Vahap Seçer: Bizi rahat bıraksınlar...

Siyasi polemiklerin içine girmek istemediğini ifade eden Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, "Yaptığımız hizmetler halk için yapılan hizmetler. Ben yapmışın hükümet yapmış, ben göndermişim başkası göndermiş, fark etmiyor. O anlamda yarasını sarmak istiyor vatandaş. O nedenle bizi rahat bıraksınlar. Bizler ne yaptığımızın farkındayız" dedi.

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ile Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Özlem Akarsu Çelik’in KRT’deki PO-Lİ-Tİ-KA programına konuk oldu.

Karalar ve Seçer iktidar tarafından engellenen yardımlarıyla ilgili açıklama yaptı. Seçer, “Ben ücretsiz ekmek dağıtabilirim, gıda yardımı yapabilirim. Kanun, anayasa bana bu görevi vermiş. Kusura bakmayın da ben seçilmiş belediye başkanıyım” dedi.

Karalar, kendilerine yönelik suçlamalara tepki göstererek, “Siyaseten ufak tefek muhalefetler olur ama hayatında sadece ve sadece ömrünü ülkesine adamış insanlara bu tür suçlamalar yapmak bizi derinden yaraladı. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Bunu halkımız da kabul etmiyor” diye konuştu.

LİMON KUMPASI

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu hedef alan “yönlendirmeli limon röportajı” konusunda şunları söyledi:

“Sadece üreticiye yoksul vatandaşlarımıza yardım yapmak istediğimizi söyledik. Biri gelmiş gazeteciymiş komploymuş biz bunlardan bahsetmiyoruz. Yargı orada. Benim işim bu değil. Benim işim Suriyeli misafirlerimizle insanlarımıza nasıl hizmet edeceğiz, ben onun peşindeyim. Önümüzdeki günler bugünlerden zor olacak biz bunların hazırlığı içindeyiz.

Üreticinin, burada deposuna ürün koymuş insanlara katkı sunarız diye yola çıktık. Vatandaşa ücretsiz limon dağıtımı gerçekleştirirken buradaki satıcılara sonra bu olaylar gerçekleşti. Düzmece olaylar, asılsız iddialar… Bir imece yapalım dedik ama tablo bu noktalara geldi. Üzüntü verici. İş yargı aşamasında. Bu işin aktörleri olarak görünen kişiler sorgulandılar. Bizler de aslını hep beraber göreceğiz. Bizim amacımız belediyeler arasında bir işbirliği yapmak ve hem üreticiye hem tüketiciye bu ürünleri ulaştırmak.”

SAHRA HASTANESİ

Erdoğan’ın sert dille eleştirdiği sahra hastanesiyle ilgili de konuşan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Karalar, bilim insanlarının televizyonlarda hastanenin olması gerektiği sözlerini hatırlatarak, “Bu hastaneler yapılır, illa kullanılacak anlamını taşımaz. Adana’da şu an boş yatak sıkıntısı yok ama biz biliyor muyduk salgının bir ay önce nereye gideceğini? Hepimiz tedirgin değil miydik? İspanya’da İtalya’da Amerika’da izlediniz, insanlar hastanelerde koridorlarda yatıyor. Bütün bilim adamlarının söylediği şu ki bu sahra hastanesi ileri bir sahra hastanesidir. Ama yine de söylüyorum inşallah böyle bir ihtiyaç olmaz” diye konuştu.

Karalar ve Seçer’in açıklamaları şöyle:

ZEYDAN KARALAR: Kaç kişi çalışıyor Mersin’de 10 bin, Adana’da 15 bin. Değerlendirin bunu ya! Maske zorunlu diyorsunuz, maskeyi dağıtamıyorsunuz. Biz şimdi her şeye rağmen dikiyoruz ve evlere poşet içinde dağıtacağız! Hadi yasak desinler! Ben yasak olmasına rağmen dağıtacağım. Bunu yapmanın, ekmek yapmanın yardım yapmanın cezası olur mu? Biz görevlerimizi bu kadar iyi yapmasak bizi görevlerimizi yapma konusunda engellemezlerdi. Demek ki CHP’li belediyeler görevlerini halk yararına, memleket yararına çok iyi yapıyorlar ki sık sık biz gündeme geliyoruz.

VAHAP SEÇER: Biz asla bir kavga tartışma ortamı istemiyoruz. Biz adabı muaşereti biliriz. Azami saygıyı gösteririz. Herkese saygı gösteririz ama bize de saygı gösterilmesini bekleriz. Biz yasalara uyarız ama bize yapılan uygulamalarda da yasalara uyulmasını isteriz. Biz 7/24 çalışacağız.  İl Pandemi Kurulu’na ne zaman çağrılsak gittim, uyum içinde de çalıştık. Ne zaman ki bir ekmek yüzünden… Paralel, PKK, abartılı benzetmelerle bir suçlama aldık. Bizim bunları kabul etmemiz mümkün değil. Hele bunu sayın cumhurbaşkanı yapıyorsa hiç kabul etmemiz mümkün değil. Ben sekiz yıl milletvekilliği yaptım. O dönemleri gayet iyi bilirim. Bana FETÖ’yü, devlete nasıl sızdığını ya da PKK ile mücadeleyi, Suriye ile ilişkilerin nasıl bu noktaya geldiğini, IŞİD’i bana kimse anlatmasın. Biz çocuk değiliz. Ben bunu şiddetle reddederim. Biz siyasi polemik içine girmeyeceğiz.

Yaptığımız hizmetler halk için yapılan hizmetler. Ben yapmışın hükümet yapmış, ben göndermişim başkası göndermiş, fark etmiyor. O anlamda yarasını sarmak istiyor vatandaş. O nedenle bizi rahat bıraksınlar. Bizler ne yaptığımızın farkındayız.

Vatan hainliğinin affı yoktur, hiçbir onurlu Türk evladı bunu kabul edemez. Ben Mersin Büyükşehir Belediye Başkanıyım. Halkın oylarıyla geldim. Benim kitabımda ayrılık, etnik farklılık yazmaz. Ben herkesi kucaklıyorum. AK partili de iyi partili de HDP’li de benim kardeşim. Ben belediye başkanıyım şehrin eminiyim, bu tartışmalar beni gerçekten çok derinden yaraladı.

ZEYDAN KARALAR: İnsani yanının yanında Belediyeler Birliği Başkanının daha fazla rol üstlenip bizim daha iyi neler yapabileceğimiz konusunda daha fazla şey yapması gerekiyor. Belediyelerin ekonomik olarak yeni kaynaklar aktarılması mecburiyeti var. Yoksa hiçbir belediye kıpırdayamaz.

Bu işler bir milli mutabakatla çözülür. Muhalefet iktidar evvela bir araya gelir. Sorun var mı? Dibine kadar sorun var. Önce bunu kabul edeceğiz. Muhalefet iktidarı herkes mutabakat halinde bu işi el birliğiyle çözmeye çalışacağız. Ama hala bizim sorunumuz yok diyerek tedbir almazsanız daha kötü olaylarla karşı karşıya kalırsınız.