Kırtasiye işletmecileri sadece pandemi değil, zincir marketlerin de sayıca çoğalmasıyla zor durumda olduklarını savunuyor. Mersin’de yaklaşık 40 yıldır kırtasiye esnaflığı yapan emekli öğretmen Ayhan Sağoğlu, koronavirüs salgını ve zincir marketlerin “küçük esnafı” olumsuz etkilediğini iddia ederek, “Bizler süpermarketlere karşı mücadele ediyoruz. Halkımız küçük esnafı desteklesin” dedi.
Haber: Harun Bor
Pandeminin en çok etkilediği alanlarından başında hiç kuşkusuz eğitim geliyor. Geçen bir yıllık sürede sadece Türkiye değil, dünyanın birçok ülkesi eğitimlerini devam ettirmede sorunlar yaşadı. Servis taşımacılığı, kantin işletmeciliği, okul üniforma temini ve kırtasiyeler koronavirüs salgınında adeta iş yapamaz sektörler haline geldi. Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanlığı kabine toplantısı sonrası Mersin başta olmak üzere birçok kent için seyreltilmiş eğitim modeli ile 8. ve 12. sınıfların yüz yüze eğitime geçilmesi kararı verilmişti. Bu kararın ardından okul yolunu tutacak olan öğrencilerin ilk uğrayacağı yerlerden olan kırtasiyelerde, verilen kararın ardından az da olsa bir hareketlilik olsa da işletme sahipleri bunun yetersiz olduğunu ifade ediyor. Gazetemiz kırtasiye sektörünün pandemide yaşadığı sorunları irdelemek adına konunun muhatapları olan Mersin Kırtasiye Odası Başkanı Mehmet Reşat Kıvılcım ve kırtasiye esnafı olan Ayhan Sağoğlu ile konuştu. Oda Başkanı Kıvılcım, pandemi sürecinde yüzde 60 seviyesinde gelir kaybı yaşadıklarını belirtiyor. Kıvılcım, Kırtasiye esnafı Ayhan Sağoğlu’nun da ifade ettiği, zincir marketlerin kırtasiye ürünleri satışına karşı olduklarını ve bununla yasal olarak mücadele ettiklerini belirtiyor.
SAĞOĞLU: “BİZLER DENETLENİYORUZ, BÜYÜK MAĞAZALAR DA DENETLENSİN!”
Neredeyse yarım asırdır kırtasiye esnaflığı yapan Ayhan Sağoğlu, pandemi sürecinde yaşadıkları sorunları dile getirerek, “1981 yılından beridir kırtasiyeciyim. Kırtasiyecilik zevkli bir meslek çocuklarla ve öğretmenlerle iletişim içinde olmak beni mutlu ediyor. Emekli öğretmenim ancak mesleğimizde son yıllarda darbe üstüne darbe yedik deyim yerindeyse. Büyük mağazalar büyük mağazalar bizlerin ürünlerini de satınca zor zamanlar yaşadık. Mersin’de bizler gibi uzun yıllardır kırtasiye mesleğini yapan çok az kişi kaldı. Derneğimiz dahi tehlike altında, kırtasiye dışında diğer sektörleri de dahil edersek yüz kişiden az kaldık. Mersin Kırtasiyeciler Derneği’ne bağlıyız bu durumda derneğimiz bile kapanma riski il karşı karşıya. Kitap ürünlerinin artık okullarda öğrencilere devlet tarafından verilmesi, büyük mağazalarda bizlere ait ürünlerin satılması ve denetlenmemesi en büyük sorunumuz. Çin malı ürünleri satmalarına rağmen hiçbir denetlemeye tabi olmuyorlar. Ticaret ve Sanayi Odası ve Sağlık Müdürlüğü gibi kurumlar bizleri denetliyor ancak diğer market zincirleri ve büyük mağazalar denetime tabi tutulmuyor, bunlarda sağlığa zararlı ürünler satılmasına rağmen biz küçük esnaflar daha fazla incelemeye alınıyor. Bu denetimlerden memnunuz ama diğer zincir marketleri de denetlesinler istiyoruz. Büyük mağazalar bizim ürünleri satmaları bizlerin en büyük sorunu, bizler marka olan ürünleri satıyoruz ancak pahalı diye lanse ediyorlar” dedi.
