değişiyor olması ekonomik anlamda bizi zaten sıkıntıya uğratmıştı. Teknolojinin önünde duramazsınız bu tabii ki gelecektir ama bu gazetecilere sorun oluşturdu” dedi.

 

“MESLEK ODASI ZARURİDİR”

Teknolojinin enformasyon sıkıntısı yarattığını dile getiren Tepe, “ Haber doğru mudur değil midir anlamak mümkün değil. Dijital karmaşanın içerisinde enformasyon eksiliği ile birlikte bir türlü gerçek gazeteciler ve bu işi profesyonel bir şekilde servis eden arkadaşlarımız geri planda kalabiliyor. Bu da başka bir tehlikeli boyuttu. Biz bunlarla uğraşırken üzerine pandemi çıktı. Pandemi süreci de Anadolu basınına son darbe oldu. Bu dönemde resmi ilan alan gazetelerin sayısında ciddi düşüş var. Radyo televizyonların onlarcası kapandı.  Güçlü bir demokrasi ve ülke için Anadolu medyasına sahip çıkılması gerekiyor. Gazeteci arkadaşlarımıza destek olunması gerekiyor” şeklinde konuştu. Gazetecilerin 7 gün 24 saat 365 gün gece, gündüz çalıştıklarını her türlü olayda gazetecilerin içinde olduğunu söyleyen Tepe, bu durumun görmezden gelinmemesi gerektiğine dikkat çekti. Tepe, “Tam da bu noktada en önemli konu gazeteciler için yıpranma payıdır. Yıpranma ile alakalı sıkıntılar vardı. Sürenin düzenlenmesi ve emeklilik şartı ile ilgili düzenleme yapılması basın kartına dahil edilmesi sıkıntımız vardı. Basın kartı olan var olmayan var emeklilik şartının en azından basın kartına bağlı olmasının kaldırılması gerektiğini ifade etmek istiyorum. Bunun yanında birkaç noktaya da değinmek istiyorum. Kurum ve kuruluşlarda üzerinde yapılacak olan bir SGK indirimi, vergi indirimi gibi yasal düzenlemelerin de bu dönemde biraz olsun rahatlamaya sebep olacaktır. Basın ilan kurumu yüzde 20’lik bir zam yaptı bu gazeteler için bir rahatlama oldu ama yeni teşviklerle bunun daha da desteklenmesi gerekir. Burada yerel yönetimlere de ciddi bir görev düşüyor. Bu dönemde yerel medyaya daha çok pay ayırılması gerektiğini bir kez daha söylüyorum. Bir proje dahilinde bunun gerçekleştirilmesine inanıyorum. Gazeteciler belli kural ve kaideler olan bir sektör haline getirilebilmesi için kendine özgü yasası ve yaptırım gücü olan bir meslek odası şekline dönmesi. Belki de artık sıra buna gelmiştir. Böyle bir oluşuma gitmek bu dağınıklığın önüne geçecektir. Meslek odasının zaruri olduğu yönünde görüşümü belli etmek istiyorum” diyerek konuşmasını sonlandırdı.

 

“KRAL ÇIPLAK DEMEMİZ GEREKİR”

Gerçekleşen törene katılan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer de 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutlayarak bir konuşma gerçekleştirdi. Seçer, “Gelişen dünya koşullarında geleneksel gazeteciliğin teknolojik alanlarında çalışma koşulları içerisinde olmaya çalışan medya, diğer yandan gelişmekte olan toplumlarda olduğu gibi ekonomik dalgalanmaların, gelişmelerin Türkiye’deki ya da gazetecilik yapılan ülkelerdeki sosyal gelişmelerin, siyasal, gelişmelere ayak uydurmadaki çalışmaları bir taraftan bağımsız olma, kimseye yaslanmadan, icazet almadan gazetecilik yapma temel prensipler çerçevesinde basın ahlak kuralları çerçevesinde görevini yapmaya çalışan namuslu gazeteciler. Bir kere sadece namuslu gazetecilerin önünde saygıyla eğiliyorum. Bazı güçlere dayalı, silahşorluk yapan, kalemini kullanarak insanların onuruyla oynayan gazeteci görünümündekilere değil. Bugünkü toplanma nedenimiz bu ve bunu ayırmamız lazım. Kral çıplak dememiz gerekir. Her toplumda olduğu gibi demokrasi kuralları oturmamış ülkelerde gazetecilik yapmanın zor olduğunu biliyoruz. Antidemokratik uygulamalardan nasibini alanlar öncelikle gazetecilerdir, yazarlardır, düşünce adamlarıdır. Bu görüş içinde buraya gelmiş bulunuyorum. Bu anlayışla gerçek gazetecilerin önünde saygıyla eğiliyorum. Mersin’de yaşayan her insanı, huzur ortamı yaratacağımız, kardeşliğin, barışın olduğu bir kent müjdesi ile geldiğimizi söyleyen sunucu arkadaşımız eksik şeyler söyledik. Bekliyoruz dedi eksik söyledi ancak biz çok yol aldık, peşimize takılın bize yetişin, bir hayli yol aldık. Siz otobüsü kaçırdınız, çok işler yapıyoruz hep beraber yapıyoruz. Mersin huzur kenti, kardeşlik kenti bunu için çalışacağız. İnancımız ve gayretimiz var. Gelecek günler bugünlerden daha iyi olacak. Bunu bir inançla söylüyorum, hem ülkem hem de Mersinim adına da güzel olacak. Gazeteci arkadaşlarımızın gününü kutluyorum” dedi.