“PANDEMİ NEDENİYLE BİTTİK”
Mersin’de kırtasiye esnaflığı yapan birçok kişinin kepenk kapatma riski ile karşı karşıya olduğunu vurgulan Sağoğlu, “Bizler şu an elimizde daha önce aldığımız ürünleri satmaya çalışıyoruz. Ürünlerimiz satmakta zorlanıyoruz, işlerimiz bu süreçte yüzde 80 azaldı ancak fiyatlar artmaya devam ediyor. Bizler eski ürünlerimizi yine aldığımız fiyata satıyoruz. Hatta satamıyoruz ayakta kalmak için elimizden çıkarmaya çalışıyoruz. Burada bulunan ürünleri borç aldık pandemi salgını ortaya çıkınca ürünlerimiz elimizde kaldı. Kredi kartlarında çare bulmaya, dostlarımızdan yardım isteyerek ayakta kalmaya çalıştık. Borçlarımızı bu şekilde ödemeye çalıştık ancak hala ödemekte zorlanıyoruz. Kırtasiye ürünlerini aldık ama okullar kapalı ama hareketlilik yok ürünlerimiz elimizde kaldı. Zor günler geçiyoruz. Pandemi nedeniyle tamamen bittik, kırtasiye sektörü matbaa, kağıt sektörü, toptancıları ve diğer alanları da tamamen etkiledi. Derneğimiz ayakta kalmaya çalışıyor ama bu yıl kırtasiye sektörü yarı yarıya düşecek gibi görünüyor. Bu gidişle kırtasiyecilerin yarısı kapanır zaten sayımız oldukça azalmıştı. Derneğimiz kapanma riski ile karşı karşıya bu süreçte derneğimiz elinden geleni yapıyor ama bir ilerleme sağlanamadı. Hibe yardımı olarak önce bin lira ardından 250 lira kira yardımı alabildik” ifadelerini kullandı.
“ÖNÜMÜZÜ GÖREMİYORUZ”
Yüz yüze eğitimin başlamasına karşın bir belirsizliğin hakim olduğunu ifade eden Sağoğlu, “Satışlarımızın yarısından fazlası fotokopi, bu şekilde idare etmeye çalışıyoruz. Bu böyle devam ederse bizler de dükkanımızı kapatmak zorunda kalacağız .Ne olacağı belirsiz ve okulların açılması bir umut gibi görünse de aileler çocuklarını okula göndermiyor. Az sayıda öğrenci görünüyor, okulların kısa bir süre sonra kapanacak diye satışlarımız da olumsuz etkileniyor. Önümüzü göremiyoruz. Kapanacaksak tam kapanalım ya da açılacaksak da tam açılalım. Ürün almak istiyorum ama elimde kalır diye korkuyorum. Tam bir belirsizlik hakim açıklamalar da bu yönde, tekrar okullar da kapanabilir diye veliler de öğrencilere kırtasiye ürünü alamıyor. Büyük mağazalar kalitesiz ve Çin malı ürünler satıyor ve vatandaşlarımız buralar büyük diye tercih ediyorlar. Bizler süpermarketlere karşı mücadele ediyoruz. Halkımız küçük esnafı desteklesin” dedi.
KIVILCIM: “KIRTASİYE SEKTÖRÜ YÜZDE 60 GELİR KAYBI YAŞADI”
Mersin Kırtasiye Odası Başkanı Mehmet Reşat Kıvılcım ise, pandemi sebebiyle kırtasiye sektörünün ciddi bir ciro kaybı yaşadığını iddia ederek, “ Kıvılcım Kırtasiyede 35 yılı aşkın bir süredir Kırtasiye deneyimimiz var. Pandeminin ortaya çıktığı Mart ayı ile beraber okulların kapanması kararı alınmıştı. Bu kararın açıklanması sonrası kırtasiyelerde büyük bir düşüş yaşandı. Kırtasiyelerin yüzde 70’i okullara bağlı olan üyelerimiz, geri kalan yüzde 30’u da büro malzemeleri kırtasiyeciliği hakimdir. Pandemi sürecinde kısmen ayakta durdular ancak yüzde 70 iş kaybına uğradılar. Okullar pandemi öncesi Eylül ayında açıldı ama kademeli açılışla beraber eski günlerimizi göremedik. Eski Eylülleri yaşayamadık, yine gelir kaybımız yüzde 60 seviyesinde ciro kaybı yaşamış olduk. Giderek de bu kaybımız devam ediyor, sonrasında kasım ayı ile ikinci yasakların ortaya çıkması ve hafta sonları kısıtlamaları ile beraber sektörümüz tahminen yüzde 60 seviyesinde gelir kaybetti. Derneğimize üye arkadaşlarla da bu süreçte konuştuk, ciro kayıplarını sorduklarımızda Toroslar ilçesinde günlük olarak 300 lira kazançla günü kapatırken şimdi 50 lira ile kapattığını ifade ediyor. Bir diğer arkadaşımız da 250 lira ile kapatıyorum diyor. Bizler de yine bu seviyelerde duruyoruz. Yüzde 30 ile düşüş yaşayan Büro kırtasiyeleri de aynı durumu yaşıyor. Bürolar da cansız duruyor, sektör devam etmesine rağmen ithalat ihracat devam etmesine rağmen düşüş devam ediyor” diye konuştu.
“ZİNCİR MARKETLER KIRTASİYE SEKTÖRÜNÜ DE ELE GEÇİRMİŞ DURUMDA!”
Kırtasiye sektörünün kötü günler yaşamasının, pandemi ve zincir marketlerde kırtasiye ürünlerinin satışı kaynaklı olduğunu savunan Kıvılcım, “Pandemi ve bunun nedeniyle okulların kapalı olması ve sayıca çoğalan zincir marketlerin varlığı kırtasiye sektörüne en büyük darbe olarak niteleniyor. Zincir marketler mahalle aralarına kadar gelip kırtasiye ürünü satışı gerçekleştiriyorlar. Bu etik değildir, bunun savaşını veriyoruz ama istenilen seviyede değiliz. Zincir mağazaların kırtasiye, çiçek ürünlerini, zücaciye gibi ürünler yerine gıda ürünlerini satmalarını istiyoruz. Bunu talep ettik ve kabul gördü bundan itibaren açılacak olan marketlerde gıda ürünlerin dışında kırtasiye ürünleri satışı yasak olacak ibaresi yer almış oldu. Marketler sadece kırtasiye ürünü satacaksa sadece bu ürünleri satacak. Ben başkan olarak bunu ifade ettim. Sürekli büyük AVM’ler uzak bir yere taşınsın denildi ama bu önemli değil. Büyük AVM’ler uzağa taşındılar belki ama express olarak küçük boyutlarda yine mahalle aralarına indiler. Bakanlıklara bunu ifade ettik. Sadece tek bir ürün satılsın diye taleplerde bulunduk. Örneğin 14 Şubat Sevgililer Günü’nde çiçek dahi bu zincir marketlerde satıldı. Bütün sektörleri ele geçirdiler. Eylül aylarında kırtasiye ürünleri satıyorlar, her önemli zamanlarda bu ürünleri piyasaya sürüyorlar. Kırtasiye sektörü iş yapamıyor. Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanlığına bağlı esnaf sayılarında düşüş var. Gittikçe düşüyor, odamızda da düşüş var” ifadelerini kullandı.
“ESKİ EYLÜL AYLARINI BULAMAYACAĞIZ”
Taleplerini de dile getiren Mersin Kırtasiye Odası Başkanı Mehmet Reşat Kıvılcım, kırtasiye sektörünün eski Eylül aylarından uzak kalacağının altını çizerek, “Pandemi sürecinde devletin verdiği 25 bin lira kredi verdi, kırtasiyeciler başta olmak üzere birçok esnaf da bu krediyi aldı. Birkaç ay bu kredi ile geçinmeye çalıştık ve bunları ödemekte zorlanıyoruz. Bu süreçte kırtasiye esnafı ayakta kalmaya çalıştı, esnaf kefaleti ve devletin verdiği kredi, kira yardım desteği ile esnaflar ayakta kalmaya çalıştı. Arkadaşlarımıza 750 lira kira yardım olarak değil stopaj olarak yardım verildi. Beyan üzerine bu yardım yapıldı, bundan sonra ne yapılır buna bakmak gerekiyor. Bizler faizsiz kredi istiyoruz. Herkesin ihtiyacı ve ödeme kolaylığına göre 30-40 bin lira faizsiz kredi olmak üzere 6 ay öteleme istiyoruz. Sektörümüzün merkezi olan İstanbul’u bu süreçte birkaç kez aradım, örneğin Şarkan yani İstanbul’un tahta kalesinde bahsediyoruz. Her şey durmuş vaziyette toptancılar da aynı durumda. İşten çıkarılmış bir arkadaşımızla konuştuk yani olayın bir de bu yüzü var. Toptancılar kırtasiye sektöründe 30’a yakın kişiyi istihdam eden alanlar. Yarı yarıya düştü ve ciro kaybı var. Servisçiler, kantinciler gibi birçok iş sektör etkilenmiş durumda. Okullar şu an açıldı ancak okulda hazır bulunan öğrenci sayısı yarısından az. Bu gittikçe düşecek bu hep böyle, hareketlilik var yüzde 15 gibi bir oranda öğrencileri görmüş olduk. Bireysek olarak gelenler var ama tatmin edici değil, bizler okulların başlangıç ayı olan Eylül aylarını eskisi gibi bulamayacağız. Devletimizden faizsiz kredi istiyoruz ve eski günlerimize geri dönmeyi umuyoruz” şeklinde konuştu.
|