 

 

“GÜCÜMÜZÜN YETTİĞİ KADAR MEDYA MENSUPLARININ YANINDA OLMAYA ÇALIŞIYORUZ”

Akdeniz Belediye Başkanı M. Mustafa Gültak da hakikati günümüzde bulmanın zor olduğunu değinerek medya mensuplarının en iyi yaptığı şeyin bu olduğunu söyledi. Gültak, “Gazetecilik kutsal bir meslek. Kar kış soğuk demeden mesleğini en güzel şekilde yerine getiriyorlar. Demokrasinin mutlaka olması gereken ayaklarından biridir. Yasama, yürütme ve yargının yanında mutlaka basın olmalı ki burada demokrasiden söz edelim. Yerel yöneticiler olarak bizler de Mersin’de özellikle medya mensuplarına gücümüzün yettiği kadar imkanlarımızla yanında olmaya çalışıyoruz. Geçtiğimiz yıl burada bir söz verdik,  Mersin Gazeteciler Cemiyetimizin isteği üzerine bugüne kadar fiziki bir mekanları olmamıştı. Yaşar Ümit Oğuzcan Parkında temeli atıldı. Yaklaşık 200 metrekare, konforlu bir cemiyet binası olacak. Gazeteciler her şeye layıktır, bizler de gücümüzün yettiği kadar yanlarında yer alacağız. Pandemide kaynaklı aramızdan ayrılan basın çalışanlarına da rahmet diliyorum” ifadelerini kullandı.

 

“GAZETECİLER SADECE HALKIN TOPLUMUN SESİ OLMALIDIR”

MTSO Başkanı Ayhan Kızıltan da yapılan törende bir konuşma gerçekleştirdi. Kızıltan, gazeteciliğin demokrasinin olmazsa olmazlarından olduğuna değinerek, “Ancak gazetecileri özgürce çalışma ortamını yaratacağız ama ekonomik olarak kendi ayakları üzerinde kalabilecekleri bir ortamı da yaratmalıyız. Yerel basın bu yönüyle Türkiye’de gazeteciliğin gelişmesi için çok önemlidir. MTSO olarak yerel medyanın güçlenmesi, kendi ayakları üzerinde durmasıyla ilgili her tür çalışmanın içinde olacağız. Bu konuda bir çalıştay da yapabiliriz. Gazetecinin bir yere sırtını dayamadan kendi ayakları üzerinde durarak mesleğini yapması gerekir. İlerleyen günlerde bir bayram havasında kutlanmasını diliyorum” dedi. Mersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz da yaptığı konuşmada umutlu olmadıklarını söyledi. Yeşilboğaz, “Burada çok umutlu şeyler konuşuluyor ancak bir hukukçudan da umutlu şeyler söylenmesini bizden beklemeyin. Gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkma gibi kötü bir huyu vardır. Bunu ortaya çıkaran iki meslek grubu var. Bunlardan biri hukukçular diğeri de basındır. Bugün burada gazeteciliğin ne aşamada olduğunun konuşulması gerekiyor. Bunun bir kutlama değil, mücadele günü olarak kutlanılması gerektiğini düşünüyorum. Bugün belki bir başlangıç olmalı. Neden ülkede basın özgürlüğünün bu aşamada olduğunun tartışılması gerekiyor. Neden dünya ülkeleri arasında Türkiye’deki basın özgürlüğünde 154. sırada olduğuna söylenmesi gerekiyor. Hoşunuza gitmeyen haberlerin yapıldığı gazetelerin ilan kurumundan az payı aldığı, en az ilan verilen kurumlar arasında olduğunun burada masaya yatırmak gerekiyor. Gazetecilerin demokrasinin dördüncü güç olmasında gelen mücadele yöntemlerinden biri olması gerekiyor. Gazeteciler özgürdür, bağımsızdır diyorsak bunu gazetecilerin yapması ve biat etmemesi gerekiyor. Kalemlerini kiralamadan, yandaş olmadan, sadece halkın toplumun sesi olmalıdır. Basın şuan kendi varlığını sorguluyorsa, yargımız da kendi varlığını sorguluyor. Demokrasi ve hukuk güvenliği çerçevesinde bu sorunların ortadan kalktığı bir dönemde sadece ne baskıcı bir dönem yaşamışız dediğimiz, olumlu havada gazetecilerimizin, emekçilerimizin gününü kutluyorum” dedi.


Etiket: mersingazetecilercemiyeti, rüstemkayatepe, mersinbüyükşehirbelediyesi, vahapseçer, akdenizbelediyesi, mustafagültak, ayhankızıltan, bilginyeşilboğaz


Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

 
 
  SOSYAL MEDYA
 
 
  GAZETEMİZ
 
 
  BASIN İLAN
 
 
  HAVA DURUMU
 
 
  FACEBOOK
 

 
 
 


 

Siteden yararlanırken yayın politikamızı okumanızı tavsiye ederiz. mersinhakimiyet.com © Copyright 2019-2024 Tüm hakları saklıdır.
İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz. mersinhakimiyet.com basın ve yayın meslek ilkelerine uyar.

URA MEDYA